Kuşku yok ki işsizlik en önemli toplumsal sorun.

Genç işsiz sayısı da bir hayli fazla..

İşsizlerin umudu da devlet kapısı.

“Ne iş olsa yaparım” mantığını güdenler ile ekmek parasını alın teriyle kazanmak isteyenler dün bir kez daha buluştu.

İŞKUR Antalya Müdürlüğü, ‘İşsizlikle Mücadele Projesi” kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda 9 ay süresince temizlik, bakım, onarım işlerinde çalışacak olan için ilana çıktı..

9 ay süresince bin kişi istihdam edilecekti tam 3 bin 500 kişi başvuruda bulundu.

Hal böyle olunca da kura çekiminin yapılacağı okul ve çevresinde mahşeri bir kalabalık oluştu.

9 ay olsa da asgari ücretle çalışmak için başvuruda bulunanların arasında üniversite mezunlarının sayısının bir hayli fazla olması dikkati çekti.

Adına ‘Toplum Yararına Çalışma Programı(TYP)”denilen bin kişilik geçici kadro için kadınların öncelikli olarak tercih edildiği dünü kura çekimi büyük bir heyecana, bir o kadar da karmaşaya neden oldu.

Noter huzurunda yapıla kura çekiminde heyecanlarını gizleyemeyen adaylar, notere de zor anlar yaşattı.

Kurada çıkan ve isimleri okunanlar büyük sevinç yaşarken, kurada isimleri okunmayanlar, ümitlerini ikinci kura çekimine bıraktı.

Dünkü manzara işsizliğin hangi boyutlara ulaştığını görmek açısından büyük önem taşıyordu.

Siyasi otoriteye danışılarak açıklanan rakamlara göre işsizlik Türkiye genelinde düşüyor, Antalya ise işsizliğin en az olduğu iller arasında gösteriliyor.

Dünkü tablo kamu kurum ve kuruluşlarının anketlerinin güdümlü olduğu, hükümetin onayının alınmasından sonra kamuoyunun bilgisine sunulduğu yolundaki görüş ve iddiaları doğruladı.

Antalya, kamuoyuna hep işsizliğin düşük, gelir düzeyinin yüksek olduğu il olarak dayatılıyor.

Oysa gerçeğin hiç de böyle olmadığı dün bir kez daha kanıtlandı.

Görüldü ki Antalya’da ekmek arayışında olanların sayısı tahminlerin çok üstünde.

Antalya’da, özellikle de varoşlarda çağdaş yaşamdan uzak, elektriği, suyu bulunmayan viranelere yaşayanlar var ne yazık ki..

Antalya’da hala çöpten ekmek toplayanlar bulunuyor.

Aç yatan çocuk sayısı kabarık.

Antalya’da çocuk işçi sayısı bir hayli fazla..

Okula gönderilmeyen, en ağır işlerde çalıştırılan, bununla da kalmayıp horlanan, tacize uğrayan, emeği çalınan çocuklar var..

Antalya’da yaşamak artık çok zor..

Hem pahalı, hem de ayakta kalmak güç..

Yoksulluk aile yapısını hızla bozduğu için sokağa terk edilen çocukların sayısı her geçen gün artıyor.

Bu sahipsiz çocuklar uyuşturucuya alıştırılıyor, hayattan koparılıyor, ölümle yaşam arasında gidip geliyor.

Antalya’da günlük yaşayan nüfus oranı yüksek.

İş bulamadığı gün evine ekmek götüremeyenlerin yaşadığı bir kent Antalya..

Sonuç olarak dün bir kez daha gözledik ki Antalya’da yaşamak her geçen dakika daha da zorlaşıyor.

Antalya’da aç, yoksul ve yarınsızların sayısı her gün katlanıyor.

Bir lokma ekmek için mücadele edenlerin sayısı da kabarıyor.

Bu tablo Antalya’yı ve Antalyalıları, kentin huzur ve güvenini de doğal olarak tehdit ediyor..

Tablo bu kadar karamsar iken işsizlerin, yarınsızların ehn çok yaşadığı bölge olan Antalya’da iktidar partisi AKP’nin oyları her seçimde hızlı bir artış gösteriyor.

Bu yaman çelişkiyi anlayan varsa beri gelsin..