Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde her geçen gün boyutları genişleyen ‘büyük sürgün’ü böyle yorumluyor Tüm-Bel-Sen Antalya Şube Başkanı İlhan Karakurt.

30 Mart yerel seçimlerinin üzerinden 85 gün geçti, görevden alınan ya da istifaya zorlananların dışında ‘görevlendirme’ adı altında ilçelere gönderile personel sayısı 300’e yaklaştı..

Türel ekibinin Gündoğmuş, İbradı, Akseki, Demre ve Kaş gibi kent merkezine uzak ilçelerde görevlendirdiği aralarında işçi, memur, mühendis ve teknikerin bulunduğu belediye çalışanlarının yaşadığı dramı anlatmaya sanırım gerek yok.

Sürgün kararlarının veriliş yöntemi ilginç

İlçelerde görevlendirilen memurların üyesi olduğu Tüm-Bel-Sen’in Antalya Şube Başkanı İlhan Karakurt, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde başkanın makamının arkasındaki küçük odada belediye personelinin facebook hesaplarına giren ve muhtemelen 3 kişi oldukları sanılan gurup ‘gönderilecekler’ listesini belirliyor

Sosyal paylaşım sitesi facebook üzerinden yapılan cadı avında belediye çalışanlarının hesaplarından önceliği 30 Mart yerel seçimleri olmak üzere mesajlar tekrar tekrar izleniyor.

AKP aleyhinde mesajlaşanlar anında kara kaplıya yazılıyor..

Önceki Başkan Akaydın ve CHP lehine mesaj yazanlar ile CHP’nin ve Akaydın’ın seçim kampanyasına destek verenler de sürgün listesine ekleniyor.

Facebook üzerinden yapılan cadı avında kişilerin meslekleri, uzmanlık alanları gibi konular asla dikkate alınmıyor.

İnsanlar Antalya’ya en yakını 3-4 saat olan ilçelere nasıl gider gelir, ya da nerede kalır asla söz konusu değil..

Dahası AKP’nin kıyılarda belediyeleri CHP ve MHP’nin elinden alma düşüncesiyle geçirdiği Bütünşehir Yasası uyarınca sürgüne gönderilen ve büyük bölümü belediyecilik deneyimine sahip olan kişilerin yeni görev yerlerinde kendilerine uygun birim bulunmayışı da ilginç..

Tüm-Bel-Sen Antalya Şube Başkanı İlhan Karakurt, şunları söylüyor :

“Antalya’da 11 itfaiye istasyonu var. Bunlardan bir tanesi eleman eksikliğinden kapandı. Ancak belediye ne yapıyor? İtfaiye müdürünü itfaiye istasyonu olmayan İbradı’ya, itfaiye eğitim uzmanı ve itfaiye memurlarını da itfaiye istasyonu olmayan yerlere sürdüler. Bu ne demektir? Bizimle dalga mı geçiyorlar?”

Kuşku yok ki büyük sürgün tamiri olanaksız zararlara yol açacak..

Amaç aslında belli..

Yıldırmak, yormak, bıktırmak ve istifaya zorlamak.

İstifa edenlerin boşaltacağı kadroları da yandaşlara vermek.

Karakurt’un şu sözleri çok çarpıcı ve sürgünün faturasının ne denli acı olduğunu ortaya koyuyor :

“Burada bir insanlık dramı yaşanıyor. Eşi 7 aylık hamile olan bir memur arkadaşımız 4 saat uzaklıktaki Kaş ilçesine sürüldü. Eşine evde bakacak kimse yok. Bu arkadaşımız şu anda ne yapacak? Eşine mi bakacak? İşe mi gidecek? Ancak şunu da belirtmek istiyorum; ulaşım imkanları sağlanmadığı sürece işe gitmeyeceğiz. Her gün kimi arkadaşlarımız toplam 6 saat kimi arkadaşlarımız ise 8 saat yol gidip geliyor. Zaten mesai 8 saat”

Yerel seçimlerden bugüne kadar yaşananlar ve gelişmeler gösterdi ki AKP çok bilenmiş.

5 yıl süreyle CHP’li belediye mercek altına alınmış..

Her şey kayda geçmiş, belediye çalışanları ise günü gününe fişlenmiş.

Elbette AKP, bunun için içeriden yardım almış..

Sürgün için seçilen isimler bunun en net örneği..

Bundan sonraki süreçte ne olacağını kestirmek güç ama artık Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde iş arışından, huzurdan söz etmek olanaksız..

Belediye çalışanlarının nasıl bir psikoloji içinde olduğunu düşünmek bile insanın içini acıtıyor..

Dileriz bu sürgün dramı, bu zulüm bir an önce sonlanın..