Kararınca bu tip çalışmalar sürmeli diyor, bence hatalı olan anlatım örneklerini sıralıyorum. *”NİYE toplantı daha yeni başlamışken birden kalkış yaptı sayın yetkili?” diye soruyor bir sayın muhabir.(Türkçemizde olmayan altı çizili bir eylemsiyi kullanınca dayanamıyor insan. ‘Kalktı’ demesi yeterdi. Trafikte, trafik polislerince sık sık kullanılan ‘bekleme yapmayın’, türü kullanımlardan biri bu. Temel yüklem ‘beklemeyin’ iken yabacı dillerin etkisini böylesine yaşamak ve yansıtmak rahatsız ediyor dile saygısı olanları.) *“KOL saate pil takılır.” İlgili birçok iş yerinde görülen tanıtım sözcüğü… (Evet, o açıklamayı koyan kişi yazar mazar değil ama insan bu tür hataların olmamasını istiyor. Altı çizili tamlama: Belirtisiz ad tamlaması niyetine kullanılmış. ‘Kol saatine’ biçiminde yazılması gerekiyordu.) *BİR sayın yazarın anlatımı: “Bu açıklama karşısında cidden hayret değil de şaşkınlık içinde kaldığımı söylemeliyim.”(Hayret sözcüğüyle şaşkınlık sözcüğünün anlamdaş olmaları dolayısıyla aynı anlatım içinde birlikte kullanılmaları hata... İster hayret içinde kal, ister şaşkınlık içinde… Seç birini yeter…) *”BENİ dinlerken onun gözlerinden bir şeyler bildiğine ilişkin bir önsezi hissettim.” (Bu anlatımı “…bir şeyler bildiğini hissettim” ya da “…bildiğini sezinledim” biçiminde tamamlaması yetmez miydi? Hissikablelvuku’un Türkçesi olan önsezi’nin bu anlatımda yeri yoktu bence.) *”BU çalışmalarımı kısa olarak özetlemeye çalışacağım.” (derken sayın yazar, ya ‘kısa olarak’ yazsa, ya da ‘özetlemeye’ çalışsa nasıl olurdu?) *”ASLINDA, önceden yazar ile görüşmek çok istemiştim ama bir türlü yapamamıştım.” (anlatımında ‘görüşmek’ mastarını ‘görüşmeyi’ biçiminde kullansaydık, …ama bir türlü ‘fırsat bulamamıştım’ ya da bir türlü ‘görüşememiştim’ diyerek bağlasaydık daha sağlıklı bir anlatımımız olmaz mıydı?) *”PROF.DR. Hayrettin Karaman, ne günübirlik yazılar kaleme alan bir köşe yazarı, ne de gündelik polemiklere giren bir isim değil.” (Sık sık karşılaştığımız bir anlatım kusuru bu. Bir anlatımda ‘ne’ ve ‘ne de’ kullanımları varsa yüklemler olumsuz olmazmış. Öyle diyor bu konunun uzmanları… Dolayısıyla ‘değil’ sözcüğü kaldırılmalı bu ifadeden, “…bir isimdir.” Biçiminde bağlanmalı tümce.) *BİR DE ‘Aklından düşünenler’ var. Anlatım şu: “Aklımdan.”Belki de yanılıyor veya kendisi bunu hayalinde yaşatmış olabilir.” diye düşündüm.”(Ne kazandırıyor ‘aklımdan’ sözcüğü anlatılmak istenene? Nasıl olur bir de onu kullanmadan anlatmayı denese!..) *”BEN hafızalarımdan böyle bir vasiyetten bahsedilmediğini biliyordum.” (Kullanım hatası iki bence: Bir söz söyleyenin birkaç hafızalı olması…Bir de ‘hafızalarımdan’ sözcüğünün hiç kullanılmaması gereken bir sözcük oluşu.) *”GERÇEKTEN DE Atatürk tarafından yazılmış ve hâlâ Türk toplumuna açıklanmamış bir şeyler vardı, bunun adı vasiyette olmayabilirdi.”(Altı çizili sözcükte, bağlaç olarak kullanılmak istenen, dolayısıyla, ‘de’ olarak ayrı yazılması gereken sözcük, sessizler benzeşmesi kuralına uydurulmuş, ek sanıldığı için sözcükten ayrı ‘de’ biçiminde değil, hem sözcüğe bitişik, hem de ‘te’ biçiminde yazılmıştır.) *”CHP’DE Liderlik Suntası Deprem Yarattı.” (Yazının başlığı bu. Belki …’Cuntası’ denecekti. Yazının devamında da ‘sunta’ sözcüğünü görünce, “Acaba, diyor insan, buradaki sunta başka bir amaçla mı kullanılmış?) *”CENAZE,(…)günü, öğle namazına müteakip Muratpaşa Camiinden Andızlı Mezarlığına defnedilecektir.”(Bu kullanım birçok gazete ilanlarında... Hatayı düzeltmek için “öğle namazını takiben…” ( ya da) “öğle namazının ardından…(ve) “Muratpaşa Camisi’nden…” diyerek keselim mi?) *”BU arada Antalya’ya yapılan sağlık yatırımlarını görmemezlikten gelirseniz, gözünüze perde iner alimallah!..” (Gözümüze perde inerse, günümüzde, ‘katarakt ameliyatları’yla o perde kaldırılabiliyor; ‘görmemezlikten gelme’ yerine ‘görmezlikten gelme’ denirse de bir anlatım kusuru giderilmiş oluyor. EMEKLİ öğretmen Tayyar ÜNAL Türkçe yazılı kâğıtlarını, bu kez, başka kaynaklardan okuyor…