Cengizhan Gököz

Cengizhan Gököz

Marmaray-Türbanlı Vekil- Cumhuriyet

Asya ve Avrupa kıtasını boğazın 60 metre altından geçerek İstanbul trafiğini büyük oranda rahatlattığı gibi; uluslar arası ulaşıma da hizmet eden proje Cumhuriyet Bayramı’nda bitirilerek hizmete sunuldu.

Öncelikle bu hizmeti gönülden kutluyorum.

Asrın projesi olarak belirtilen Marmaray, özellikle Cumhuriyet Bayramı’nın kutlanacağı güne rast getirilerek açılışının yapılması düşüncesi iki  farklı şekilde yorumlanabilir;

Birinci yorum; iktidarın açıklamalarında yerini bulan Cumhuriyete ve onun felsefesine ve bilhassa kurucusuna duyulan saygı gereği, 90. Yılda anlamlı bir kutlama anlayışı ve ülkeye bu milli bayramda iki bayram yaşatma düşüncesidir.

İkinci yorum ise; ülkeyi yöneten iktidarın -Cumhuriyetin tüm kazanımlarına ve bizatihi Cumhuriyeti kuran Atatürk’e bakışı ile- Başbakanının bir beyanına dayanılarak yapılacak yorumdur. Sayın Başbakan, Cumhuriyetin 10. Yılı nedeniyle yapılan bir marşta “…demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan…” sözlerine karşılık, “onlar hiçbir şey yapmadılar; asıl anayurdu demir ağlarla ören biziz” anlamına gelecek sözlerle, rakamlarla vererek yaptığı değerlendirmede o günün şartlarına göre yapılan büyük işleri küçümsemiş, adeta yok saymıştır.

Bu açıdan bakıldığında Marmaray’ın açılışının Cumhuriyet Bayramı’na yetiştirilmesi, Cumhuriyet ile rekabet etme zihniyetinin ağırlık kazandığı rahatça görülebilir.

Neredeyse medyanın tamamına yakın iktidar yanlısı televizyonlar, Cumhuriyet Bayramı’nda Ankara Tandoğan, İzmir Gündoğdu ve İstanbul İstiklal Caddesi’nde Cumhuriyete sahip çıkmak için meydanları dolduran milyonları bir tarafa bırakıp Başbakan’ın ve çevresinin Marmaray açılışını naklen yayınladılar.

Halk TV ve Ulusal Kanal dışında gösterilemeyen bu büyük coşku, Antalya’da da bugüne kadar görülmemiş bir kalabalık ile ortaya çıktı.

Yurdun tamamında milyonların Cumhuriyetlerine ve Atalarına gösterdiği yoğun ilgiden rahatsız olan iktidar, Marmaray ile kendilerini teselli etmek ve Cumhuriyet karşıtı tavırlarını sürdürme yolunu seçti.

Bu anlamda yapılan Cumhuriyet karşıtı tavrın ikincisi, Cumhuriyet Bayramının hemen akabinde yapılacak TBMM Genel Kurulu’na türbanlı AKP milletvekillerinin katılması şeklinde gerçekleştirilecektir.

Daha önceden hayatlarında başörtüsü dahil tesettürün hiçbir şeklini yaşamamış olan kadın vekillerin meclise türbanla katılması iddia edildiği gibi inancın ve bireysel özgürlük talebinin değil, inatlaşmanın sonucu olduğu anlaşılmaktadır.

Yaklaşan başta yerel seçimler olmak üzere takip eden seçimlerde din gibi, inanç gibi kutsal değerleri sonuna kadar istismar eden zihniyetin Atatürk’ün kurduğu laik Cumhuriyet ile bu anlamda çatışmaya girmesi dikkat çekicidir.

Muhalefetin bu samimiyetsiz tavra karşı dikkatli olması gerekir.

İstenen, türbana karşı tepki verilmesidir.

Bu yolla ana muhalefet; inanca, inanç özgürlüğüne ve sonuçta dine karşı gösterilmek istenmektedir.Yapılacak iş, bu sinsi planı bozmaktır Meclise erkeklerin kalpaklı ve kravatsız spor kılıkla, kadınların pantolon ile gelmesi karşısında din bezirganlarının karşı tavrını izlemek daha akılcı olacaktır.En azından bu aşamada…Saygılarımla..

31.10.2013  Av. Cengizhan GÖKÖZ

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Cengizhan Gököz Arşivi

İHA - SİHA GÜZELLEMESİ

04 Mayıs 2023 Perşembe 09:30

EVLATLIKLA EVLENMEK!

22 Şubat 2023 Çarşamba 09:50

Davul-tokmak  

12 Ocak 2023 Perşembe 10:38

ÇARPIK ÇEVRE ANLAYIŞI

24 Aralık 2019 Salı 06:28

DİN VE ÇEVRE

09 Ağustos 2019 Cuma 14:02

ANADİLDE İBADET

06 Ağustos 2019 Salı 11:02

MİLLİYETÇİ MUHAFAZAKÂRLIK

31 Temmuz 2019 Çarşamba 12:04

MİNAREYE “KÜLAH GİYDİRMEK’’

24 Temmuz 2019 Çarşamba 13:21