1999 yılında 17 Ağustos'ta meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki deprem, o zamanlar Türkiye tarihinin en büyük ikinci depremi olarak kayıtlara geçti. Türkiye 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş'ta meydana gelen 7.8 ve 7.5 büyüklüğündeki depremlerle sarsıldı. Deprem 11 kentte ağır yıkıma sebep oldu. 23 Nisan 2025 tarihinde merkez üssü İstanbul olan depremin büyüklüğü 6,2 olarak kayıtlara geçti. Geçtiğimiz günlerde Marmaris'teki 5.8 büyüklüğündeki deprem yine can aldı, Antalya’dan da hissedildi. Deprem her an kapımızı çalabilir. Peki bu gerçeğe ne kadar hazırız? Ne kadar ders aldık?

23 Nisan 2025 Marmara depremi sonrası ‘deprem hazırlığında ne durumdayız’ başlığında anket hazırlanmış. Tahmin edeceğiniz gibi kamunun yanı sıra Türkiye’deki şirketlerin afet yönetimine dair hazırlıkları da büyük ölçüde yetersiz. Oysa ki firmaların yani özel sektörün bu konuya daha çok ilgi gösterdiği veya ‘farkındalık’ kavramının daha yüksek olduğu düşünülüyordu. Türkiye’deki firmaların yalnızca yüzde 51’inin kriz anlarında kullanılmak üzere bir iletişim planı bulunurken, yüzde 64’ü çalışanlarına ofiste bulundurmak üzere deprem çantası dahi temin etmemiş durumda. Afet sonrası hızlı aksiyon alma, çalışan güvenliğini sağlama ve operasyonel sürekliliği koruma gibi kritik alanlarda birçok şirket sınıfta İnsan kaynakları yönetim danışmanlığı firması Mercer, iş dünyasının deprem gibi doğal afetlere ne ölçüde hazırlıklı olduğunu değerlendirmek amacıyla gerçekleştirdiği ‘Organizasyonların Depremle İlgili Aldığı Aksiyon ve Uygulama Anketi’nin sonuçları gerçekten çok üzücü. Türkiye gibi deprem riski yüksek bir coğrafyada faaliyet gösteren şirketlerin, çalışan güvenliğini sağlamak ve operasyonel sürdürülebilirliği korumak adına gerekli hazırlıkları yapması büyük önem taşıyor. Araştırma sonuçlarına göre firmaların yalnızca yüzde 16’sı tamamen uzaktan çalışma modelini değerlendiriyor. Yüzde 70’i, şehir değiştirmek isteyen çalışanlara bu konuda olanak tanırken, yüzde 99’u merkez ofisini başka bir şehre taşımayı planlamıyor.

Deprem Çantasını Unuttuk…

Özellikle 1999 Marmara depremi ile gündeme gelen ‘Deprem Çantası’ gerçeği de maalesef unutulmuş durumda. Anketin sonuçlarına göre; ofis ortamında çalışan güvenliği için en temel adımlardan biri olan deprem çantası dağıtımı konusunda da önemli eksiklikler göze çarpıyor.
Firmaların yüzde 64’ü ofiste bulundurmak üzere çalışanlarına deprem çantası dağıtmadı.

Yüzde 19’u bu konuda aksiyon alırken, yüzde 17’si ise ofiste bulundurmak üzere deprem çantası dağıtmayı düşünüyor. Firmaların yüzde 76’sı da çalışanlarına evde bulundurmak üzere deprem çantası dağıtmadığını belirtiyor. Yüzde 13’ü böyle bir uygulama gerçekleştirirken, yüzde 11’ü ise dağıtmayı planlıyor. Sevgili okurlar; anket sonuçları bize gösteriyor ki bu iş dünyasının operasyonel sürekliliklerini korumak ve en önemlisi çalışanlarının hayatını güvence altına almak için afet yönetimini gündemlerinin en üst sırasına taşıması gerekiyor. Özetle deprem gerçeği gibi riskleri yönetmek artık bir tercih değil, sorumluluktur… Umarız kamu, özel sektör el ele bu sorumluluğu bir an önce alır.