
İbrahim Akkaya
Halktan büyük güç yok !
Tüm dünya çocuklarına armağan edilen ilk ve tek bayram 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı.
Türk Ulusu olarak böyle bir gurura sahibiz..
23 Nisan’ı dünya çocuklarına armağan eden ise çağ değiştiren, mağrur devletlere diz çöktüren, bir ulusu yoktan var ederek Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Gazi Mustafa Kemal Atatürk.
Bir ulusun en büyük övüncü, sevinci, gururu ulusa bayramlar.
Ulusları bir arada tutan, birlik ve beraberlik duygularını geliştiren, pekiştiren de ulusal bayramlar.
7’den 77’ye herkesin coşkuyla kutladığı da ulusal bayramlar.
Antalya bu nedenle iki gündür ay yıldızlı bayrağımız ve Büyük Kurtarıcı Atatürk’ün posterleri ile gelin gibi süslendi.
Çocuklar en güzel giysilerini giydiler, anneler; babalar, büyük anneler, büyük babalar, akrabalar, eş dost dünyanın ilk ve tek çocuk bayramını kutlamak için telaşla bir o kadar da sevinçle, övünçle, gururla çıktılar evlerinden.
Dün sabah Cumhuriyet Meydanı’ndayız.
Çocuklarımıza bu anlamlı bayramı armağan eden ve dünyanın hayranlığını kazanan, özgürlük mücadelesi eden ulusların önder kabul ettiği Mustafa Kemal Atatürk’e şükranlarımızı sunmak için toplandık.
Alana gelince hayal kırıklığı yaşadık.
Coşku yok, heyecan yok, katılım da diğer yıllara göre az.
AKP hükümetinin eseri bu..
Ulusal bayramları unutturma adına yaptığı yönetmelik düzenlemelerinin meyvesini aldığını üzülerek gözledik.
Cumhuriyet Meydanı’ndaki 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlaması sadece 7 dakika sürdü.
Yönetmelik var ama Antalyalılar, haklı olarak bu anlamlı bayram kutlamasında İlin Valisini, Belediye Başkanı’nı, milletvekillerini aralarında görmek istiyorlar.
Aslında onlarca görevini yapmış, Atatürk Stadyumu yerine Konyaaltı Becah Park’taki kutlamalara gitmişler.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda asıl olan Cumhuriyetin meydanında Ata’nın huzurunda olmak.
Bunu bile çok gördüler Antalya’ya.
Yönetmelik uyarınca İl Milli Eğitim Müdürü Osman Nuri Gülay’ın Atatürk Anıtı’na çelengini sunması için anons yapıldı, Müdür Bey telaşla görevini yaptı.
O da sunucu ‘ Diğer çelenkler’ diyerek Antalya’nın dinamiklerinin, siyasi partilerin, kurum ve kuruluşların isimlerini bile söyleme zahmetinde bulunmadı.
Çelenklerin sunulması jet hızıyla yapıldı, jet hızıyla ulusal marşımız çalındı.
Sunucu ‘Törenimiz burada bitmiştir’ anonsu ile kutlamayı sonlandırdı.
Öyle bir süreci yaşıyoruz ki ulusal bayramlarımızı bile kutlamayı engelliyorlar.
Yasak savmak cinsinden acele törenlerle işi bitiriyorlar.
Gerçek şu bu ulusun genleriyle oynadılar.
Sadece Atatürk ve ilkelerinden, sadece ulusal bayramlardan, sadece Cumhuriyet kurumlarında değil, yaşamın her alanından uzaklaşmamızı istiyorlar.
Biz de bu uyutma taktiklerine ne yazık ki ses çıkarmıyor, kaderci bir anlayışı inatla sürdürüyoruz.
Birkaç gün sonra 1 Mayıs İşçi Bayramı var..
Antalya’da işçi sendikaları önceki yıllarda olduğu gibi yine ayrışıyor, siyasi iktidarın ekmeğine yağ sürerek bu anlamlı bayramı ayrı alanlarda kutlama kararları alarak düzene ayak uyduruyoruz.
Sonra da dizilerimizi dövüyoruz.
Şunu kimse aklından bir an olsun çıkarmasın.
Halktan daha büyük güç yok..
Bu gücü kullanmazsak daha çok şeyleri elimizden alırlar.
Son pişman asla kar etmiyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.