Yine skandal..

Yine Antalya…

Yine Milli Eğitim..

Skandalın patlak verdiği okul ne acıdır ki Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal’in adını taşıyor..

Başöğretmen Atatürk Ortaokulu’nda ‘Erkek Sınıfı’ oluşturmuş çağdaş(!)okul yönetimi..

Hem de iki sınıf birden..

Başöğretmen Atatürk Ortaokulu’nun 6 M Şubesinde 38 erkek öğrenci var.

Okulun 6 N şubesinde ise 36 erkek öğrenci bulunuyor.

Muratpaşa’da hem de Başöğretmen Atatürk Ortaokulu’nda böyle bir çarpık uygulama yapılmış olması gerçekten şaşırtıcı.

Çünkü Antalya’nın en iyi okullarından birisi olarak biliniyor..

Anne-babalar kayıt zamanı çocuklarını bu okula yazdırabilmek için mücadele ediyor.

Torpil bulmaya çalışıyor, olmadı okulun bulunduğu mahalleye taşınıyor, ya da mahallede oturan bir yakınının evini adres gösteriyor kayıt yaptırabilmek için..

12 şubesi bulunan okulun bin 728 öğrencisi var..

Öğrencilerden bin 6’sı erkek, 722’si kız..

10 şubede karma eğitim yapılırken, iki sınıfa sadece erkek öğrencilerin yerleştirilmesinin amacını kestirmek aslında güç değil.

Türkiye’yi ayrıştırma, kamplara bölme çabalarının hem de hükümet marifetiyle yapılmaya çalışıldığı bir dönemde erkek öğrenci sınıfının oluşturulması cinsiyet ayrımcılığı olarak karşımıza çıkıyor.

Başöğretmen Atatürk Ortaokulu yönetimi bu skandal uygulama ile milli eğitimi yaz-boz tahtasına çeviren, daha doğrusu eğitimdeki milli adını yok eden AKP iktidarının ‘Kızlara Özel Lise’ uygulamasının da provasını yapmış oluyor.

Anımsatalım Milli Eğitim Bakanlığı, bir süre önce Antalya ile birlikte 81 il valiliğine gönderdiği genelge ile yeni eğitim öğretim yılında meslek liselerinde karam eğitime son verilerek kızlara özel lise açılmasını istemişti.

Antalya Milli Eğitim’deki skandal uygulamalarla ünlendi son yıllarda.

Hafızalarımızı tazeleyelim..

Muratpaşa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, kız ve erkek öğrencilerin arasındaki mesafenin 1 metreden az olmayacağı gibi çarpık bir karara imza atmış, Muratpaşa Lisesi Müdürü de işgüzarlık edip ‘ 1 metre yasağı’ nı hemen uygulamaya koymuştu..

1 metre yasağında daha da vahim olan öğretmenleri de kapsanması idi, yani erkek öğretmenler ile erkek öğrenciler bu örümcek kafalara göre ‘Potansiyel tacizci’ idiler.

Bu ayıplı karar ve uygulamaya öncelikle veliler isyan etti, olay basına yansıdı, her zamanki gibi göstermelik bir soruşturma ile olayın üstü örtülmeye çalışıldı.

Ardından kız öğrencilere ‘Etek yasağı’ skandalı patladı..

Gazi Anadolu Lisesi Müdürü Hayri Bahşi, kız öğrencilerin etek giymesini yasakladı..

Gerekçesine bakın Müdür Bey’in:

“Okulumuz öğrencileri artık büyük çocuklar.  Merdivenden inip çıkmalarında sorunlar olmasın diye düşündük”

Bu iki örnekten arkadaşların aklının nereye çalıştığını anlamak sanırım zor değil..

Görevi yarının yöneticilerini yetiştirmek olan okul yöneticilerinin uygulamalarına bakar mısınız ?

Arkadaşlar burası Arabistan değil, Taliban’ın şeriat kurallarını acımasızca uyguladığı Afganistan hiç değil..

Burası Antalya beyler..

Siz özlemini çekiyor olabilirsiniz ama bir Arap kendi değil, turizmin başkenti, Türkiye’nin aydın insanlarının yaşandığı bir kent Antalya..

Örümcek kafalarınızın ürünü olan bu uygulamalar Antalya’nın adını karalıyor, kentin vizyonuna zarar veriyor.

Antalya Lisesi öğretmenlerine, 100.Yıl Cumhuriyet Lisesi öğretmenlerine yapılan çirkinlikleri de unutmuş değiliz..

Antalya Lisesi, Çağlayan Lisesi ve Gazi Anadolu Lisesi’nde Soma faciasına haklı tepkilerini göstermek isteyen öğrencilere yapılanları da unutmadık, unutmaya da hiç ama hiç niyetimiz yok..

Soma için saygı duruşu yapmak isteyen öğrencilere, “ Saygı duruşu yapılacaksa biz yaparız, size ne oluyor, siz kimsiniz ?” diyen okul yönetimlerini de unutmadık, unutmaya niyetimiz yok..