Milletvekilleri, belediye başkanları, meclis
üyeleri, meslek odaları temsilcileri, dernek yöneticileri, teknik insanlar,
yaşayanlar ile Türkiye’nin en aydın ve yeri geldiğinde protest şehri…
Ne oldu peki uzunca bir süredir, özellikle son
birkaç yıldır ölü toprağı serili…
Çevre katlediliyor…
Rant dağları, taşları, ormanları, SİT
alanlarını, tarım arazilerini, portakal bahçelerini, zeytin bahçelerini
kemiriyor…
Hatta kemirmekle kalmıyor yok ediyor ama
suskunuz…
Laf olsun beri geldin açıklamalarını
saymıyorum…
Adı üstünde laf olsun…
Ciddi bir kent dinamiği ayaklanması yok…
Yargı mücadeleleri var ama yeterli değil…
Dayanışma ve sokağa çıkma kültürümüz OHAL’e mi
takıldı, sindik mi, yıldık mı bilmiyorum…
Ama Antalyam, gözlerimizin önünde gidiyor…
Portakal kokularına hasret kalacağım kentimin…
Durum vahim arkadaşlar vahim…
Planlamanın Anayasası olan çevre düzeni
planları, 25 binlik planlar yapılıyor…
Başkanlar habersiz, meclis üyeleri,
bürokratlar habersiz…
Haberli olanlar da ilgisiz…
Bananecilik güzel şey ama dönüp dolaşıp sizi
de vuracak dostlar…
Diğer büyükşehirlerde çevre düzeni planları
TMMOB tarafında yargıya taşınıyor…
İlimizde de önceki planlar taşınmıştı…
Şimdi durumu göreceğiz…
Yeterli bilgi ve paylaşım olmadan, öneri
alınmadan yapılan ve oldu bittiyle geçirilen bu planlara sessiz kalınacağına
inanmıyorum…
Ama siyasi arenadan kent dinamiklerine uzanan
arenadaki sessizliği de kabul edemiyorum…
Susmayın…
İş işten geçtikten sonra konuşsanız da faydası
yok…
Mücadele zamanında, yerinde yapılır…
Siyaseten değil, kentin geleceği adına lütfen
yanlışa zamanında dur diyin…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.