Geçtiğimiz hafta 2 günlük bir Ankara ziyareti yaptım.
Önceden verilmiş bir randevu gereği yapmam gereken bu ziyaret sonrası dönüşte
çok üzüldüm. Antalya’da gerçekleşen çok
önemli bir konu olan Boğaçay Yat Limanı konusundaki Çevresel Etki
Değerlendirilmesi (ÇED) Yönetmeliği gereğince yapılan “Halkın Katılımı
Toplantısı”na kaygılarını paylaşmak üzere uzmanlar, çevre örgütleri, siyasi
parti temsilcileri katılmamış. Toplantı sadece iktidarla yapılmış…
Verimli bir seyahat dönüşü yaşadığım hayal kırıklığını
anlatmam mümkün değil. Onlarca kurum, yüzlerce duyarlı örgüt neredeydi? Kamuoyuna gazete ve internet üzerinden
duyurulan 6 Kasım’da yapılacağı ilan edilen bu toplantı siyasi beklentilere ve
kulislere mi kurban edildi? Yoksa projede eleştirilecek unsurlar mı yok edildi?
Ana muhalefet partisi yok…
Çevre örgütleri yok, meslek odaları yok…
Basın mensupları da yoktu…
Sadece Akdeniz Gerçek
adına Kubilay Eldemirci izledi. Hal böyle olunca salona ‘Boğaçay Projesi konuşulacak’
diye gelen vatandaşlar da idarede eli boş döndü. Konunun takipçisi olacağını
söyleyen kurum ve kuruluşlarsa bu kadar mühim
bir toplantıya katılmayarak fikri takip yapmadıklarını gösterdiler…
Sadece basın
açıklamasıyla muhalefet olunmaz. Böyle teknik toplantılarda hem bilgi almak hem
de görüş bildirmek adına katılımcı olmak mühimdir…
Tabii zahmetli işler bunlar. Herkes yapamaz, yapamayabilir,
yapmak istemez…
O zaman yapılan iş kuru gürültü olur…
Medyaya demeç, basın toplantısı vs…
Ve söz hakkı eğrisiyle, doğrusuyla iktidarın olur…
Buradan bir kez daha
çıkıyor ki onlarca kurulun yerel meclisleri ve kararları izleme süreci çok
programlı değil. Bu telafi edilebilir bir durum…
Kısa bir sürede organizasyon yapılır…
Yoksa yapılan açıklamalar da onlarca emekle ortaya konulan
görüşler de uçup gider…
Zaten pek çoğu yargıya gidemiyor bile…
Bir de bu toplantılarda etkili görül bildirme olanağı
olmazsa vay kentin haline…
Kimseyi sorgulamıyorum ama eksikliklerimizi görmeliyiz.
Ezberlenen iki lafla yanlışı engelleyemeyiz…
Medyasından siyasi partisine hepimizin Antalya’ya hizmet
etme görevi…
Ya görevimizi layıkıyla yapalım ya da çekilelim kenara…