Cengizhan Gököz

Cengizhan Gököz

LOZAN’A SALDIRI

 

Siyasal iktidarın iflah olmaz destekçisi yandaş ve yalaka kesim, son günlerde iktidar yanlısı basın ve televizyonlarda sürekli Lozan Antlaşmasını eleştirerek Lozan’ı yerden yere vurmaya başladılar.

Köşe yazarı, akademisyen, bilim adamı, araştırmacı, stratejist, uzman, analist, velhasıl değişik sıfatlarla ancak bir yerden güdülen bir şekilde ekranları işgal eden bu kimselere son günlerde verilen ödev, Lozan’ı kötülemek ve bir anlamda Lozan’a savaş ilan etmek…

Bir kısmı iktidara yaranmak, bir kısmı da işinden olmamak düşüncesiyle hareket eden bu tayfanın, Lozan ile ilgili düşüncelerini dinlemek insanı hayret ve dehşete düşürmektedir.

Lozan’a saldırmak için ilk gerekçeleri 12 adaların İtalyan’larda kalması, öte yandan Musul ve Kerkük’ün İngilizlerin kontrolüne verilmesi şeklinde açıklanıyor.

Konuya bugünün şartlarında değerlendirme yapıldığında, bu düşünceye destek verilebilir. Antalya’nın Kaş ilçesine ses duyulacak mesafede bulunan Meis Adasının Ülke sınırları dışında kalmasının makul bir izahı bulunamaz. Keza Türkmen nüfusunun çoğunlukta olduğu Musul ve Kerkük’ün Misak-ı Milli sınırları dışına çıkması, petrolünde kaybı anlamına geldiği çok açıktır.

Meseleye bir açıdan baktığınızda bu sonuca varabilirsiniz ama bunun koşulu iyi niyetle ve o günün koşullarına göre değerlendirme yapmaktır…

            Tabiri caizse hasta adam olarak görülen Osmanlı topraklarını işgal edilerek onun paylaşılmasının senedi olan Sevr Antlaşmasını kabul etmeyip 7 düvele karşı bağımsızlık savaşı sonucu o kadar can ve kan uğruna elde edilen zaferle gelinen noktada konuyu farklı açıdan değerlendirmek, her türlü izahtan uzaktır.

            Bir tarafta vatan topraklarının parçalandığı ve bağımsızlığın yok edildiği Sevr,

            Diğer tarafta Bağımsızlık Savaşı sonucu kurulan Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ni tüm dünyaya sınırları, dili , bayrağı ve kültürüyle kabul ettiren Lozan.

            Hal böyle iken Lozan’a niçin saldırılıyor ?

            Bunu anlamak için ülkeyi yönetenlerin ileri demokrasi, açılım, çözüm süreci ve benzeri adlarla götürdüğü uygulamaları ve söylemlere bakmak yeterlidir.

            Sevr dayatmasının haritasında, ülkenin güney ve güneydoğusunda bağımsız bir Kürt Devleti ile Kars, Ardahan ve Ağrı çevresinin Ermenistan toprakları olduğu görülür.

            İstanbul dini azınlık vakıflarının taşınmazları ve Ruhban Okulları ile Bizans surları içinde Konstantinapolis olarak yeniden ortaya çıkmaktadır.

            İzmir ve çevresi ile Trakya Bölgesi Yunanistan (adalar ile birlikte),  Antalya , Konya ve İç Anadolu İtalyan, Suriye ile birlikte Adana, Maraş ve çevresi Fransız, Irak ile birlikte (Musul-Kerkük başta olmak üzere) Güneydoğu Anadolu İngiliz toprakları olarak dayatılmakta,

            İktidarın 11 yıllık yönetiminde gelinen nokta; size Sevr’e dönüşü hatırlatmıyor mu?

            Ülkenin silahlı kuvvetlerinin silahlı terör örgütü ve darbeye teşebbüs suçlamasıyla zindanlara silahlı terör örgütü kurarak ülkenin bir bölümünde dili, bayrağı, kültürü farklı bağımsız bir devlet kurmak için 40,000 kişinin ölümünden sabıkalı ve adını İmralı olarak değiştirdiğimiz zat ile ülke sorunlarını ve terörü çözmeye kararlı zihniyetin ülkeyi götüreceği nokta ne olabilir ?

            Sevri imzalayan Sadrazam Damat Ferit Paşa’ya bir tek söz söyleyemeyenlerin, Lozan’ın mimarı İsmet Paşa’ya ayyaş diyecek kadar kinleri ve hırsları nedendir ?

            Bu örneği Padişah Vahdettin ile Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk konusunda da çoğaltabiliriz.

Sonsöz:

Tarihini ve geçmişini bilmeyenler bunları okuyup öğrenebilir. Ancak tüm bunları bildiği halde bu şekilde davrananların niyetleri gün gibi ortadadır.

Önümüzdeki mübarek Ramazan Bayramının bu gerçeklerin anlaşılmasına vesile olması dileğiyle hayırlı bayramlar dilerim.

Saygılarımla, 

    

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Cengizhan Gököz Arşivi

İHA - SİHA GÜZELLEMESİ

04 Mayıs 2023 Perşembe 09:30

EVLATLIKLA EVLENMEK!

22 Şubat 2023 Çarşamba 09:50

Davul-tokmak  

12 Ocak 2023 Perşembe 10:38

ÇARPIK ÇEVRE ANLAYIŞI

24 Aralık 2019 Salı 06:28

DİN VE ÇEVRE

09 Ağustos 2019 Cuma 14:02

ANADİLDE İBADET

06 Ağustos 2019 Salı 11:02

MİLLİYETÇİ MUHAFAZAKÂRLIK

31 Temmuz 2019 Çarşamba 12:04

MİNAREYE “KÜLAH GİYDİRMEK’’

24 Temmuz 2019 Çarşamba 13:21