Son kasetle ülke yangın yerine döndü.

AKP ile cemaat arasındaki kavga toplumun her kesiminde her geçen dakika endişeleri artırıyor.

Bu savaşın nereye gideceğini tahmin etmek çok güç.

İlginçtir AKP’ye karşı savaş açtığı söylenen Gülen Cemaati’ne gönül verenler bile kaygılı..

AKP iktidarının yarattığı ‘korku imparatorluğu’ cemaati bile ürkütmüş durumda.

Biz gelelim Antalya’ya..

Antalya’da Fetullah Gülen’in ‘Hizmet Hareketi’ne gönül veren 71 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu ‘Antalya Demokrasi ve Hukuk Platformu’nun sözcüsü Erdoğan Çiğdem ile dün çok çarpıcı bir söyleşi yaptık.

Öncelikle vurgulamak gerekir ki cemaat ile AKP’nin ipleri çoktan kopmuş.

Yani sokakta’ Ne kadar kavga ederlerse etsinler cemaat ile AKP birbirinden kopmaz. Gülenciler, koşullar ne olursa olsun seçimde AKP’ye oyunu verir’ söylentisi kocaman bir balondan ibaret, Erdoğan Çiğdem’e göre de bu balonu AKP Antalya’ya yayarak seçmenin kafasını karıştırmaya çalışıyor.

Merakınız gidermek için önce oy meselesine açıklık getireyim.

Gülen Cemaatinin sözcüsü Erdoğan Çiğdem, 30 Mart yerel seçimlerinde kesinlikle AKP’ye oy vermeyeceklerini söyledi.

Oyların kim gideceğini konusunda ise net bir açıklama yapmaktan kaçındı.

Erdoğan Çiğdem’e göre cemaatin yüzde 10 civarında oyu var.

Türkiye geneli için de, Antalya özeli için de yüzdenin aynı olduğunu ima etmeye çalıştı.

Herkesin merakla beklediği şu soruyu yönelttim Gülen Cemaati’nin Antalya’daki sözcüsü Erdoğan Çimen’e:

“ Yüzde 10 oy genel seçimler için de, yerel seçimler için de çok önemli. Siz AKP’ye destek verip iktidar yaptığınıza göre, AKP ile ortaklığınızı sağır sultan bile bildiğine göre kavga neden çıktı ? Neden yol ayrımı için 17 Aralık operasyonunu beklediniz ?”

Çimen, şu yanıtı verdi: “ Gülen Hareketi’nin yetiştirdiği elemanlar, devletin her kademesinde görev aldı. Bu kişiler Müslümanlığın tüm gereklerini yerine getirmek için görev yaptılar. Yanlışları söylediler, kamuoyu da bildiği gibi MİT raporu ile de yapılan yanlışlar için Başbakan Erdoğan uyarıldı. Ancak Başbakan bu uyarıları kulak asmadığı gibi, cemaatten kendisine biat etmesini istedi. Bunu kabul edemezdik. Cemaat biat etmeyince Başbakan savaş açtı. AKP içindekilerin önemli bir bölümü de bunu biliyor ama söylemeye cesaret edemiyor”

Erdoğan Çiğdem’in şu sözleri ise dikkat çekici :

“ Devlet yönetiminde laik anlayış kesinlikle uygulanmalı. AKP ve Başbakan Erdoğan, bu noktada büyük yanlış yaptılar ve bu yanlışı sürdürmeye devam ediyorlar. Biz ülkemizi ve kentimizi seviyoruz, kötü gidişe seyirci kalamazdık. Yollarımızı ayırmada geç kaldığımız yönündeki eleştiriler da doğru. Herkes hata yapabilir, biz de AKP’ye desteği daha önceden çekmeyerek hata yaptığımızı kabul ediyoruz”  

Cemaat sözcüsüne şu soruyu da yönelttim :

“ Neden Hizmet Hareketi’nin içindesiniz ?”

Yanıtı ise şöyle oldu:

“ Kedimizi özgür hissettiğimiz için, irademize ipotek konulmadığı için, Müslümanlığımızı rahatça yaşamak için, tamamen bir gönül hareketidir, kimseye zorlama yapılmaz, kimseye kem gözle bakılmaz”

Antalya Demokrasi ve Hukuk Platformu’nun sözcüsü Hüseyin Çiğdem, Başbakan Erdoğan’ın cemaate yönelik sözlerine ise müthiş tepkili, ‘Bir Müslüman bunları söyleyememeli, hele hele Başbakan hiç söylememi” diyerek, Erdoğan’ın şu sözlerini kınıyor :

“Haşhaşin, paralel devlet, ABD uşağı, İsrail ortağı, yalancı peygamber, içi boş alim müsveddesi”

Görülen o ki AKP cemaat kavgası kızışarak sürecek.

Bu kavganın yerel seçimlere nasıl yansıyacağı, Antalya’da nasıl bir etki yaratacağı merak konusu..

Bekleyelim ve görelim.