Halkın istediği kavga değil, hizmet. Ne parlamentoda ne yerel meclislerde kavga istemiyor, halk. Biz de kavga istemiyoruz. Toplumu germek, meclisleri germek bu ülkeye zarar getirir. Sonra unutmayalım ki kavganın kazananı da olmaz…

O yüzden iktidarı da muhalefeti de hizmette el ele vermek zorunda…

Antalya’da seçim yarışı geride kaldı. Tüm seçim kazanan başkanlar, artık geçmişi bırakıp geleceğe odaklanmalı…

Önce belediyelerinde, yani evlerinde huzuru sağlamalı…

Üst kadroda bazı değişikliklere giderek, yeni kadrolarını oluşturabilirler. Ama lütfen artık ‘o benden, bu senden, bu bana oy vermedi, bu seçimde şuna çalıştı’ diyerek işçiye, emekçiye, vatandaşa zulmedilmesin…

Hala belediyelerde gerilim var…

Emekçiler, korkuyor…

Evine ekmek götürmekten başka derdi olmayan bu insanlara kapıya koymak, ne vicdana sığar ne de etiktir…

Ama 1 Haziran itibariyle Büyükşehir’de yüzlerce işçinin kapıya konulacağı, bununla ilgili listelerin yapıldığı söyleniyor…

Sonra gelelim meclislere…

Kent ve Antalyalı için doğru kararlar verip, hızlı adımlarla yatırıma odaklanmak varken, kısır çekişmelere girmenin bir anlamı olmadığını düşünüyorum…

Tüm enerjimizi Antalya’ya vermeliyiz…

Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, ilk meclisteki o uzlaşmadan yana olan tavrını sürdürmeli…

Bu lafta kalmamalı, bunu icraatlarıyla göstermeli…

Farklı düşünenleri itelemek yerine, neden farklı düşündüğünü bulmalı…

Bunun yolu da iletişim…

Henüz Büyükşehir Belediye Meclis üyeleriyle bir toplantı bile yapılmadı…

Belki meclis dışında tüm meclis üyeleriyle bir araya gelinip değerlendirme yapılabilir…

Hepimizin amacı hizmetse bunun için ortak akılda buluşmalıyız…

Türel’in Antalya Eşgüdüm Kurulu ile bir araya gelerek kent sorunlarına ilişkin ortak aklı arayacağını söylemesi nasıl doğru bir adım ve sevindiriciyse, aynısını 5 yıl çalışacağı meclisimiz için de yapmalı…