Aylarca dükkanın kapalı ama kira, su, elektrik vs masrafların sürüyor. Telefon, internet masrafın hizmeti kullanmasan da sabit. Ve siftah yapmadığın için kazancın olmamasına rağmen giderlerin var. Ve siz 7 ay desteksiz yaşıyorsunuz. Evin masrafı, çocukların masrafı vs altından kalkıyorsunuz…

    Ben bunu yapan milyonlarca esnafı tebrik etmek istiyorum. Damadın yerine talip olmalarını önemsiyorum. Hala yıkılmadan ayaktalarsa getirelim ekonominin başına sorunu çözerler…

    Şaka yaptığımı düşünmeyin. Gayet ciddiyim. Bakın muhabirimiz Özgür Cem Boynueğri dün Antalya’nın tarihi Kaleiçi’nde esnafı dinledi. Nasıl da herşeyi tak tak söylemiş esnaf…

    Değme siyasetçilere ta çıkartırlar. Muhalefet partisi yöneticilerinden daha doyurucu açıklama ve tespitleri…

    Tam kapanma olmazken faturanın sadece küçük esnafa, yeme-içme sektörüne kesilişini ne güzel bir dille anlatmışlar…

    Kaleiçi İşletmecileri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Fikret Çağlan’ın tespitlerine de esnafın tespitlerine de katılıyorum. Altına imzamı atarım…

    Bakın kapalı mekanlar icralık. Kapalı mekanlara faturalar geliyor. Aylardır gelirleri yok ama eğlence vergisi vermeye devam ediyorlar…

    Kısıtlamalarda en ağır yarayı alan işletmecilerden Simurg Bar sahibi İbrahim Gündoğdu, ne demiş! “7 ay boyunca kapalı kaldık, kiralarımız işledi, sigortaları ötelediler. Elektrik desen 1 hafta ödemesen kesmeye geliyorlar. Bütün bunların 7 ay boyunca kapalı halimizle üstesinden geldiysek bırakın ekonomiyi biz yönetelim, bu kadar şeyi başarmışken dedik. İşletmede, ekonomiyi damattan iyi yönetiyoruz.”

    Canı yanan ve yanmaya devam işletmeci “Nefes kredisi diye devlet destekli olarak çektiğimiz kredi ‘Nefes kesen krediye’ döndü” diyerek, aslında yetkililere sesleniyor…

    En kötü kiranın 5 bin TL’den başladığı Kaleiçi’nde in cin top oynuyor ama ödemeler kapıda…

    “Virüsün kaynağı bizmişiz gibi ilk biz kapanıyoruz. Bu ideolojik bir tutum. Alkolün 2020’deki geliri yüzde 13 arttı. Neredeyse 5 bakanlığın bütçesi sadece alkolden alınan ÖTV’den çıkıyor. Gelir artmasına rağmen yine aynı yıl 20 milyon litre daha az satış yapılmış. Yani vergi gelirleri artarken satış düşüyor. İnsanlar evde kimseye göstermeden alkol tüketsin isteniyor. Bizim kapalı olduğumuz yerde insanlar sahillere, parklara doluşuyor. Kalabalıklar başka yerlerde yoğunlaşıyor. Gidişat hiç iyi değil, vatandaşın meydana çıkıp sesini yükseltmesi gerekiyor” diyen İbrahim Gündoğdu’ya katılır ya da katılmazsınız ama haksız değil…

    “Afrika ülkelerine yardım etmekten kendi vatandaşımıza bunu yapamadık. Benim iradem dışında mekanımı kapatıyorsun, evde otur diyorsun. Diğer ülkelerde de kapanma yaşandı ama oralardaki asgari ücret neyse bu ücretler insanların hesabına yattı. Bizde de tam tersi asgari ücret kadar ceza kesildi insanlara.” 

    Boşalan kasaları cezalarla ve ek vergilerle doldurmak gayreti bu ekonominin fişini çekmektir…

    Esnafın sesi olması gereken çok sevgili yetkilileri bu konuda irade koymaya davet ediyoruz. İktidarda gelecek vaadiyle susmak yerine, doldurduğunuz koltuğun hakkını verin…

    Ya da kalkın ordan esnaf kendi hakkını kendi savunsun…