Bir asırlık CHP’nin köklü geçmişinde görev alan yüz binlerce insan var. Kimine genel başkanlık, kimine milletvekilliği, kimine de örgüt başkanlığı düştü. Kimi CHP’nin belediye başkanı kimi meclis üyesi oldu. Bize de CHP’den iki dönem yerel meclislerde görev yapma, seçim komitelerinde çalışma, bölge sorumluluğu alma onuru düştü...

Bu yazıyı bir CHP’li olarak değil, CHP’de pek çok görev yapmış bir gazeteci olarak yazıyorum. CHP’nin anlı şanlı geçmişi -ki en büyüğü Cumhuriyet’i kuran parti olmasıdır- bugüne kadar muhalefette olan bir parti olmasına rağmen yurttaşa hep güven vermiştir. Kurucu ve kurtarıcı parti rolü nedeniyle de her dönem iktidara en yakın parti görülmüştür. İktidar olmasa bile iktidara yön verme rolü oynamıştır. İktidarlar icraatlarını CHP’ye göre biçimlendirmek zorunda kalmıştır...

Ancak bu tablo biraz değişti. Özellikle son seçimin ardından CHP, genelde ve yerelde sorgulanıyor...

Misal geçtiğimiz yıl manşetimiz “100. Yılı iktidarda kutlayacağız”dı. CHP Antalya İl Başkanı Nuri Cengiz, hep iktidar il başkanı olmak istediğini kaydetmiş ve geçtiğimiz seçimlere de öyle yürümüştü. Ancak öyle olamadı. Hem genelde hem Antalya’da seçimler yurttaşın gözünde büyük hüsranla sonuçlandı...

Şimdi muhalefet olarak girilen bir 100. Yıl süreci var. Bu süreçte hem Ankara’ya hem yerele büyük sorumluluk düşüyor. Bozulan motivasyonu toparlayacak bir zihniyete ve yenilenmeye ihtiyaç olduğu aşikar...

Antalya’da da değişimin ayak sesleri yüksek perdeden çalıyor. Görevden alınan Nusret Bayar’ın yerine yönetimin içinden seçilen Nuri Cengiz’in İl Başkanlığı’nda yürümek çok mümkün görünmüyor. Orkestra şefi olması beklenen Cengiz, maalesef geçtiğimiz süreçte bunu pek de başaramamış gözüküyor...

 Hele ki son milletvekili aday listesindeki rolü ve etkisizliği en büyük yaralanma sebebi. Başka örgütlerin listelerine kabul etmediği 6’lı masanın 2 milletvekili adayının CHP Antalya listesine 5. ve 6. sırada gönderilmesi, ardından geçmiş İl Başkanı Mustafa Erdem 4. sıradayken 6. sıraya itilerek iki ismin 4. ve 5. sıraya çekilmesi sürecinde Nuri Cengiz’in tamamen etkisiz olduğu söyleniyor...

 Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in Cengiz’e ne desteği olur ya da olmaz bilinmez ama kanım odur ki Başkan Böcek, etliye sütlüye karışmaz...

Peki ne olacak?   

Olması gereken onun bunun değil, örgütün adayı olacak birinin çıkması. Arkasında bir belediye başkanı değil, taban olmalı. İlçe başkanları ve örgütü sürükleyebilecek, güçlü muhalefet yapacak, Genel Merkez politikalarını sağlıklı yürütecek. Biri olmalı...

Ve yönetimi 19 ilçeyi, toplumu kucaklamalı...

Nuri Cengiz maalesef yerel ve genel merkez düzeyinde büyük yara aldı. Şimdi duyumlarıma göre birden çok İl Başkan Adayı var. Hatta geçmiş milletvekillerinden il başkan adaylığını isteyenler var. Ya da aday olması istenenler...

Onları da gelecek yazıda ele almak üzere şimdilik 100. Yıl’ı kutlayalım...

Ama son söz keşke koskoca Antalya İl Örgütü, çelenk sunma, eş zamanlı basın açıklaması ve konser konseptiyle sınırlı kalmasaydı da kentte bir 100. Yıl coşkusunu hem görsel olarak hem de aktivitelerle hissettirseydi...