İbrahim Akkaya
Aman süreç bozulmasın!
Antalya, 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı’nı yıllardır gerçek bir bayram havasında kutladı.
Birkaç küçük tartışma dışında diğer etkinliklerde olduğu gibi Antalya’da toplumsal huzurluğu bozan ya da tehdit eden bir olay yaşanmadı.
Bunda sendikalar, siyasi partiler ve emek örgütleri ile birlikte Antalyalıların sağduyusu ön plana çıktı..
Antalya polisi de genelde baskıcı, yasakçı bir tutum izlemedi, orantısız güç kullanma yolunu pek seçmedi.
Antalya’yı dünya izliyor..
Antalya’da yaşanan her olayın yansıması anında ve farklı oluyor.
Aynı düşüncelerle bu yıl da 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı’nın Antalya’ya yakışan bir havada kutlanacağını biliyorduk ya da umuyorduk.
Ancak, Antalya’nın huzurundan huzursuz olanlar 1 Mayıs’ı Antalya’da savaş alanına çevirdiler ve kirli emellerine de ulaştılar.
Ajanslar dünyaya İstanbul Taksim’de yaşananlarla birlikte turizmin başkenti Antalya’da yaşananları duyurdular manşet haberiyle..
Elbette turizmdeki rakiplerimiz zevkten dört köşe oldular.
Yeni sezonun başladığı günlerde Antalya’da 1 Mayıs alanında patlak veren olaylar hem kentin, hem de ülkenin imajını zedeledi.
Pekala neden çift başlı bir 1 Mayıs kutlaması yapıldı ?
Sendikalar ve emek örgütleri neden ayrıştı ?
İki ayrı kutlamanın yapılmasındaki asıl etkin neydi ?
Öncelikle bayrak konusunda anlaşamadı sendikalar.
Olayların yaşandığı ikinci kutlamayı yapanlar,’ 1 Mayıs’ta Türk Bayrağı taşınmasın’ dayatmasında bulundu.
Türk-İş ve Eğitim İş tatsızlık yaşanmasın, gerginlik olmasın diye bayrak pazarlığını kamuoyuna duyurmamaya özen gösterdiler.
Birlik çağrılarına da gerekli yanıtı alamadılar.
İkinci kutlama daha ilk dakikalarda gergin bir havaya büründü.
Çünkü BDP sürprizi vardı, katılımcıların büyük bölümü 1 Mayıs kutlamasına BDP’nin katılacağından habersizdi.
İnsanlar rahatsız oldular bu durumdan..
Bebek katili Apo ve terör örgütü PKK adına atılan Kürtçe ve Türkçe sloganlar havayı birden bozdu.
Alana olay çıkarmak amacıyla geldikleri daha ilk dakikalarda belli olan BDP’liler yürüyüş sırasında Türk bayrakları ile 1 Mayıs kutlamasına katılan Antalyalı kadınları taciz etmeye başladılar.
Barbaros Parkı’nın karşısındaki miting alanına girişte asıl amaç çok net bir biçimde belli oldu.
BDP’liler üstlerinin aranmasına tepki gösterdiler.
Polisle yaşanan kısa bir gerginliğin ardından belli ki talimat geldi BDP’lilerin üstlerinin aramasından vazgeçildi.
İlginçtir alana gelen herkes, CHP İl Başkanı Devrim Kök, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın ve Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen ceplerine kadar aranırken, “aman süreç zarar görür kaygısıyla BDP’liler ellerini kollarını sallayarak girdiler miting alanına..
Demek ki BDP’lilerin ayrıcalığı var..
Türk bayrağı taşıyan kadınlara sataşmalar sürünce, CHP’li gençler doğal olarak tepki gösterdiler.
İşte o anda BDP’lilerin neden üst aramasına itiraz ettikleri anlaşıldı, ellerindeki sözde su şişelerini CHP’li gençlerin üzerine fırlatmaya başladılar.
Pet şişelerin içinde taş ve cam parçaları gençlere isabet edince yaralananlar oldu, ortalık bir anda karıştı.
BDP’liler yine hedefine ulaştı, 1 Mayıs’ı provoke etmeyi başardılar..
Bu noktada CHP’nin tutumu çok önemliydi..
BDP’nin oyununa gelinir ve saldırılara karşılık verilirse Antalya’da kan gövdeyi götürebilirdi.
Bu kirli oyuna alet olanlar bu vebalin altından kolay kolay kalkamaz..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.