Çılgın Proje fikrini ilk kez Başbakan ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ortaya attı..

"Hedef 2023' diyerek kafaları karıştıran Başbakan'ın Türkiye Cumhuriyeti'nin 100.Yılı için nasıl bir yenilik(!)düşündüğü merak konusu olurken, Çılgın Projesi'ni Samsun'dan Adana Yumurtalık'a kadar 500 kilometre uzunluğunda bir denizyolu tüneli yapmak olarak açıklamıştı.

Çılgın Proje'den sonra ses soluk çıkmadı..

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'da sık sık " Ne oldu çılgın projeniz ?" diye sordu, yanıt alamadı.

Erdoğan çılgın projeden söz eder de başkaları durur mu ?

AKP'li Antalya Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Menderes Türel'de bir çılgın projesi olduğunu açıklamıştı..

Türel'in çılgın projesi ise Boğaçayı'nı kapsıyordu..

2009 başlarında, yani yerel seçimlere kısa bir süre kala açıkladı çılgın projesini Türel..

Çok albenili afişler de hazırlattı.

Bilgisayar çıktılı afişler Antalya'yı süsledi uzunca süre..

Türel'in hayali Boğaçayı'na denizden su taşıyarak bir iç deniz konumuna getirmek, burada tesisler yapmak, yat ve benzeri yarışları organize etmekti.

Şöyle diyordu Türel, " Boğaçayı çılgın bir projedir. Biz bu bölgeyi turizm koruma ve geliştirme alanı olarak tescil ettirmiştik. Ne yazık ki istikrar uzun sürmedi ve projelere başlanamadı. Şimdi acısını partili partisiz Antalya çekiyor"

Türel'in istikrar değdi seçimlerdi, seçimi CHP'li Akaydın'a kaybedince istikrarın uzun sürmediğini, acısını Antalya'nın çektiğini iddia etti..

AKP Genel Başkanı ve Başbakan çılgın projesini açıklar da AKP'li Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü geri mi kalır ?

O da Varsak'taki Baba Stadyumu'nu(Demirel'in üvey oğlu olduğunu söyleyen eski Belediye Başkanı Hüseyin Ayanoğlu yaptırmıştı) çılgın projesinin uygulama alanı seçti.

Tütüncü, stadyumdan başka her şeye benzeyen bu ucube yapıyı 20 milyon lira bir harcama ile Kepezpark Projesi uygulayarak kapalı olimpik yüzme havuzuna dönüştürmek üzere kolları sıvadı..

Ancak, bu alanda hem mülkiyet sorunu var, hem de kesinleşmiş mahkeme kararları..

Zaten sorunlu bir bölgeye çılgın bir proje uygulama fikri de iktidar olmanın tüm nimetlerinden yararlanmak isteyen AKP'lilerden çıkar..

Dün Tütüncü'nün Çılgın Projesi için sorunlu bir alanı seçtiğini, işinin hiç de kolay olmadığını Akdeniz GERÇEK'te Yazı İşleri Müdürümüz Esin Kümbetlioğlu'nun haberiyle kamuoyuna duyurduk.

Basında kendisi ve belediye ile ilgili çıkan haberlere anında yanıt veren Tütüncü'nün sessiz kalışı ilginç..

Tütüncü'nün çılgın projesinin bir başka çılgın yani ise yıkım ihalesini AKP'li Kepez Belediye Meclisi eski üyesi ve Kepezspor yöneticisi İsmail Ulusoy'un alıp, yıkımı da belediyenin araçlarıyla yaptırmış olması..

Bununla da bitmiyor çılgın proje çılgınlığı.

Bir çılgın proje de Finike'de var..

150 bin lirayı vermeyerek, Finike 100. Yıl Atatürk Stadyumu'nu kaderine terk eden, bakımsızlıktan çürümesine seyirci kalan AKP iktidarı, sosyal yapı olarak dışa kapalı bir anlayışı destekleyen Finike'yi dünyaya açmak(!) için Finike Körfezi'nde Duabi'deki Palmiye Adası'na benzer proje için 2.4 milyar Avro'yu gözden çıkarmış durumda..

Arkadaşların Dubai hayranlığı Finike Körfezi'nde de ortaya çıkıyor..

Eurasia Adası adını taşıyan proje ile seyrine doyum olmayan Finike Körfezi'nde bin 480 adet üç tipte villa, bin 600 rezidans ve çok yıldızlı 4 otel dikmek üzere hazırlıklar son aşamaya gelindi bile..

AKP'liler sormak lazım ?

150 bin lirayı Finikeli gençlerin spor yapacağı, kötü alışkanlıklardan uzaklaşacağı stadyumu çok görüyorsunuz da çılgın projeniz için 2.4 milyor Avro'yu verirken vicdanı rahatsızlık duymayacak mısınız?