
İbrahim Akkaya
Sol partiler ne yapacak?
Sağ partilerde ittifak arayışları sürerken, sol partilerin sandıkta ne yapacağı merak ediliyor.
Türkiye Komünist Partisi (TKKP) geçen yıl bölünmüştü..
Bölünmenin ardından kurulan Halkın Türkiye Komünist Partisi (HTKP) ile Özgülük ve Sosyalizm Partisi (ÖSP) 1 Kasım’da HDP’yi destekleme kararı aldı..
Solda bölünme devam etmiş, HTKP’nin bir süre önce yapılan kurultayında partiden ayrılanların kurduğu Türkiye Komünist Hareketi (THK) ile 1 Kasım erken genel seçimlerini boykot ediyor..
Partinin kurucusu Kurtuluş Kılçer, sol partilerin bir araya gelememe konusuna vurgu yaparak, “Yapılması gereken belliydi. Sosyalist hareket, büyük bir güçbirliği ile bağımsız aday politikasını benimsemeliydi. 1 Kasım’da hiç bir ittifak ve destek içerisinde yer almıyoruz. Üyelerimiz sandığa gitmeyecek. Bize göre, bu gerici, işbirlikçi ve piyasacı düzen doğrudan karşıya alınmalıdır. Madem ki bir rejim sorunu tartışması yapılıyor, biz emekçilerin cumhuriyetini öneriyoruz. Hem de açıktan” diyor..
Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP’nin ve MHP’nin çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek veren ve 7 Haziran genel seçimlerinde üyelerinden CHP’ye oy vermelerini isteyen Türkiye Sosyalist İşçi Partisi (TSİP) ile bir diğer sol parti Devrimci Halk Partisi (Dev Parti) erken genel seçimlerde de CHP’ye destek verecek..
Sol partilerin gücü ve oy potansiyeli tartışılır..
Ancak Kurtuluş Kılçer’in vurguladığı gibi emek sınıfının birlikte hareket ederek bir partiye destek vermesi ya da bağımsız bir aday isminde kenetlenmesi Türkiye solunun geleceği açısından çok önemli bir mesaj olurdu..
BİR OYUN BİLE ÖNEMİ VAR
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) 7 Haziran genel seçimlerine katılma oranını yüzde 83.92 olarak açıklamıştı.
1 Kasım’da yapılacak erken genel seçimlere katılım oranının ne olacağı kuşkusuz en çok tartışılması gereken konuların başında geliyor.
Bunun için de seçmen olarak herkesin sırtında önemli bir görev var..
38 gün sonra bir oyun bile çok büyük değeri olduğu bir seçime gireceğiz.
Gerçek şu ki ülkemizde rejim tartışması var..
AKP, bir kez daha tek başına iktidar olmak için devletin ve hükümetin tüm olanaklarını seferler edecek.
AKP, 13 yıllık iktidarı döneminde Cumhuriyet ve kurumlarını tehdit eden uygulamalar yaptı..
Atatürk’e saygısızlık ve saldırı adeta hükümet politikası gibi oldu.
Eğitimden sağlığa kadar her alanda demokratik rejimi zora sokan uygulamalar yaptı.
Ulusal bayramları bile çeşitli bahanelerin arkasına sığınarak kutlamamızı önledi..
Devlet kademelerine yandaşlarını yerleştirdi.
Kamu kurum ve kuruluşları AKP’nin birer şubesine dönüştürüldü..
AKP, toplumda ayrışmayı körükleyen uygulamalara imza attı, etnik ve dinsel tartışmaları gündemde tutarak, toplumda gerileme yol açtı..
Kuşkusuz bu gerilim sandığa yansıyacak..
Önceki seçimden hemen sonra patlak veren terör olayları da seçim sonucunu doğrudan etkileyecek f aktörlerin başında geliyor..
1 Kasım’da bir anlamda geleceğimize oy vereceğiz..
Bunun için de her seçmenin en temel yurttaşlık görevini yerine getirerek sandığa gidip oyunu kullanması şart..
Bu noktada kimsenin bahanesi olamaz..
ŞEHİT HABERSİZ BAYRAM..
Yarın bayram..
Kurban Bayramı’na hüzünlü giriyoruz..
Hepimiz korku ve endişe içindeyiz..
Böylesi bir ortamda bayram sevincinden söz etmek elbette olanaksız..
Bayramlar çok özel günler..
Özel günlerde üzüntüyü, kaygıyı bir kenara bırakmak, kucaklaşmak lazım..
Dileğimiz şehit haberlerinin gelmediği, anaların ağlamadığı, ocakların sönmediği bir bayram geçirmek.
Mutlu bayramlar..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.