Lüküs Hayat, Türk toplumunun Batı ile yüzleşmesi ve bu çerçevede yaşanan gülünçlükleri sahneye taşıyan bir müzikaldir…

Çelişkilerin iyice keskinleştiği yaşam biçimlerini gözler önüne serer…

İşte son dönemde yaşadığımız tam olarak bu…

Hani şu yıllardır eleştirdiğimiz Fethullah Gülen gibi sözde ‘dindarların’ yaşamlarına bir bakın…

‘Dini’ kullanarak lüks hayat içinde yaşıyorlar…

Bir eli yağda, bir eli balda hepsinin…

Kadrolarının da öyle…

Hatta öyle ki lüksü eğitim kurumlarına bile taşımışlar…

Antalya’da kapatılan bir okulun çatı katında villalar ortaya çıkmış…

Havuzlu, jakuzili, barbekülü…

Şaka falan değil…

Hangi ara yaptılar, bunlar denetlenmedi mi…

Okulun içinde nasıl bir sefa sürüyordunuz böyle…

Kimleri misafir ediyordunuz…

Tam bir parodi…

Ama Gülen’in önemli adamlarından Nurettin Veren de anlatmıştı lüks düşkünlüklerini…

1980'li yıllarda Gülen’e alınan Opel Senatör marka 3 ton ağırlığındaki zırhlı aracı…

Otomobil fiyatına alınan masaj koltuğunu…

Masajına harcadığı bütçesi…

Amerika’da ziyaretine geleceklerin masraflarını karşılaması…

Vs…

Vs…

Tabii bu lüks sadece Gülen’e ait değil…

Yakınları ve imamlarının da yaşamları öyle…

Hepsi şatafatlı yaşamlar sürüyor…

E, burada da FETÖ’nun imamı okul çatısına villa yapmış çok mu…

Şimdi bir cemaatin halkı sömürerek elde ettiği saltanat yıkılıyor yıkıldı…

Ama aman dikkat başka cemaatlere de geçit vermeyelim…

Bu gibi tipleri basın ve magazin kanalıyla popülerleştirmemek itibar etmemek gerek…

Herkes dinini cemaatlere gerek kalmadan, camiler kanalıyla öğrenebilir…

Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu laik Türkiye’yi ve Cumhuriyet’i yıkmaya çalışan tahrip eden din tüccarlarına geçit verilmemeli…

Bugün de yarın da…