-Bir öğretmen bir nesil demektir…

-Öğretmenlerin hakkını asla ödeyemeyiz..

-Gelecek gençlerin, gençler ise öğretmenin eseridir..

-Öğretmen, öğrencinin gülüşüne düşen ilk cemredir. 

-Öğretmen, geçmişin öğreticisi, geleceğin kurucusudur.  

-Ulusları kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. 

Öğretmenlik mesleğinin kutsallığını anlatan söylemlerin bazıları bunlar..

Bugün 24 Kasım Öğretmenler Günü..

Pekala hepimizin hayatında çok özel yeri olan öğretmenlerin durumu ne ? 

Ülkücü öğretmenlerin ağırlıkta olduğu Türk-Eğitim-Sen’in 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle yaptığı anketin verileri durumun çok vahim olduğunu ortaya koyuyor.

Anket öğretmenlerin sosyo-ekonomik durumları ve mesleki sorunlarını belirleme amacıyla 11 bin 454 eğitimcinin katılımı ile gerçekleştirildi. 

Türk-Eğitim-Sen’in anketine katılan öğretmenlerin yüzde 97.6’sı öğretmenlerin statü kaybı yaşadığı görüşünde ki anketin en çarpıcı verilerinden birisi bu..

Öğretmenlere göre, statü kaybında toplumda öğretmenlere yönelik küçümseyici ifadelerin artması önemli rol oynuyor. 

Anketin verileri öğretmenler açısından kaygı verici..

Öğretmenlerin yüzde 96’sı son bir yıl içerisinde alım gücünün ciddi biçimde azaldığını düşünüyor.

İşte onlardan bazıları : 

Öğretmenlerin yüzde 72.3’nün kredi kartı borcu var..

Ekonomik açıdan zorlanan öğretmenleri en çok gıda ürünlerine yapılan zam etkiliyor.

Türk-Eğitim-Sen’in anketine katılan öğretmenler alım gücünün azalması ile birlikte ihtiyaçlarda kesinti yapmak zorunda kaldıklarını, bunun da aile tartışmalara, psikolojik rahatsızlıklara kadar pek çok sorunu da beraberinde getirdiğini ifade ediyor.

Ankete katılan öğretmenlerin yüzde 26.2’si ekonomik sıkıntı nedeniyle ek iş yaptıklarını söylüyor..

Antalya’da örnekleri çok..

Antalya’da okuldan sonra taksi şoförlüğü yapan, pazarcılık yapan, pazarlama şirketlerinde prim yöntemiyle çalışan, garsonluk yapan, akşamları eğlence mekanlarında müzisyenlik yapan, emlakçılık yapan öğretmenlerin olduğunu biliyoruz.  

Maaşlarının yetersiz olduğunu söyleyen öğretmenler döviz artışı nedeniyle başta gıda maddeleri olmak üzere gider kalemlerinde yüksek artışlar olduğunu, enflasyonun artmasıyla omuzlarında yükün taşınamaz hale geldiğini vurgulayarak ek zam yapılması gerektiğini söylüyorlar.

Geleceğin nesillerini yetiştirmek gibi kutsal bir görevi üstlenen öğretmenler, sağlık çalışanları gibi şiddete uğruyor..

Ankete katılan öğretmenlerin yüzde 2973’ü okulda, okul çevresinde şiddete uğradıklarını belirtiyor..  Şiddete maruz kalanların yüzde 54’ü sözlü, yüzde 38.7’si psikolojik, yüzde 7’si fiziksel, yüzde 0.3’ü de cinsel şiddete uğradığını söylüyor.

Ankete katılan öğretmenlere ‘size kim şiddet uyguladı ?” sorusuna verilen yanıtlar da düşündürücü. 

Buna göre; yüzde 67’si öğrenci/veli, yüzde 28.3’ü okul yöneticisi, yüzde 3.5’i öğretmen, yüzde 1.2’si de memur/yardımcı personel cevabını veriyor.

Olayın daha da çarpıcı olan yönü şiddete uğrayan öğretmenlerin yüzde 84.7’sinin şikayette bulunmamış olması..

Şiddete uğrayan öğretmenlerin sadece yüzde 15.3’ü şikayetçi olduğunu bildiriyor.

Bir başka dikkat çekici veri ise ankete katılan öğretmenlerin yüzde 41.7’sinin Türkiye’de, doğal olarak Antalya’da eğitimin en önemli sorununu ‘liyakatsiz insanların işbaşında olması’ diye düşünüyor..

Türk-Eğitim-Sen’in anketine katılan öğretmenlerin yüzde 76.2’si ‘Öğrenci Andı’nın yeniden okullarda okutulması gerektiğini söylüyor.