Yüze yakın vatandaşımızı kaybetmenin acısını çekiyoruz.

Çok sayıda yaralı var, toplum olarak büyük travma yaşıyoruz.

Türkiye’nin kalbi başkent Ankara’nın en merkezi yerinde 2 bomba patlatılıyor, devlet aciz kalıyor..

Hani istihbarat  örgütlerimiz kuş uçsa bilirdi ?

Hani MİT ülkenin kılcal damarlarına kadar giriyordu ?

Hani canlı bombalar takipteydi ?

Hani terörün beli kırılmıştı ?

Hani terör yuvalarının çok büyük bölümü yerle bir edilmişti ?

Demek ki hepsi yalan..

Kimsenin can güvenliği yok..

Devlet babalığını yapamıyor, vatandaşlarını koruyamıyor.

Başka bir ülkede olsa böyle bir alçak saldırı sonrası hükümet toptan istifa ederdi..

Bizde tersi oluyor..

Ülkeyi yönetenler koşullar ne olursa olsun pişkinliklerini koruyor, koltuklarından kalkmıyorlar..

Ben kadın meslektaşımız İçişleri Bakanı Selami Altınok’a, “ Saldırıda güvenli zafiyeti olduğu söyleniyor, istifa edecek misiniz ?” diye soruyor.

Bakan Bey, kılını bire kıpırdatmadan, “ Ben güvenlik zafiyeti  olduğunu düşünmüyorum” diyor, sorunun istifa bölümüne değinmiyor bile..

Aslında biz bunlara alıştınız..

Maden faciası olur, insanlarımızı kaybederiz, Bakan Efendi, “ Güzel öldüler’ diye saçmalar…

Bir başka facia için ‘Bu işin fıtratında var’ buyrulur.

Şurası yadsınamaz bir gerçek ki terör hepimizi tehdit ediyor.

Siyasi iktidar hem çaresiz, hem de beceriksiz.

7 Haziran seçimlerine iki gün kala HDP’nin barajı aşacağı kesinleşince, önceki günkü katliamın benzeri olmuş,  ‘çözülme süreci’ buzdolabına konmuş, PKK ile savaş kalığı yerden yeniden başlamıştı.. .

Rakamlar ürkütücü..

20 Temmuz-10 Ekim tarihleri arasında yani 82 günde 80 asker, 62 polis ve 3 korucu şehit oldu.

Türk Silahlı Kuvvetleri(TSK)bu süre içerisinde 341 PKK’lının öldürüldüğünü açıkladı..

PKK ile savaşta 20’si bebek ve çocuk olmak üzere tam 113 sivilin yaşamasını yitirmiş olması ne denli büyük tehdit altında olduğumuzun bir göstergesi..

AKP hükümeti ile birlikte AKP’li vekillerde bu hain, alçak saldırıyı siyasi ranta çevirmek gibi son derece iğrenç yöntemlere başvuruyorlar..

Bakınız ne diyor Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski Başdanışmanı ve konuşmalarının metin yazarı Ankara Milletvekili Aydın Ünal  attığı twitle:

“Ankara’da akan kana bir vampir edasıyla üşüşen CHP ve HDP yönetimi ile Doğan/Fethullah medyasını da yakından izliyoruz. O kan sizi boğacak”

Bir başka iğrenç söylem de  her dönemin döneği Sabah Gazetesi Yazarı Mehmet Barlas’tan geldi..

Milli dönek 100’e yakın vatandaşımızı kaybettiğimiz o korkunç saldırıyı normal göstermeye çalıştı..

Barlas, NTV canlı, yayınında utanmadan sıkılmadan şunları söyledi :

“Ortadoğu’da bunlar her gün oluyor. Irak’ta 60 başak yerde 100 mesela.. biz de Ortadoğu ülkesiyiz”

Pek yani..

Çağdaş Gazeteciler Derneği(ÇGD)Genel Başkanı Ahmet Abakay, dün akşam saatlerinde şu paylaşımı yaptı :

“100’e yakın kardeşimizin bombalanarak öldürüldüğü, yüzlercesinin karalandığı 10 Ekim Ankara Barış Mitingi’nin ardından DİSK, KESK, TMMOB, TTB, ÇGD Genel Başkanları Ankara’da bir araya geldi. Yapılan konuşmalarda ortak görüş : Katliamın arkasında iktidar var“