
Songül Başkaya
Baykal’la dobra dobra…
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal dün Antalyalı gazetecilerle bir araya geldi. Yıllardır bir araya gelip sohbet edemediği basın mensuplarıyla içten bir sohbet gerçekleştiren Baykal, önce içini döktü, sonra merak edilenleri tek tek cevapladı…
Yılların birikimi vardı, belliydi. 2012 Antalya İl Kongresi’nde “Yuhalama” ile başlayan kırılmanın Mustafa Akaydın’ın yaptığı ‘cıplatırım’ tarzındaki açıklamalarla tırmanarak devam etmesinden, 2014 seçimlerinin kaybedilmesine gerekçe olarak çalışmadığının iddia edilmesine kadar pek çok şeyi samimiyetle aktardı…
Her zamanki nazik üslubu ve birleştirici tavrını elden bırakmadan cevap veren Baykal, pek çok şey söyledi ama en önemli noktaları kısaca sizlere aktarmak istiyorum. Bir seçmen ve bir siyasetçi olarak hep partilerin başarı çıtasını artıracağına, listelerin daha sağlıklı şekilleneceğine ve tabanın sesinin yönetimlere yansıyacağına dikkat çekerek desteklediğim önseçim konusunda Baykal ile benzer düşüncelerimiz olduğu ortaya çıktı…
Baykal da kendisine önerilen 1. sıra adaylığı neden kabul etmediğini açıklarken, parti başarısını artırmayı, tabanın sesinin yansımasını gerekçe olarak gösterdi…
Ve bir gerekçe de kendisiyle ilgiliydi. Kamuoyuna dayatılmaya çalışılan ‘Baykal, siyasetten çekilsin’ söyleminin tabanda karşılığı olup olmadığının, partilileri tarafından desteklenip desteklenmediğinin bu seçimle ortaya çıkmasını istiyor…
Antalya siyaseti için normalleşme sürecinin başlaması adına da bir etken görüyor, önseçimi…
Peki hep merak edilen ve fısıltı gazetesiyle yayılan ‘Baykal’ın listesi’ hususu…
Hayatının hiçbir döneminde anahtar liste yapmadığını ifade eden Baykal, bir anahtar listesi olmayacağını açıkça basın mensuplarına aktardı…
Kendisinde güç görenlerin liste yapabileceğine dikkat çekerken, “Benim de takdir ettiklerim, sevdiğim arkadaşlarım vardır. Ama kimseye hem kendim için oy isteyip hem de isim dayatamam” dedi…
Sonra da şehir efsanelerini bir kez daha açıkladı…
Tayyip Erdoğan’la Cumhurbaşkanlığı pazarlığı yapmadığını, 1 Mart tezkeresini konuştuğunu yeniden hatırlattı…
Menderes’in yakasını tutmadığını, bunun olayın üzerinden yıllar geçtikten sonra milletvekili adayı olduğunda önünün kesilmesi için ortay atıldığını aktardı…
Kendi söylemiyle Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın neden ‘ekşidiğini’ de aktardı…
Yaklaşık 3 saatte daha pek çok şey konuşuldu ama şimdilik “Benim içdünyamı analtıyor” dediği Kipling’in “Adam olmak” şiiriyle bu yazımızı tamamlayalım…
Baykal’ın da işaret ettiği gibi herkes kendini tartacak, taban iradesini yansıtacak, kim tabanın adayı, kim değil belli olacak…
“…düşlere kapılmadan düş kurabilir
yolunu saptırmadan düşünebilirsen eğer
ne kazandım diye sevinir, ne yıkıldım diye yerinir
ikisine de vermeyebilirsen değer
söylediğin gerçeği eğip büken düzenbaz
kandırabilir diye safları dert edinmezsen
ömür verdiğin işler bozulsa da yılmaz
koyulabilirsen işe yeniden… adam oldun demektir”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.