Adamın niyeti belli..

Antalya’yı karıştırmak..

CHP’li karıştırmak..

Adam tam bir provokatör..

Herkese saldırıyor, herkese çamur atıyor.

Bir tek kendisi sütten çıkmış ak kaşık..

“Ben bilim adamıyım’ diyor, ardından kin ve nefret kusmaya başlıyor.

Herkes suçlu, herkes hatalı her şeyi o biliyor.

Sanki dünya onun etrafında dönüyor..

‘Biraz sivridir’ dediği diliyle karalamadığı, suçlamadığı, zehrini saçmadığı kimse yok gibi..

Özellikle hedefinde CHP var.

Anladınız siz Mustafa Akaydın’dan söz ediyorum..

Başkanlığı kaybetmesinin suçunu başkalarına yüklemek düşüncesiyle konuştukça konuşuyor..

Amacı gündemde kalmak..

Bunun için de tıpkı  AKP medyası gibi CHP’yi kullanmayı kafasına koymuş..

Belediye başkanlığını kaybetmesindeki tek suçlu kendisi olmasına rağmen, birilerini suçlayarak, birilerini hedef tahtasına koyarak dikkatli başka yöne çekmeye çalışıyor.

Kötü niyet taşıdığının en belirgin örneklerinden birisi katıldığı CHP İl Kadın Kolları’nın çayında yaptığı konuşma..

Akaydın’a mikrofonun verilmiş olması ayrı bir olay..

Partinin İl Başkanı, milletvekilleri, İlçe Başkanı, Belediye Başkanları var Akaydın konuşuyor..

Sade bir CHP üyesi, neden davet edilir ?

Haydi davet edildi, zehrini saçması, kin kusması, herkesi karalaması için neden konuşturuluru anlaşılır gibi değil..

İster istemez bunun önceden planlandığı yorumu akla geliyor.

Gelelim provokatörün kendini aklamak adına herkese kara çalmaya çalıştığı en meşhur konuşmasına..

Antalya Büyükşehir Belediyesi’ni kaybedeceğini beşikteki çocuk bile bilirken kendisini yeniden aday gösteren CHP Genel Merkezi’ni ‘Antalya’yı karıştırmakla’ suçlamış Hoca Efendi..

Bu lakap ona çok yakışıyor, çünkü Fethullah Hoca’nın da gözdesi kendisi..

Pensilvanya’dan davet bekliyor, ikinci kez adaylığında etkili olan Feto’ya da, ‘Bozkurt’ selamı yaptığı MHP’ye de sempati duyuyor Hoca Efendi.

Neymiş efendim CHP Genel Merkezi DSP İl eski Başkanı Baştuğ Çalışır’a Büyükşehir adaylığı teklif etmiş..

Baştuğ Çalışır’ı da yalanlarına alet edecek gözü dönmüş Akaydın’ın..

CHP’li milletvekillerini aleyhine çalışmakla, MHP’yi ve Türel’i desteklemekle suçluyor ki kargalar bile güler..

Hangi CHP’li Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı kaybetmek, hele hele AKP’ye kaptırmak ister ?

Hoca Efendi ABD’ye ‘Torun sevmeye’ giderken, CHP’liler, kan kusup, kızılcık şerbeti içerek partilerinin kazanması için geceli gündüzlü çalıştılar.  

CHP’liler Akaydın’ın tüm hatalarına, karalamalarına, düşmanca tavırlarına rağmen

Hoca Efendi, CHP’li milletvekillerini suçluyor ama aynaya bakmayı da düşünmüyor..

Başkanlık koltuğunda oturduğu 5 yılda başta kendisini yakınlarının tüm uyarılarına rağmen aday gösteren CHP önceki Genel Başkanı Deniz Baykal olmak üzere adamlara demediğini bırakmadı.

Hatırlayın ‘ Kral çıplak, cıpcıspak, cıplatırım, büyük ağabey” gibi yakışıksız sözlerle saldırmıştı Baykal’a..

Sonra da suç bastırır gibi Muratpaşa Camisi’nin avlusunda elini sıkmaktan da geri durmadı..

Amacı CHP’yi yıpratmak, ‘CHP Antalya’da biter’ gibi bir fetva vermeye çalışsa da CHP’yi bitirmek, hele hele Antalya’da bitirmek,. Hoca’nın da, sırtını sıvazlayanların da haddi değil..

CHP’li belediye başkanlarına, “ Ne yaptılar ki” diyen, yanlışlarına karşı çıkan belediye meclis üyelerine ‘Onların yüzüne bakacağıma çiftliğimdeki ineklerimin yüzüne bakarım’ diyecek kadar ileri giden Akaydın, CHP’nin Cavit Arı’nın İl  Başkanlığı’nda derlenip, toparlanma, küskünlüklerin, kamplaşmaların sona erdirilmesi sürecine girmekten belli çok rahatsız olmuş.

Dikenlerini Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’a da batarmış..

Diyor ki Hoca Efendi : “ “Eğer Sultan Yeğen aday olsaydı aydı oyu alırdı”

Antalya’nın Hoca’sı bu işte..

Provokatörün alası..

.