
Songül Başkaya
Ulufe niyetine…
Bir yılın yorgunluğunu atmak, deşarj olmak iyi geliyor da kötüsü gazeteden, okurlardan uzak olmak. Neyse ki çok uzun değildi, bu ara…
Ve bir şeyi itiraf edeyim her ne kadar ofisten uzak kaldıysam da habercilik bu ya hep görevdeydim…
Geçtiğimiz Antalya İl Genel Meclisi toplantısının son oturumuna damga vuran ve hemen hemen her ay gündeme gelen mikro HES’ler konusunda da bir uzmandan bilgi alma fırsatım oldum…
Konuştuğum kişi bir mühendis ve İstanbul’da bir doğalgaz çevrim santralinde çalışıyor. HES’ler konusunda da deneyim sahibi , doğalgaz çevrim santralleri konusunda da…
Hem mikro HES’leri hem doğalgaz çevrim santrallerini eleştirip yenilenebilir enerji kaynakları konusunda altyapının geç hazırlanmasını ve eksikliklerini konuştuk…
‘Elektrik sorununa çözüm’ diye gösterilen mikro HES’lerin yarattığı tahribata karşı verdiğimiz mücadele nedeniyle yatırımseverlerce ‘yatırım karşıtı’, ‘istemezükçü’ ilan edilsek de ne kadar doğru yolda olduğumuzu bir kez daha göstermek adına bu sohbeti paylaşmak istedim…
Hem basın mensubu hem de meclis üyesi olarak yıllardır hayır diyerek bayrak açtığım, duyarlı meslek odalarının, vatandaşların, STK’ların dava açtığı mikro HES yatırımlarına sahip çıkanlar bir kez daha düşünse iyi olur…
Çünkü bu uzman arkadaşın da söylediğine göre burada amaç elektrik sıkıntısına çözüm bulmak değil, birilerine kazanç kapısı yaratmak…
Bir dereye onlarca mikro HES yapılmasının başka anlamı olmadığı çok açık zaten. Hedef, prosedürlere takılmadan kolayca yatırım yapmak ve az maliyetle çok para kazanmak, kazandırmak…
Çevreyi, enerji sıkıntısını düşünen falan yok. Niye olsun ki! Uzman arkadaşın söylediğine göre bir mikro HES, ayda yaklaşık 720 bin TL gelir elde edebiliyormuş...
Anlayacağınız mikro HES, modern çağın ulufelerinden biri…
Şimdi mikro HES’ler konusunda karar alma mercilerine seslenmek istiyorum; kararlarınızı gözden geçirin…
Enerji sorununa çözüm olmayan ve doğayı tahrip eden, dönülemez yaralar açan bu yatırıma ortak olmayın…
Ve Antalya İl Genel Meclisi üyesi arkadaşlarıma…
Lütfen kentimizi tahrip edeceği baştan belli olan bu mikro HES’lere ‘Evet’ demeyin. CHP Grubu ile ‘Hayır’ deyin…
Yarın köylünün yüzüne bakacak yüzümüz olsun, vicdanımız rahat olsun diyorsanız ‘Hayır’ demeliyiz hep birlikte…
Tabii yetkililer de bu düzeni bozmalı…
En az zararla, en çok verimlilik elde edeceğimiz başka kaynaklara yönelmek ya da büyük HES yatırımları yapmak gibi bir seçenek varken, yanlışta ısrar edilmemeli…
Bakın Mimarlar Odası Antalya Şubesi, bu yıl 2. Güneş Enerji Sempozyumu’nu yapıyor. Daha önce de özel sektörü ve kamuyu teşvik için Kaleiçi’nde güneş ev yaptılar…
Bu kez Elektrik Mühendisleri Odası Antalya Şubesi ile yılda en az 300 günün güneşli geçtiği Antalya‘da ve yılda metrekareye ortalama 1312 kWh ışınım şiddeti düşen ülkemizde, güneş enerjisinin kullanım alanlarının yaygınlaşması, yerli ve yeni teknolojilerin ülkemizde üretilmesi ve kullanılması adına bilinçlendirme ve uyarma görevlerini yerlerini getirecekler…
Demek ki başka yol da var…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.