Murat Yıldırım

Murat Yıldırım

BÜYÜKŞEHİR OLMANIN GAZABI

1984 yılında Turgut ÖZAL  ,Büyük şehirle yasasını çıkararak uygulamaya koydu. O yıllarda ben de nacizane İzmir Büyük Şehir Belediyesinde Sayın Dr. Burhan ÖZFATURA'nın kadrosunda kuruluş çalışmalarında teknik kişi olarak görev almıştım.

O günlerde başbakanlıkça bir nabız yoklaması yapıldı. "Büyük şehirler yasası ülkemizin toplumsal kültürü ve bürokrasimiz açısından uyumlu olur mu " gibi nedenler dile getirilerek tartışıldı. Bu konuda oluşan Masada bir çok uzman, hukukçu ve teknik unsur " uygunluk" görüşü verdi. Ben şerh düştüm. Zira Ülkemiz coğrafyası, kentleşme süreci, kültürel profilimizin mahiyeti, toplum olarak örf ve adetlerimizin ve geleneklerimiz, alışkanlıklarımız açısından çok yönlü sebep ortaya koyarak şerh koyma ihtiyacı duydum.

En azından büyük illerimizden birisinin pilot seçilerek o yerde model çalışmaları yapılarak yönetim alt yapısının kurulması, belli bir takvim süreci sonrası elde edilecek veri sonuçlarına göre karar verilmesini uygun görmüştüm. Ancak konu oldu bittiye getirilerek Yasa uygulamaya konuldu. Ankara'da Mehmet ALTINSOY, İstanbul'da Bedrettin DALAN ve İzmir'de de Burhan ÖZFATURA Büyük şehir başkanı olarak göreve başladılar. Belli bir süre sonra kentler param parça edildi. Bürük şehir, metrepol şehir, alt belediye, küçük şehir gibi; kentsel yönetim param parça edildi. Alt belediye, üst belediye konumlandırılması sonucu belediye meclislerinde kıran kırana kavgalar başladı.

Hangi caddeye hangi sokağa, nereye, hangi belediyenin baktığı vatandaşlar tarafından anlaşılmaz bir hale gelinde herkesin kafası karıştı. Nerenin kimin yetkisinde oluğu arap saçına dönünce kentsel sorunlarla ilgili şikayeti olan vatandaşlar da iki cami arasında kalmış beyanamaza döndü. Bu bilgilerden olarak; geçtiğimiz günlerde Korkuteli ilçemizde bir caddenin kaldırım ve cadde trafik sorunlarının çözümü için ilgili kurumlara başvurdum. Caddenin adını öğrenmek için gütmediğim yer kalmadı diyebilirim. Kurumlardan birisi " O CADDE BÜYÜKŞEHRE AIT" derken öbür kurum" yok yanlış söylemişler, o cadde " KORKUTELİ BELEDİYESİNE AİT" diyor. Şu halimle anlayacağınız kurumlar arası dama taşı oldum. Vatandaş ne yapsın. Caddeye el kadar bir yön levhası konması gerek iken, "yok büyük şehir koyması gerek, hayır efendim Korkuteli belediyesi koyması gerek" gibi garip bir görev akım şeması çıkıyor vatandaşın karşısına. Konu hakkında UKOME'ye yazı yazılmış cevap yok. Bu nasıl bir gidişattır yahu. Çıldırmak hiçten değil. Bu durum yerinden yönetim ilkesine aykırıdır, hukuksuzdur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Murat Yıldırım Arşivi

Çıldırmamak için kendimi zor tutuyorum

30 Ağustos 2025 Cumartesi 09:38

Antalya'da susuzluğa çözüm reçetesi

29 Ağustos 2025 Cuma 11:07

Kurtuluşun reçetesi "Akdeniz Gerçek Gazetesi"

27 Ağustos 2025 Çarşamba 10:38

Gazipaşa bölgesinde su faciası

13 Ağustos 2025 Çarşamba 15:40

SAYIN CUMHURBAŞKANIM

12 Ağustos 2025 Salı 11:42

Türkiye çölleşiyor mu?

01 Ağustos 2025 Cuma 12:05