Kurban Bayramı’nın hemen ertesinde Antalya’nın en güzel ilçelerinden birinin en güzel mahallelerinden çirkin bir haber geldi. Bir vatandaş ambulansla getirilip yalnız yaşadığı ev denilemeyecek yere bırakılmış. Daha doğrusu atılmış. Üzerinde hasta bezi, altında hastane çarşafı…

Ama haklarını yemeyelim en azından maskeli bırakılmış, hasta evine. Sanıyoruz ki Kurban Bayramı sonrasında artan yatak ihtiyacına karşı sahipsiz vatandaş taburcu edilerek yatak açılmış. Ya da daha kötüsü gözden kaçmış. Fark edilmemiş kimsesizliği…

Hangisi olursa olsun içler acısı bir durum…

Doğan Nazlım isimli arkadaşımızın duyarlılığıyla konudan haberdar olup fotoğrafları görünce içim cız etti. Nasıl etmez ki! Yürek dayanmaz…

Kuru halının üzerinde eski bir yatak ve üzerinde çaresiz bir insan…

‘Ölüme terk edildi’ dedik. Çünkü durumun izahı bu. Ne bakacak insan ne de kendine bakabileceği durumu var. Ama duyarlı vatandaş ve yetkililer var…

Dün Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’nden döndüler. Müdür Abdullah Çalışkan’la görüşmemiz sonrasında ben daha işyerime gelmeden hasta evinden alındı…

Hızlı işleyen bu çabayı takdir ediyor, kutluyorum…

Ancak bir sorun var. Vatandaşın çağrı yaptığı belediyelerden ses çıkmadı. Kimse dönüş sağlamadı. Hatta duyduğuma göre 183 Sosyal Destek Hattı’nın aranması tavsiyesi gelmiş…

Ne diyelim görenden, duyandan, el uzatandan razı olsun…

Ötesinde Sayın Valimiz Ersin Yazıcı’dan konu hakkında inceleme yapılmasını bekliyoruz. Nasıl olur da yalnız, sahipsiz bir hasta evine terk edilir?

Biliyoruz ki merkezi idarenin taşra örgütlerinin de yerel yönetimlerin de imkanları var. Barınma olanakları, bakım hizmetleri var. Bunu kimler kullanıyor? İşte alın size gerçek ihtiyaç sahibi…

Bir olanaktan yararlanmak için torpilli olmak mı gerekiyor?

Lütfen herkes ve hepimiz görevimizi yapalım…

Konunun takipçisi olacağımızı buradan bir kez daha duyururken başta İl Müdürümüz Abdullah Çalışkan’ı ve ekibini kutluyorum…

Gani Kaya’ya acil şifalar diliyorum…

Ve teşekkürler gören, duyan, araştıran, çözüm arayan vatandaş Doğan Nazlım…

Keşke başkaları da görse, duysa, sahip çıksaydı…

Keşke…