“Zaten kalan bir karış sahil. Ona da göz mü koydular” diye bir hareketlilik başladı, geçtiğimiz cumartesi gününden beri. E, haksız da değil yurttaş, olanları görünce olacakları da az çok tahmin edebiliyorlar…

E, hepimiz için öyle değil mi? Yıllar geçtikçe Antalyamızdaki yaşadığımız değişim malumunuz…

Geçmişte at koşturduğumuz sahillerimiz Anayasa’da halka ama fiiliyatta otellere açık. Her otel sahibi de babasının malı gibi kullanmaya kalkıyor. Yetmiyor bir de deniz sporlarını bile Turizm Müdürlüklerinden çözüp kiraya veriyor…

Çok davamız var, Antalya olarak bu konuda. Dönemin Mimarlar Odası Antalya Şubesi ile açtığımız bir dizi dava, madalyamız…

Çok şükür hepsini de kazandık ve halk plajlarını büyük oranda kurtardık…

Fakat ne yazık ki Ankara’nın plan, kanun, yönetmelik eliyle yapmaya çalıştığı o kadar çok şey var ki yetişemiyoruz…

İşte son değişiklik 16 Nisan 2022’de Resmi Gazete’nin 31811 sayısında yayımlandı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 3 maddelik yönetmelik değişikliği elbette herkesi kaygılandırdı…

Gerçi sevinen, el ovuşturan, gözleri parlayanlar da olmuştur ama biz kaygılandık. Kimse yanlış anlamasın biz devletin valilerine sonsuz güveniriz. Devlete de elbette. Ama yeni sistemle her şey değişti. Her şey iki dudak arasında. Bakan, milletvekili etkisiz, yetkisiz…

Valiler ne yapsın…

Yoksa bu sistemden önce ne valiler vardı ki ranta göz yummaz, iktidar temsilcilerinin önünde boyun eğmezdi…

Ama şimdi durum değişti. İşleri zor, sürgün, kızak her şey mümkün…

O yüzden Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik’in 9’uncu maddesinin altıncı fıkrasına yapılan ekleme tehlikeli olabilir…

Değişiklikle birlikte yeni bir kıyı kenar çizgisi tespiti yapılması yetkisi Valilere veriliyor. Artık Valilik Kıyı Kenar Çizgisi Tespit Komisyonlarınca yapışacak değerlendirme sonucunda; bir alanın kıyı özelliği taşıyıp taşımadığı belirlenecek…

Şimdi siz gelin düşünün daha düne kadar halk plajına engel olacağı ve kamu yararı taşımadığı gerekçesiyle Manavgat’ta Ulualan’da iptal edilen golf tesislerine…

Yargının ‘dur’ dediği bu yatırımın önünü açacak bir kıyı tespiti yapılır mı yapılmaz mı?

Siyasiler de meslek odaları da baro da bu kanunun üzerine gitmeli…

Ama samimiyetle ve sonuçlandırmak üzere…