Songül Başkaya

Songül Başkaya

Işığınız hiç sönmeyecek…

Işığınız hiç sönmeyecek…

Dün, aydınlanma şehidimiz Bahriye Üçok’un 25. ölüm yıldönümüydü. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun, Türkiye’nin kurtuluşunun mihenk taşı olan 1919’da doğan Üçok, gerici zihniyet tarafından katledilen yüzlerce aydından sadece biriydi…

Türkiye Cumhuriyeti’nin yetiştirdiği aydın bir Cumhuriyet insanı, ülkemizin ilk ilahiyatçı kadın öğretim üyesiydi…

Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı aydınlanma yolundaki gerici tahribata karşı hem üniversite kürsüsünde hem meclis kürsüsünde mücadele ediyordu…

Dini siyasete alet edenlere karşı cesurca çarpışıyordu…

Türban ve Arapça ezana karşı İslamiyet’in gerçeklerini anlatıyordu…

Laiklikten ve rejimden verilen ödünlere sessiz kalmıyor, tepkisini dile getiriyordu…

Gerici zihniyet, din simsarları, istismarcıları sandılar ki Üçok’u öldürürsek, önlerinde engel kalmaz…

Oysa Üçok’un görüşleriyle beslenen binlerce Üçok var…

Kendisini tanıma fırsatı olmama rağmen eserlerini okuyunca ve Uğur Mumcu’yu, Ahmet Taner Kışlalı’yı vs hatırlayınca anlıyorum mücadelelerini…

Ve saygıyla eğiliyorum…

Ancak bir şeye çok üzülüyorum…

Onlar kadar cesur olmak zorundayız…

Ülkemizin tahribatına karşı, kendi menfaatlerimizi düşünmemeliyiz…

Bakın aydınlanma şehidimiz Üçok’un kaleminden yıllar öncesinin tablosuna ilişkin küçük bir analiz…

"…Doğu İslam Toplumu'nu nakilcilikten akılcılığa yöneltmiş olan ve böylece bu topluma çağ değiştirme yolunda ilk adımları attıran Atatürk'ün ölümünden sonra hep izinde olduğumuz söylendi, durdu. Ancak, önce O unutturulmaya çalışıldı: Pullardan, paralardan resimleri kaldırıldı, sonra da devrimlerinden, özellikle devrimlerinin temeli olan laiklikten küçük ama küçümsenemeyecek ödünler verildi: O'nun izindeydik. Çok partili siyasal yaşama geçişimizin ardından ilk çıkan kanun, O'nun ibadetin ulusal dilde yapılması yolunda bir adımı olan Türkçe ezan yerine yeniden Arapça ezanı getiren kanun oldu. Ama iktidara sorarsanız Atatürk'ün izinde idi...."

Değişen nedir, söyler misiniz?

Hala din, siyasete alet ediliyor…

Elinde Kur’an, dilinde yalan, evinde haram olanlar cirit atıyor, memleketimde…              

İslami coğrafyadaki tek demokratik, laik ülke olan Türkiye, iç savaşa, bölünmenin eşiğine sürükleniyor…

Rejime dinamit koyuluyor…

Atatürk’e ve devrim şehitlerimize borçluyuz…

Aydınlanma ışığını söndürmemek için aydınlanmak ve aydınlatmak görevimiz…

Sözüm önce ‘aydın’ geçinenlere…

Işıklar içinde uyu Üçok…

Işığınız hiç sönmesin…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Songül Başkaya Arşivi

Plancia Magna ağlıyor!

17 Ağustos 2025 Pazar 19:10

Tutuklu başkanlar ve Muhittin Böcek…

03 Ağustos 2025 Pazar 17:49

Müze otelcilik meselesi…

16 Temmuz 2025 Çarşamba 16:34

Güle güle güzel insan; Gürkut Acar

14 Temmuz 2025 Pazartesi 17:26

Yerele ve Ankara’ya rağmen…

17 Haziran 2025 Salı 17:44

Konyaaltı ve 67 işçi meselesi…

26 Mayıs 2025 Pazartesi 19:43

Bayramımız ve yaşımız kutlu olsun

19 Mayıs 2025 Pazartesi 00:00

TÜKD kale gibi!

12 Mayıs 2025 Pazartesi 16:16

Tonguç Antalyalılara seslendi…

04 Mayıs 2025 Pazar 18:48

Konu Sadece Müze mi?

27 Nisan 2025 Pazar 16:39