Geçtiğimiz gün Antalya Ticaret Borsası’nda (ATB) Başkan Ali Çandır ile keyifli bir söyleşi yaptık. Ülkenin tarım politikalarından, tarımın ekonomideki payını geliştirecek adımlara, kooperatifleşmeden, bu konuda yapılabilecek desteklemelere…

Başkan Çandır, oldukça umutlu. Yaşanan onca sorun ve sıkıntı arasında kısa vadede durumun düzeleceğine inanıyor…

Biz de inanmak istiyoruz elbette. İnanıyoruz da esasen. Çünkü Türkiye, güçlü bir devlet. Verimli topraklarımız var. Kaynaklarımız çok. İklimimizde birbirinden değerli ürün yelpazesi var…

Yapılacak belli…

Kooperatifleşerek planlı, sistemli üretim yapmak…

Bu konuda hükümetin iradesi, üreticilerin inancı, üretici örgütlerinin kararlığı ve lobisi artarsa bu iş olur…

İnançlı, çalışkan, mücadeleci insanların artması gerekiyor ama…

Bu kesin…

Bu arada şunu da ifade etmek istiyorum. Bazen bir yetkiliye kent ve ülke meselesine dair bir şey söylediğinizde “Ama bu bizim alanımız değil ki” der ya buz gibi soğuyorum inanın…

Ne demek bizim alanımız değil, her şey bu kent ve ülkeyi ilgilendiren, bizi de ilgilendirmeli…

İşte Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır bu konuda çok duyarlı…

Benim işim sadece tarım demiyor…

Kentine sahip çıkmaya çalışıyor…

Şimdi Antalya Zamanı diye başlattığı ve turizmi canlandırmaya çalıştığı kampanyası da bunun sadece bir örneği…

Bu çalışmalar ve çabaların desteklenmesi gerekiyor…

Özellikle de Vakıf Çiftliği hususunda…

Hem orada gerçekleştirilmek istenilen çalışma bi an önce hayata geçmeli. Ki bunun için Ankara’da yapılması gereken üst çalışma bitmeli…

O bitene kadar da burada sürdürülen çocukların doğa ile buluşturulması, kentlinin çiftliğinde spor ve yürüyüş yapması gibi bir dizi çalışma ve çabaya da katkı sunmalıyız…

OHAL nedeniyle kontrollü yapılan ziyaretler için lütfen siz de bizler de adım atalım…

Yanı başımızdaki zeytinliğimizin güzelliğinden yararlanalım…

Oradaki ürünleri tadalım…

Doğayla buluşalım…

Teşekkürler Antalya Ticaret Borsası ve Zeytinliğimiz için elini taşın altına koyan tüm yetkililer…