Belediye mevzuatlarıyla yerel yönetimlerin de yapmakla yükümlü olduğu ancak ‘dar bütçeler’ nedeniyle ya da ‘egemen politikalar’ sonucu hayata geçirmedikleri ama büyük bir ihtiyaç olan kadın sığınma evleri…

Tacizin, istismarın, sömürünün, şiddetin sürekli yükseldiği ülkemizde ve Antalya’da bu konuya tüm yöneticilerin hassasiyetle yaklaşması önemli…

Ama maalesef…

Zaten olanların da çok sağlıklı çalıştığı söylenemez…

O yüzden toplumsal baskının arttırılması gerektiği muhakkak. Hem seçilmişler hem halk hem de sivil toplum örgütleri bu konuda yerel yöneticileri sorgulamalı, taleplerini dile getirmeli ve ısrarcı olmalı…

Eskiden belediye mevzuatlarında nüfusu 50 bini geçen belediyelerin açmakla yükümlü olduğu kadın sığınma evleri yeterince yapılmayınca, bu kez şartlar biraz daha yükseltildi ve 100 bine çıkarıldı…

Hangi gerekçeyle bilmiyorum…

Şiddet artarken, bu evlere ihtiyaç çoğalırken nüfusun artırılması ve sığınma evi sayısının aşağı çekilmesi kafa kurcalıyor…

Ama gel gelelim bu şarta da uyan belediye sayısı az…

Antalya’da bildiğim kadarıyla belediyelerden sadece Antalya Büyükşehir’in yıllardır hizmet veren bir kadın sığınma evi var…

Oysa toplam 20 belediyemiz var…

Bu belediyelerden nüfusu 100 bini geçen 6 belediye var…

Yani yasa gereği Alanya, Kepez, Konyaaltı, Manavgat, Muratpaşa ve Serik belediyelerinin kadın sığınma evi açması gerekiyor…

Bazı belediyelerin planlamasında olduğunu biliyorum. Ama bir an önce projelerini hayata geçirmeliler…

Maalesef…

Keşke kadınlar için toplum için başka talepleri buradan dile getirebilseydim…

Üzgünüm L

Şimdi buradan çağrım tüm kadın örgütlerine…

Gelin belediyelerden kanuni sorumluluklarını hayata geçirmelerini talep edin…

Bir an evvel…

Bu konuda çaba harcayan herkese şimdiden teşekkür ediyorum…