
İbrahim Akkaya
O kralın ülkesi
Ürdün Kralı 2. Abdullah İbn Al Hussein, eşi Rania Abdullah ile birlikte gerçekleştirdiği Türkiye ziyareti sırasında Başkent Ankara’da Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Atatürk’ün Anıtkabir’de bulunan mozolesini ziyaret etmişti.
Ancak bu ziyarette tüm dünyanın dikkatini çeken bir olay yaşanmış, beraberindeki heyetle birlikte Anıtkabir’de Aslanlı Yol’dan yürüyüşe başlayıp, Atatürk’ün mozolesini çelenk sunup saygı duruşunda bulunmuştu.
Tam bir Atatürk hayranı olan Ürdün kralı 2. Abdullah saygı duruşu sırasında duygulanarak ağlamıştı.
Tüm dünyanın gözleri bir anda Türkiye’ye ve Ankara’ya çevrilmişti.
Olay gerçekten çok çarpıcıydı.
Çünkü bir kral ağlıyordu, hem de bir başka ülkenin kurucusu, lideri için..
Ürdün Kralı Abdullah’ın Anıtkabir’de ağlaması dünya basınının büyük ilgisini çekmiş ve tüm haber bültenlerinde ilk sırada yer almış, dünya basısının manşetlerini kralın gözyaşları süslemişti.
Kralın Atatürk’ün huzurunda gözyaşı dökmesi çok da ilginç bir süreçte olmuştu..
Bir yandan Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün adının silinmesi, bir yandan ilke ve devrimlerinin kaldırılması çabalarının yoğunlaştığı bir dönemde gerçekten çok önemliydi kralı gözyaşları..
İşte o kralın ülkesine Ürdün’e gittik Antalya yerel basını temsilcileri olarak.
Türk Hava Yolları Antalya İşletme ve İstasyon Müdürü Ömer Durna’nın Antalya yerel basınına olan ilgisi ve sevgisini Ürdün gezisi ile ilgili çabaları nedeniyle gözlemlemiş olduk.
Antalya Gazeteciler Cemiyeti(AGC)Başkanı Mevlüt Yeni, Ürdün gezisinin organizasyonuna katkıda bulunduğu gibi bu geziye katılarak yerel basın temsilcilerine moral vermeye çalıştı.
Ürdün Gezisi’ne sadece Antalya yerel basınının davetli olması da dikkat çekiciydi.
Gezide bulunan THY üst düzey yöneticileri, Antalya’nın İstanbul’dan sonra Türkiye’nin ikinci vitrin kenti olduğunu, Antalya’ya özel bir önem verdiklerini de sıkça vurguladılar.
Ürdün Gezisi, THY’nin 221. yurt dışı hattının başlatılması nedeniyle yapıldı.
İstanbul ile başkent Amman’dan sonra Ürdün’ün ikinci büyük kenti olan Akabe’ye uçak seferi düzenleyen THY’nin 222.nci yurt dışı seferinin ise önümüzdeki günlerde Malezya’ya başlatılacağını üst düzey yetkililerden öğrendik.
Ürdün küçük bir ülke..
6 milyon civarında nüfusu var.
Krallıkla yönetilen ülkenin ekonomisi hakkında fazla bilgi edinme şansımız olmadı.
Ama Ürdün Dinarı’nın dolardan daha değerli olması çöl ortasında susuz bu küçük ülke için oldukça çarpıcı bir durum.
Ürdün’ün suyu yok..
Hiçbir evde su tesisatı da yok.
Ürdünlüler, hafta bir gelen tankerlerden evlerinin çatısına kurdukları depolara su dolduruyor ve bir hafta her türlü ihtiyaçları için kullanıyorlar.
Çölüm ortasında bir ülke.
Bir tek ağaca ve yeşile rastlamak da olanaksız.
Tahminlerin aksine Ürdün’de petrol de çıkmıyor.
Ayrıca madenleri de yok.
Uçsuz bucaksız çölden başka bir vardığı olmayan bu küçük ülkenin para değerine bakınca şaşırıp kalıyorsunuz.
Ne yiyip, ne içiyorlar, hizmetler nasıl yapılıyor bunu araştırmak gerekli..
Araştırdık ve öğrendik ki, Ürdün 2. Dünya Savaşı’ndan sonra emperyalist ülkeler tarafından İsrail’e korumak adına tampon bir ülke olarak kurulmuş..
Ürdün hazinesini de ABD, Fransa, İngiltere, Almaya ve Hollanda gibi ülkeler maddi yardımla ayakta tutuyor.
Son yıllarda para akışı biraz yavaşlamış, bu nedenle de Akabe Körfezi’nde bulunan Akabe Kentinde başlatılan turizm yatırımları da sekteye uğramış.
Halkın geçim kaynağı hayvancılık.
Dünyanın yedi harikasından birisi olan Petra Vadisi ile Vadi Room’da bedevi çadırlarını konaklama olarak kullanıp, çöl safari ve kaya tırmanışından kazandıkları paralarla karınlarını doyurmaya çalışıyorlar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.