
İbrahim Akkaya
Baykal’a yapılan hem ayıp hem de haksızlık
CHP Parti Meclisi, 7 Haziran genel seçimleri için milletvekili adaylarını belirleme yöntemini açıkladı.
Antalya için hakim gözetiminde ön seçim yapılması ve listenin üçüncü sırasında kontenjan kullanılması kararı çıktı.
Bu kararı alkışlayan, sevinç naraları atanlar, Parti Meclisi’ne ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na övgü üstüne övgü düzenler oldu.
CHP, Antalya listesinin üçüncü sırasında Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Bakanı Çetin Osman Budak’ı aday gösterecek.
Budak’ın adaylığına ve kontenjan kullanılarak üçüncü sıraya konulmasına kimsenin itirazı yok.
Çetin Osman Budak, değerli ve deneyimli bir isim, CHP’ye güç ve oy kazandıracak karizmaya da sahip.
Her siyasi partinin aday göstermekten asla çekinmeyeceği bir isim..
CHP’de ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde başarılı olacağına herkes gibi ben de yürekten katılıyorum.
Gelelim Baykal meselesine…
Deniz Baykal, Atatürk’ün partisinde tam 15 yıl 8 ay genel başkanlık yaptı.
CHP ve Türk siyasetinin en önemli ve renkli siması olarak ülkede demokrasinin yaşaması için risk aldı, her türlü tehlike ve tehdide karşın geri adım atmadı.
Türkiye’ye eskimiş, kara bir rejimi getirme heves ve çabasında olanların sürekli karşısında durdu.
Demokrasinin rafa kaldırıldığı ara dönemlerde, kaldırılma çabalarının hızlandığı süreçlerde dik durdu, taviz vermedi..
Türkiye üzerinde egemen olmak isteyen, Türkiye’de demokrasiyi askıya alma hevesinde olan iç ve dış güçlere karşı demokrasinin kurallarını çok iyi işleterek mücadele etti..
Baykal’ın CHP’ye ve Türk siyasi hayatına yaptığı katkıları anlatmaya kalkışsak değil bu sütunlar, Akdeniz GERÇEK’in tüm sayfaları yetmez..
Gelelim Baykal’a karı yapılan ayıp ve haksızlığa..
CHP Parti Meclisi’nden çıkan kararla Baykal’a şu mesaj veriliyor :
“Git kendini ispatla, Antalya’da ön seçime gir ve kazan”
Adı CHP ile özdeşleşmiş, siyasetin yaşayan iki ustasından biri olan Baykal’a böyle bir mesaj vermek, üçüncü sıra için kontenjan kullanılırken Baykal’ı seçim bölgesinde ön seçime zorlamak gerçekten büyük ayıp ve haksızlık..
Şimdi birileri, “ Baykal, hakim gözetiminde ön seçim olmalı demedi mi ? İşte dediği oldu” diyerek bu yazdıklarımıza karşı çıkacak..
Mesele o değil, herkes biliyor ki Baykal her koşulda sandıktan birinci çıkar..
Mesele Baykal gibi bir siyaset duayenine ‘Git sandıkta kendini ispatla’ denmesi..
Hem CHP Parti Meclisi,hem de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yaptı bu yanlışı..
Kılıçdaroğlu ve Antalya’daki yalaka gurubu kendilerince Baykal’a tuzak kurdular..
Baykal, ön seçimden çıkmaya çalışacak, onlar da bundan keyif alacak..
CHP gibi bir partiye asla yakışmayan, CHP’nin gelenekleriyle örtüşmeyen bir durum.
Kılıçdaroğlu ve yalakaları Baykal’dan korkuyor, çekiniyor.
Kendilerince Baykal’ı hırpalayacaklar..
Hesapları CHP’nin başarısı için değil de Baykal’ı yıpratma üzerine..
esapyl
Baykal ön seçimden çıkamayacak, böylece siyasi hayatı bitecek..
Sığ bir düşünce, küçük olsun benim olsun diye düşünenlerin kurduğu bir tuzak..
Oysa Baykal’ı üzmek, yaralamak, milletvekili adayı olması için yarışa sokmak Kılıçdaroğlu ve ekibi ile Antalya’daki yalamalarına bir şey kazandırmaz..
Tersine Baykal’ın Antalya’daki gücüne güç katar..
Deniz Baykal gibi siyasetçiler kolay yetişmiyor..
Bu nedenle muhalefette lider sorunu var..
CHP’yi tartışılan bir parti konumuna sürükleyen CHP yönetimi, başarısızlıklarına Baykal’ı hakim gözetiminde ön seçime sokarak örtmeye, Baykal üzerinden siyasi prim yapmaya hevesleniyorlar..
Bunlar bayat numaralar..
Siyasette geçerliliğini çoktan yitirmiş küçük beyinlerin ürünü düşünceler..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.