Çok karanlık, kahır, acı, elem dolu günlerden geçiyoruz.
Bir yanda çocuk ölümleri, çocuklara yönelik cinsel
tacizler..
Antalya’da Konyaaltı’nda
Minik Mehmet’in site havuzunda can vermesi yürekleri dağlayan bir başka olay..
Diğer yanda bir türlü önlemeyen kadın cinayetleri..
Tüm bu acılara, bir de tren faciası eklendi..
24 canımızı kurban
verdik tren faciasına..
Yüzlerce vatandaşımız yaralı, çok sayıda ocak söndü..
Daha önce de Pamukova’da yaşamıştık bir tren faciasını
22 Temmuz 2004
günü Sakarya-Pamukova’da yaşanan tren faciasında tam 43 vatandaşımızı
kaybetmiştik..
2004’ten, 2018’e pek fazla bir değişiklik olmadı..
O kazada olduğu gibi Çorlu’daki
tren kazasında da suçlu aynı..
Fatura önceleri de olduğu gibi makinistlere, yağışa,
zemine çıkarılacak facianın faturası..
Yönetenler asla
sorumluluk almayacak, hatanın kendilerinde olduğunu asla kabul etmeyecek, başka
ülkeleri örnek alarak kimse ‘ kusurum var’ diyerek istifa etmeyecek..
Yurdum halkı da pek çok olayda olduğu gibi yayın
yasağı yüzünden geçeği asla
öğrenemeyecek..
24 Haziran
seçimlerinin sonuçlarını nasıl oluyorsa sandıkların kapanmasından bir saat
sonra öğrenen ve duyuran devletin resmi kurumu Anadolu Ajansı(AA)Çorlu’daki
tren kazasıyla ilgili olarak sağlıklı bir bilgiye ulaşamadı ve kamuoyu ile
paylaşamadı..
Tren faciası ile ilgili soruşturma başlatıldığı, çok
sayıda Cumhuriyet Savcısı’nın görevlendirildiği açıklandı.
Biz bu filme çok
defalar gördük..
Kesinlikle sonuç çıkmaz, dostlar alış verişte görsün türünden dava açılır, uzun yıllar
sürer, ya zaman aşımına uğrar, ya da gariban
makinistlere yüklenir 24 canın vebali..
Böyle geldi de
korkarım böyle gidecek..
Sayı olarak azınlıkta olsa da yaşananlara duyarlı
davrananlar da var elbette..
Son dönemde sıklıkla yaşanan çocuklara cinsel istismar ve kayıp çocuklar
olaylarına dikkat çekmek ve protesto etmek amacıyla Saadet
Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği(UCİM)Türkiye’nin pek çok yerinde
olduğu gibi Antalya’da da ‘Mavi Kurdele Kampanyası’ başlattı..
UCİM Genel Koordinatörü
Arzu Arıcı, kampanyaya Antalya’da yoğun katılım
beklediklerini söylüyor.
‘Mavi Kurdele Kampanyası’nın talepleri şöyle sıralanıyor
:
- Çocuklara Özel
İhtisas Mahkemeleri’nin kurulması
- Suçlu Takip Sistemi’nin oluşturulması başta olmak üzere
tutuklu yargılanma.
- Çocuk Koruma
Eğitimi’nin Milli Eğitim müfredatına dâhil edilmesi, mevcut yasaların
uygulanması.
-Yargı ve yasamanın ‘çocukların yararına’ ilkesine uygun
şekilde işlemesi
-İstismarcıların
çocuklara yakın alanlarda görev yapmasının önlenmesi
Arzu Arıcı, ‘Mavi Kurdele Kampanyası’nın amacının tüm
Türkiye’ye “Çocuklar İçin Mücadele Et”
mesajını yaymayı amaçladığını vurguluyor.
Arıcı, şunları söylüyor :
” Bu büyük
kampanya her yıl Temmuz ayının ilk haftası tekrarlanacak. Bu farkındalık
haftasında kampanyamıza desteklerinizi bekliyoruz. Sosyal medyadan da destek
olabileceğiniz kampanyamıza bileğinizdeki mavi kurdelelerinizle çektiğiniz
fotoğrafınızı #CocuklaricinMaviKurdeleTak
etiketleyebilirsiniz”
Moralinizi bozmak istemem ama Antalya ile ilgili pek de
hoş almayan bir araştırmanın sonuçlarını aktarmak istiyorum.
Türkiye İstatistik
Kurumu(TÜİK)verilerine göre, 2008-2016 yıllara arasında kız çocukları en fazla
Antalya’da kayboldu.
Antalya’da 9 yıl içerisinde emniyet birimleri ve
vatandaşlar tarafından bulunarak, güvenlik birimlerine getirilen kayıp kız çocuğu sayısı 4 bin 559
oldu..
Son iki yılın rakamlarını ise öğrenmek bile
istemezseniz..