
Songül Başkaya
Beyaz tehlike…
Uyuşturucu ile mücadele bugün pekçok metropol kentin yaşadığı bir sorundur. Dünyanın en çok turist ağırlayan kentleri arasında ilk sıralarda olan Antalya’da da maalesef uyuşturucu ve madde bağımlılığı hızla artmakta, pekçok ilçede ve mahallede gerçekleşen zehir ticareti tüm polisiye tedbirlere rağmen önlenememektedir…
Kentlerin sağlıklaştırılmasından sportif ve kültürel faaliyetlerin desteklenmesine, gençlerin spor ve sanat faaliyetlerine yönlendirilmesine, ailelerin ve gençlerin madde bağımlılığıyla mücadele konusunda bilgilendirilmesine kadar pekçok çalışma yapıldı…
Ama gerek Antalya’nın dünyayla içiçe bir kent, gerekse iklim şartları ve turizm nedeniyle bir cazibe merkezi olmasından kaynaklanan çeşitli faktörler nedeniyle zehir ticaretinin önü tamamen kesilememekte, madde bağımlılığı tümüyle engellenememekte…
Yerel yönetimlerin bugün hala en önemli sorun başlıkları arasında yer almaktadır, madde bağımlılığıyla mücadele…
İlköğretim yaşındaki çocukların bile tuzağa düşürüldüğü günlerdeyiz maalesef…
O yüzden Vali Sebahattin Öztürk’ün tespitine katılmamak elde değil…
Vali Öztürk’ün de dediği gibi uyuşturucuyla mücadelede rehber öğretmenlerin ve eğitimcilerin yapacakları önemli…
Sadece polisiye tedbirlerin ya da sadece yerel yönetimlerin adımlarının bu sorunu yok edemeyeceği ortada…
Basın, demokratik kitle örgütleri, akademisyenler, eğitimciler dört koldan bu sorunla mücadeleye odaklanmalı…
Ama işin başında eğitimciler ve akademisyen mutlaka yeralmalı…
Sorunun tespiti, çözüm teknikleri hususundan ailelerin ve gençlerin bilinçlendirmesine kadar atılan adımlar eğitim kadrolarının öncülüğünde olmalı…
Tüm bu nedenlerle Milli Eğitim’in projesini çok önemli buluyorum…
Bir kayıt vesilesiyle Antalya’nın saygın bir eğitim kurumunda şahit olduğum madde bağımlılığı vakasından ve haberci kimliğimizle rastladığımız onlarca dramdan da yola çıkarak toplum olarak yaşadığımız riskin farkındayız…
Ama basın olarak bir yere kadar ulaşabiliriz…
Rehber öğretmenlerse bizzat zorunun kaynağına ya da risk gruplarına ulaşabiliyor…
Çocuklarımızdaki ve gençlerimizdeki madde bağımlılığına yatkın olanların tespitinden, zehire bir şekilde bulaştırılmış olanların belirlenerek, bu illetten kurtarılması için ikna edilmesine ve bilinçlendirilmesine kadar pekçok hususta önemli rol oynayabilirler…
Zaten bugüne kadar proje kapsamında binlerce eğitimci, yönetici ve aile eğitim alarak, mücadele konusunda önemli adımlar atılmaya başladı…
Dileğimiz yerel yönetimler, kolluk kuvvetleri, eğitimciler ve demokratik kitle örgütleri ile basın sayesinde sorunun kökten halledilmesi…
Ne diyordu, Emniyet Müdürlüğü’nün bir kampanyasında; Çiçekler Solmasın, Analar Ağlamasın…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.