Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), 3 Kasım 2002 seçimleriyle iktidara geldi. Aradan geçen 22 yıl 10 ayda Türkiye’nin siyasetinde başat aktör olmaya devam etti. Bugün herkesin aklındaki soru şu: Bir sonraki seçimde iktidar değişir mi, yoksa AK Parti yoluna devam mı eder?

AK Parti’nin Kemik Seçmeni

AK Parti’nin yaklaşık %30 bandında kemik bir oyu bulunuyor. Bu kitle, partiye karşı eleştiriler ne kadar yoğunlaşırsa yoğunlaşsın kolay kolay kopmuyor. Bunun yanında Cumhur İttifakı ortağı MHP’nin %8–10 seviyesinde sabit bir tabanı var. Matematiksel olarak bu iki partinin toplamı %40’ı buluyor.

Burada kritik soru: DEM Parti’nin %9–12 bandındaki oyları kimin hanesine yazılır?

DEM Parti ve Çelişkili İhtimaller

DEM Parti seçmeni ile MHP seçmeni ideolojik olarak taban tabana zıt. Bu nedenle “%30 + %10 + %12 = %52” hesabı gerçekçi değil. Ancak şu da bir gerçek: Türkiye’de Kürt meselesinde atılacak her adım, DEM Parti seçmeninin tutumunu belirlemede kritik rol oynayabilir. Barış ortamı, vatandaşlık ve özgürlükler konusunda kazanımlar sağlanırsa, DEM tabanının bir kısmının Erdoğan’a destek vermesi ihtimaller dahilinde var olacağını var sayarsak düşündüğümüz ihitmal gerçekleşe bilir…

İktidarın Aleyhine İşleyen Unsurlar

Seçim yalnızca kemik oylarla kazanılmıyor. Son yıllarda şu başlıklar iktidarın karşısına en büyük engeller olarak çıkıyor:

• Ekonomi ve hayat pahalılığı
• İşsizlik ve gençlerin gelecek kaygısı
• Kısıtlanan özgürlükler ve hukuka güvenin azalması
• Yolsuzluk ve kayırmacılık iddiaları
• Kutuplaştırıcı siyaset dili
• Diyanet’in ve dini sembollerin siyasette araçsallaştırılması
• Tarikat ve cemaatlere verilen alanın toplumsal rahatsızlık yaratması

Bütün bunlar, özellikle şehirli ve genç seçmenin iktidardan uzaklaşmasına yol açıyor.

Muhalefetin Sorunları

CHP ve diğer muhalefet partileri ise iktidarın yıpranmışlığını avantaja çevirmekte zorlanıyor. Belediyelere yönelik baskılar, kayyum tartışmaları ve yargı süreçlerinin siyasileşmesi kamuoyunda tepki toplasa da, CHP Genel Başkanı Özgür Özel çok çalışıp çok çırpınsa da, Cumurbaşkanı adayı İmamoğlu gibi birçok belediye başkanı hapiste olması dahil muhalefetin bu öfkeyi oy desteğine çevirmesi kolay olmuyor.

Burada aday belirleme, ittifak stratejileri ve seçmene güven verme unsurları belirleyici olacak.

Sonuç: Kesin Gider mi, Kalır mı?

Türkiye’de seçimin sonucunu belirleyecek olan faktör, kemik oyların ötesinde kararsızlar ve ittifakların şekli olacak.

• Ekonomi düzelmez, hayat pahalılığı artarsa iktidarın işi zorlaşır.
• Muhalefet dağınık kalırsa ve Erdoğan güçlü bir adaylık stratejisi kurarsa, iktidarını sürdürme ihtimali yüksek olur.

Kısacası, ne “AK Parti kesin gider” demek mümkün, ne de “kesin kalır”. Seçim, Türkiye’nin en kritik dönemeçlerinden biri olacak ve son ana kadar dengeler değişebilir.