35 yıllık tarih öğretmeni 57 yaşındaki Ahmet Hilmi Kancı, ders vermek için girdiği sınıfta tüm öğrencilerin uyuduğunu görünce hayatındaki en önemli kararlardan birisini vererek emekli olmuştu.

Ahmet Hoca, mesleğinden kopmasına neden olan bu tabloyu içine sindirememiş ve uyuyan sınıftan çektiği görüntüler medyaya yansıyınca da günün konusu olmuştu.

Hayatının en verimli yıllarını öğrencilerini yetiştirmeye adayan Ahmet Hilmi Kancı, başına gelecekleri elbette tahmin edemezdi..

Antalya Milli Eğitim Müdürlüğü, skandal uygulamalarından birisine daha imza atarak, Ahmet Hoca için Antalya Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Haberin medyaya yansıması üzerine inceleme başlatan Konyaaltı Endüstri Meslek ve Teknik Lisesi yönetimi, büyük bir başarıya imza atarak uykucu 11-H sınıfının tüm öğrencilerini tek tek sorgudan geçirdi.

Hem de okulların tatilde olduğu halde müthiş bir mesai harcayarak tüm öğrencilere ulaştı..

Öğrencilere okul yönetimi şu komik soruyu yöneltti :

“ Uyumanıza öğretmen mi izin verdi, kendiniz mi uyudunuz ? Okulun son zamanlarımıydı, ders işlendiği zamanda mı uyudunuz ?”

Öğrenciler uyanık, öğretmen aleyhinde yanıtlar vererek hem disiplin soruşturmasından kurtulmuş oldular, hem de okul yönetimini akladılar.

Uykucu öğrencilere 8 soru sorulduktan sonra bir rapor hazırlandı ve Antalya Milli Eğitim Müdürlüğü’ne sunuldu.

Antalya Milli Eğitim Müdürü Osman Nuri Gülay, öğrencilerin inceleme sırasında okul yönetimine öğretmeni suçladıkları belirterek, şunları söylüyor :

“Bu öğretmenimiz çocuklara ders anlatacağı yerde-serbestsiniz, uyuyan uyur, serbest hareket eden eder-diyor, çocuklar da serbest hareket ediyor uyuyor ve öğretmen arkasından kendi cep telefonu ile fotoğraf çekiyor. Bunu da kamuoyuna –çocukların falan anı- diye lanse ediyor

Emekli öğretmen hakkında derse hakim olmadığı, görevini yerine getirmediği, çocuklara o saatte ders anlatmayıp haklı olmayan bir ek ders ücreti aldığı için görevi ihmal ve kötüye kullandığından dolayı Antalya Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduk”

Komik ifadeler bunlar..

Hiçbir öğretmen çocuklara derste uyuyun demez.

Böyle bir suçlama tüm öğretmenlere yönelik olarak algılanmalı..

Olayın bir başka ilginç yönü ise Ahmet Hilmi Kancı’nın Eğitim-Sen üyesi olması..

Eğer Ahmet Öğretmen Eğitim-Bir-Sen üyesi olsaydı asla böyle bir inceleme yapılmaz, yapılsa bile dostlar alış verişte görsün türünden bir raporla üstü kapatılırdı..

Ahmet Hoca hakkında savcılık nasıl bir karar alır bilinmez..

Ama suç duyurusunun nedeni sadece öğrencilerin uyuması ve öğretmenin bunu görüntülemesi değil..

Ahmet Hoca’nın eğitim sistemi ile ilgili eleştirileri..

Ahmet Hilmi Kancı, mesleğine veda ederken son yıllarda eğitim sistemi, toplumsal duyarlılık ve aile bütünlüklerinde ciddi yozlaşma ve bozulma yaşanmaya başladığına dikkat çekmiş ve bu durumun öğrencilere ciddi şekilde yansıdığını, eski sevgi ve saygı kurallarından çok uzaklaşıldığını söylemişti. Eğitim sisteminin artık Milli Eğitim çalışanları, okul idarecileri ve öğretmenleri yalnızlaştırdığını, okullardaki genel disiplinin zayıf olduğunu belirten Kancı, eğitim politikalarının yeniden gözden geçirilmesi ve acil önlemler alınması gerektiğini öne sürmüştü.

Doğru söyleyeni 9 köyden kovarlar.

Son yıllarda Antalya Milli Eğitim camiasında çok ilginç olaylar yaşanıyor..

Milli Eğitim’de ortaya çıkan skandallar nedeniyle de Antalya Milli Eğitim camiası ile ilgili haberler medyada sıkça yer alıyor, kamuoyu Antalya’da yaşananları ilgiyle izliyor.

Şüphe yok ki son olay bardağı taşıran damla oldu.

Baktı ki yönetim skandalların ardı arkası kesilmiyor, faturayı nasıl olsa emekli olduğu diye Ahmet Hilmi Kancı’ya keserek kendini kurtarma yolunu seçiyor..

Yani iktidara yakın duranlar, iktidarın arka bahçesi konumunda olan eğitim sendikalarına üye olanlar korunup kollanıyor, muhalif gözüken, iktidara alkış tutmayanlar ise tıpkı Ahmet Hilmi Hoca gibi sakıncalı ilan edilerek görev başarılmış oluyor..

Bu son olayda emeği geçenleri binlerce alkış !