Türkiye’nin kalbi Başkent Ankara’da ulusal bayramların ana caddelerde yapılamayacağı yönünde Ankara Valiliği tarafından alınan karar kesinleşti, Ankara 9. İdare Mahkemesi, “milli bayramlar ile mahalli ve anma törenlerinin önemli arter ve caddelerde yapılamayacağına ilişkin Ankara Valiliği’nin aldığı kararda hukuka aykırılık bulunmadığına karar verdi.

Yani Ankaralılar, artık ulusal bayramları kutlayamayacak, bu karar başta 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı olmak üzere milli bayramların kutlanması Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentinde yasaklanıyor.

Ankara Valiliği, daha önce de her yıl 27 Aralık’ta başkentte düzenlenen Garnizon Koşusu’na izin vermemiş, bu geleneksel koşunun geleneksel güzergahını tahsis etmeyerek, Büyük Kurtarıcı Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün adına yapılan bu anlamlı yarışa askerlerin katılımını da engellemiş, bu karar bomba etkisi yaratmıştı.

Ulusal bayramlara gelen bu yasak Antalya açısından da önem taşıyor.

Alaaddin Yüksel, Antalya Valisi iken de Cumhuriyet Meydanı’nı ulusal bayramlara kapatarak skandal bir karara imza atmıştı.

Alaaddin Yüksel, 18 Şubat 2003’te Antalya Valiliği’ne atandı, 7 yılı aşkın bir süre Antalya Valisi olarak görev yapıp, bir rekora imza attıktan sonra 13 Mayıs 2010 tarihinde Ankara Valisi oldu.

Antalya’ya atanmasında 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in ısrarcı olduğu kulislerde uzun süre konuşuldu.

Yüksel’in Antalya Valiliği’nin 6 yılı AKP iktidarına rastlıyor.

Her valiler kararnamesinde Antalya’dan başka bir ile atanacağı tartışması yapıldı.

Adı eskiden görev yaptığı Emniyet Genel Müdürlüğü için, İstanbul Valililiği için konuşuldu.

Cumhuriyetçi ve Atatürkçü yapısı nedeniyle AKP’nin Alaaddin Yüksel’den rahatsız olduğu, ancak iktidarın Cumhurbaşkanlığı makamını kızdırmamak, küstürmemek için geri adım atması nedeniyle Antalya’da uzun süre görev yapmasına göz yumulduğu da iddia edildi.

Şurası bir gerçek ki, ne zaman Antalya Valisi Alaaddin Yüksel’in tayini ile ilgili söylentiler çıksa, ne zaman yeni bir valiler kararnamesi hazırlansa, Antalyalı demokratlar Vali Yüksel’den yana tavır aldılar, göreve devam etmesi için destek verdiler.

Tayin söylentisi çıktığında Antalya’da pek çok mekanda, dost sohbetlerinde, “Alaaddin Yüksel görevde kalsın, demokrat, Cumhuriyetçi ve sapına kadar Atatürkçü, başka bir göreve atanırsa AKP, Antalya’ya bir badem bıyıklıyı atar, o zaman çok sıkıntı çekeriz” görüşü ağırlık kazandı.

Vali Yüksel, bu destek ve sempatiye halkla sıcak ilişkiler kurarak, hızlı bir çalışma temposu sergileyerek, medyanın da desteğini alarak yanıt verdi, Antalya’ya kendisini sevdirdi.

Alaaddin Yüksel- Antalya ilişkisine gölge düşüren, kendisine sürekli destek veren Antalya yerel basınıyla köprülerin atılma noktasına getiren gelişmeler, AKP’nin Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı kazanmasıyla başladı.

AKP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, AKP’nin belediyeleri kazandığı büyük kentlerde tek tip projelerinden birisi olan ve Antalya’yı ikiye böldüğü gibi cadde ve sokakları yarış pistine dönüştüren alt geçitlerin yapımı nedeniyle trafikte sıkışıklık olacağını gerekçe göstererek, hem de bir Cumhuriyet Bayramı öncesinde Cumhuriyet Meydanı’nın ulusal bayramlara kapatılması talebini resmi bir yazıyla Antalya Valisi Alaaddin Yüksel’den istedi..

Antalyalılar tarafından Cumhuriyet ve Atatürk ilkelerinin yılmaz savunucusu olarak bilinen Vali Yüksel, AKP’li Türel’den gelen bu talebi beklentilerin aksine kabul etti ve Cumhuriyet Meydanı ulusal bayramlara kapatıldı.

Sözde alt geçitlerin yapımı bitince ve trafik rahatlayınca açılacaktı, ancak bunun doğru olmadığı, Antalyalı halkının kandırıldığı ortaya çıktı.

AKP, Cumhuriyet Meydanı’nı kapatarak Antalyalıların sabrını analiz etmek istedi, gerçekçi olmak gerekirse bunda da bir anlamda başarılı oldu.

Zira Antalya yerel basını, sivil toplum kuruluşları ve bazı siyasi partiler ile meslek odalarının dışında Cumhuriyetin Meydanı’nın Cumhuriyet Bayramı’na, diğer ulusal bayramlara kapatılmasına karşı beklenen tepkiyi gösteren olmadı.

Dahası bu karardan duyulan rahatsızlığı iletmek için kendisini ziyaret eden sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerine AKP’li Menderes Türel, “ Cumhuriyet Meydanı’nı açmazsak tanklarımızı mı yürüteceksiniz ? “ türünden alaycı, küçümseyici bir yanıt verdi, ne yazık ki o ziyarette sözcü olarak seçilen zamanın Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Mustafa Durna sessiz kalmayı yeğlemişti..

Türel, basında ve kamuoyunda eleştiriler çoğalınca, “ Cumhuriyet Meydanı’nı bayramlara kapatma kararı Antalya Valisi Alaaddin Yüksel’e aittir, açma kararını da Sayın Vali verir” diyerek topu Valilik makamına attı, ancak Alaaddin Yüksel, belki de iktidar partisini ve onun belediye başkanını kızdırmamak, küstürmemek için tüm ısrarlara karşılık meydanı ulusal bayramlara açmadı.