İlçe'nin çok değerli bir koyu olan Koru Bucağı Ağustos ayında ihaleye çıkıyor. Gerek evrensel çevre konsepti bakımından gerek tarihi değerleri bakımından gerekse toplumsal yararın kısa orta ve uzun dönemli durumu bakımından konuya bakıldığında en hafif ifadeyle, Gazipaşa'ya yapılacak ihanetin ayak seslerini duyar gibi oluyorum.

 

Gazipaşa'yı seven her kim olursa olsun, ister sade vatandaş, ister bürokrat, ister siyaset adamı veya hangi dinden, hangi ırktan olursa olsun doğanın gerçek harikası olan o pırlanta koyların kirletilmesine hiçbir zürriyet izin vermez. Haberi aldığım zaman zavallı yüreğim kederden yerinden çıkacak gibi oldu. İçim paramparça, beynim allak bullak.

 

Tüm Gazipaşa'lı insanlarımızın aynı teessürle kahrolduklarını düşünüyorum.

 

Nedir bu özelleştirme sevdası, nedir bu turizm adı altında yağmalama yağmuru? Ben, bizler ve hiçbir vatandaş mantığa dayalı, memleketin ve toplumun hayrına olan hiçbir yatırımın karşısında olamayız.

 

Önce bunun altını çift çizgiyle çizelim. Ancak şahsi menfaatlere yönelik olarak bir kişinin, kişilerin, grupların, bir zümrenin veya belli bir kesimin çıkarı adına toplumun tapulu malı durumundaki kıyılarımızın, satılması, özelleştirilmesi, kiralanması veya birilerine devri illegal bir eylem sayılır.

 

Zira konuyla ilgili kamu yararının gözetilmesi ilkesi yok sayılmış olacaktır. Gazipaşa'da her üç koyun da Gazipaşalının elinden alınmasına vesile (ön) olan birinci ve ikinci derecede müdahil durumdaki siyaset adamları, bürokrat ve her kademedeki söz ve yetki sahipleri; idareciler, yöneticiler, sözü geçen etkili ve yetkili simalar sizlere sesleniyoruz .

 

Biliniz ki halkın (kamu) malının korunmasıyla ilgili bu mesele hepimizin meselesidir. Gelecek nesillerin hak ve hukukunun, yanı sıra evrensel çevrenin korunması meselesidir. Meselenin vebali hepimizin omuzlarında bir yüktür, ağır bir sorumluluktur. Gün gelecek, herkes için hak vaki olacaktır mutlak. İşte bir lahza düşünelim ki o son tangoda insan olarak bir an için geriye dönüp bakıldığında milyonların ahlarıyla, sitem ve beddualarına rağmen, inatla elde etmeyi düşündüğünü hatta haksız olarak el koyduğunuz , acımasızca kirlettiğiniz doğa varlıklarının haykırışları arasında o yolculuğu hayal edebilirseniz, biliyorum ki bu renkli sevdadan vaz geçersiniz. Biliyorum ki inanç sahibisinizdir. Eğer doğruysa, o inanç sizin bu sevdadan vaz geçmenize yetecektir. Hatırlatmak bizden olsun. Tabi ki konu yalnızca Koru Bucağı ile sınırlı değil. Yağmalamaya maruz bırakılmış tüm kıyılarımız ve coğrafyamız için aynı laflar geçerlidir.