
Songül Başkaya
Rantçılara kim dur diyecek?
Her dönemde kamunun ortak kullanım alanlarını toplayarak, bir şekilde ballı kaymaklı tadilatlarla kamudan kaçıran ve rant sağlayanlar olmuştur. Bir de aile büyüklerinin okul, hastane vs şartıyla bağışladığı ama mülkiyetinin bürokrasinin ihmali ya da başka nedenlerle devredilmediği hallerde üstüne okul, hastane yapılan arsada mülkiyet hakkı iddia ederek, para kazananlar vardır…
Her ikisini de tasvip etmek mümkün değilken, şimdilerde bu rantçılara ‘dur’ diyen olmadığından iyice hızlanmış durumdalar…
Bugün ilk gruptaki rantçılara ya da bir başka deyişle arazi simsarlarına değinmek istiyorum…
Falezlerde, Meltem’de ve birçok yerde karşımıza çıkan ‘mağdur’ kılığındaki arazi simsarları Kamu Ortaklık Payından (KOP) gelen arazileri, öldüm parasına toplayıp, mahkemeden karar çıkartıp belediyenin karşısında dikiliyor ve meclislerden çıkarları doğrultusunda karar geçirmeye çalışıyorlar…
Ne güzel iş değil mi…
Aslında buraya kadar her şey normal…
Çünkü bürokrasi ya da siyasetle ilişkili bazı kişilerin rant amaçlı bu tür girişimlere girmesi gayet doğal…
Garip olan bu rant girişimlerinin meclislerde destek görmesi ya da engellenememesi…
Bugün özellikle de kamuyu ilgilendiren birçok konuda plan tadilatları tozlu raflarda bekletilirken, kişiye özel rant sağlayan bu tadilatların meclislerde destek görerek geçmesi, jet hızıyla yürürlüğe girmesi garip…
İnsanın kafası karışıyor hani…
Yoksa bilmediğimiz bir takım ilişkiler mi var? Nedir meclisleri bu konuda kör kılan?
İyi ki bir takım duyarlı meslek odaları ve seçilmişler var da kendi olanaklarıyla bu kararları engellemeye çalışıyorlar…
Ama nereye kadar yetişirler ve ne kadar daha mücadele ederler inanın bilmiyorum. Her yere ulaşamayacakları ve pes edecekleri muhakkak…
Çünkü rantçıların destekçisi eli kalem tutan, mikrofon tutan çok sayıda da şakşakçıları var…
Ranta savaş açanları yıpratmaya dönük mesnetsizce saldırıyorlar…
Bu durumda konuya siyasi partilerin de sahip çıkması, halkın bu mücadelenin içine çekilmesi gerekiyor…
Ve hep dediğim gibi meslek odalarının ortak bu kurul oluşturarak, ranta dayalı meclis gündemlerini takibe alması şart…
STK ve halkın denetimi, baskısı olmadığı sürece birileri bizim ortak kullanım alanlarımızı yok ederek, ceplerini doldurmaya ve adam kılığında aramızda dolaşmaya devam eder…
Geçtiğimiz meclislerde Muratpaşa’da ve Konyaaltı’nda benzer girişimler oldu…
Şimdi merak ediyorum bu girişimleri önlemeye çalışmak yine aynı gizli kahramanlara mı kalacak?
Yoksa ‘rant’ konusunda çok ahkam kesen ama önleme noktasında sessiz kalanlara mı?
Siz ne dersiniz?
Bu arada lütfen artık bu rantçılara karşı ortak mücadeleye başlayalım…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.