İdam Cezası


                   Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son zamanlarda yeniden ısıtarak gündeme getirdiği İdam Cezasıyla ilgili tartışmalar uzun yıllar büyük acılar çekildikten sonra idamın kaldırılmasıyla sona erdi…

         “Her şey hazırdı, adamı sehpa üzerine çıkarttılar. Son isteği olarak sigara verildi, yarısına kadar içti, attı. Bana döndü. "Tut Elimi" dedi. Adamın elini tuttum. Adam asıldı. Ama adamın nasıl soğuduğunu ben duydum. Bir adamın nasıl soğuduğunu eğer duymamışsanız, ölüm cezasını müdafaa edebilirsiniz." (Barolar Birliği eski başkanlarından, Prof. Faruk Erem)

http://bianet.org/resim/olcekle/42492/150/201http://bianet.org/resim/olcekle/42491/150/183


        “
Babam, Cumhuriyet savcısı olduğu dönemde, Ulucanlar Cezaevi'nde adli suçlu bir idam mahkûmunun infazında hazır bulunmuş ve nezaret etmek zorunda kaldığı bu infazın etkisini ömrü boyunca üzerinden atamamıştı.

O infazı anlatırken sık sık duralar; şafak vakti ayazda hükümlünün korkudan ve soğuktan titreyerek cezaevi avlusuna getirilişi aklına geldiğinde gözleri dolar, sesi titrerdi. "En kötü insan bile öldürülmeyi hak etmez!" der; cümlelerini o günün şafaktan sonrasına hiç vardıramaz, anısını hep yarım bırakırdı.

Siyasal'da öğrenciyken idam cezası ile ilgili bir ödev hazırlamam gerekmişti. Babamdan yardım istedim. "Benim sana anlatacaklarımı zaten biliyorsun," dedi ve yakın dostu olan Profesör Faruk Erem'in bu konuda danışabileceğim en iyi hukukçu olduğunu söyledi.

Babamla beraber Faruk Erem'in, Mithatpaşa Caddesi'ndeki avukatlık bürosuna gittik. Söze, "İdam ceza değil, cinayettir! Çünkü cezanın tanımında suçlunun devlet tarafından ıslahı, topluma kazandırılması vardır. İdam, ıslahın devlet eliyle imkânsız hale getirilmesidir." diyerek başladı o büyük hukukçu...



                              "Ben öğrenci iken Adliye'de Ağır Cezada kâtip idim. Yaşlı bir başkâtibimiz vardı. Emekliliğini düşünüyordu. Bir sabah geldim. Bir dosyanın başında düşünüyordu ve gözünden iki damla gözyaşı döküldü. Birden şaşırdım. Ne oldu Baş Efendi diye sordum.
- Bir şey yok. Ben hep ölüm cezası Yargıtay'dan tasdik gelince böyle ağlarım. Haydi, git izinlisin, evinde ders çalış, belki ileride bir şeyler yapabilirsin, dedi.
                     Başka bir olayda bir ölüm cezasında sanığın suçsuz olduğuna inanıyordum. Ama bu yeterli olmadı. Hüküm kesinleşti. Malum bizim usul hukukumuzda infaz sırasında bulunması için sanık Avukatına tebligat yapılır. O zamanlar çok genç ve tecrübesiz bir avukattım. Çağrılınca gitmemek olmaz gibi geldi bana ve gittim. Her şey hazırdı, adamı sehpa üzerine çıkarttılar. Son isteği olarak sigara verildi, yarısına kadar içti, attı. Bana döndü. "Tut elimi" dedi. Adamın elini tuttum. Adam asıldı. Ama adamın nasıl soğuduğunu ben duydum. Bir adamın nasıl soğuduğunu eğer duymamışsanız, ölüm cezasını müdafaa edebilirsiniz."

Faruk Erem'i saygıyla, rahmetle yeniden anmanın, bu hümanist hukukçunun idama ilişkin düşüncelerini paylaşmanın; rahmetli babacığımın, o şafağı her andığındaki gözyaşlarını sevgiyle, saygıyla yâd etmenin zamanıdır... “(*)

İşte böyle bir kahırdır idam cezası!

Meydanlarda “halk istiyorsa elbette olacak!” diye nutuk atmak çağın gerisine gitmektir. “Siz istiyorsanız şeriatı bile getirebilirsiniz” demektir, “halk istemiyorsa laiklik elbette kalkacak” demektir.

İdam cezası ilkel bir cezadır. Eğer kaldırılmamış olsaydı, şu anda, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ)’ne bağlı Yargıçlar tarafından verilmiş olan ağır cezaların infazı çoktan yapılmış ve suçsuz oldukları halde ERGENEKON VE BALYOZ VE CASUSLUK DAVALARINDAN DOLAYI BİRÇOK MASUM İNSAN ASILMIŞ OLACAKTI!

İdam cezasının geriye dönüşü yoktur.

İdam cezasının giderimi (telafisi) olanaklı değildir.

İdam cezası, ceza değildir, çünkü infaz edildiği anda ceza bitmiş olmaktadır.

Yakın tarihimizde; Başbakan Adnan Menderes’in ve iki bakanının idamından üzüntülerinizi her yerde söyleyip sonra da idam cezasının geri getirilmesini kabul etmek akılla, izanla bağdaşmaz.

Unutmayalım ki çağımız insan hakları çağıdır ve idam tam anlamıyla insan hakları ihlalidir!

 

 (*)FÜSUN ÇİÇEKOĞLU YAZDI"İdam Ceza Değil Cinayettir"

http://bianet.org/bianet/bianet/

142040-idam-ceza-degil-cinayettir

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gürkut Acar Arşivi

Yurttaşı enayi yerine koymak

28 Nisan 2021 Çarşamba 19:37

Bu sefer kaçıncı?

26 Nisan 2021 Pazartesi 06:30

Amirallere zulüm

13 Nisan 2021 Salı 06:48

Güvenlik soruşturması

05 Nisan 2021 Pazartesi 06:38

Papalagi

31 Mart 2021 Çarşamba 06:30

Örsan Öymen'e açık mektup!

19 Mart 2021 Cuma 06:38

Bu kaçıncı?

01 Mart 2021 Pazartesi 06:39

AKP'den sonra da Türkiye var olacak

15 Şubat 2021 Pazartesi 06:35