
İbrahim Akkaya
Lozan ve Basın Bayramı
Yayınlanma:
Bugün 24 Temmuz iki önemli günün yıldönümü.
Birincisi 'Basın Bayramı' olarak da bilinen Basından Sansürün Kaldırılışının 104.yıldönümü..
Yaşadığımız süreçte Basın Bayramı'nı, ya da Basından Sansürün Kaldırılışını kutlamanın bir anlamı var mı ?
Kim basın özgürlüğü olduğunu iddia edebilir ?
Kim ifade özgürlüğünün bulunduğunu söyleyebilir ?
Gerçek şu ki bu ülkede düşünce ve ifade özgürlüğü hızla yok oluyor..
1982 Anayasası'nın 28. maddesinde "Basın Hürdür Sansür Edilemez" yazıyor..
Yazıyor da sadece yazıda kalıyor..
Bugün gelinen noktada basının özgürlüğünden söz etmek mümkün olmadığına göre, basının üzerinde ciddi bir sansür olduğu gerçeği ile karşı karşıyayız..
Gazeteciler düşündükleri rahatça yazıp, söyleyemiyor..
İktidara alkış tutmayan, yağcılık ve yalakalık yapmayan gazetecilere patronlar kapıyı gösteriyor.
Çünkü iktidar partisi, muhalif istemiyor, hele hele basın yayın yoluyla yapılan muhalefete asla tahammülleri yok..
'Yaygın basın' denilen gazeteler ile televizyonların nerede ise tamamı iktidar partisinin resmi yayın organı konumuna getirildi.
Milli kuruluşumuz olan Türkiye Radyo Televizyon Kurumu(TRT)adının başındaki Türkiye ibaresini unutup, iktidar sözcülüğü yapıyor.
Büyük Kurtarıcı Atatürk'ün emriyle kurulan Anadolu Ajansı'da gerçek işlevini çoktan yitirmiş durumda..
Yandaş olmayanın Anadolu Ajansı'nda çalışma olanağı yok..
Anadolu Ajansı, Türkiye'nin sesi soluğu olmak bir yana, iktidarın ve onu besleyen cemaatlerin haber ajansı görüntüsüne büründü..
Muhalefetin haberlerine yer vermediği gibi, son aylarda yaptığı yanlışlar ve skandal haberlere imza atan bir kuruş olarak ortaya çıktı..
Şurası yadsınamaz bir gerçek ki yaygın basında olduğu gibi yerel basında da iktidarın sesi konumuna giren gazete, televizyon, internet gazetesi ve radyo sayısı bir hayli fazla..
Antalya'da da durum farksız..
Kimi çevreler, iktidara alkış tutmayan, yağcılık ve yalakalık yapmayan gazeteleri susturmak için var güçleriyle mücadele ediyor, muhalif gazeteleri satın alarak iktidarın borazanına dönüştürmek için
reddedilemeyecek teklifler getiriyorlar..
Muhalif gazeteler üzerinde inanılmaz bir baskı var..
Açık arıyorlar, hata bulmaya çalışıyorlar..
Gazete patronlarının bir bölümü ekonomik sıkıntıya girerek pes ederken, bir bölümü tüm zorluklara, tüm baskı ve tehditlere rağmen direniyorlar, ayakta kalmaya, halkın sesi olmaya çalışıyorlar..
Bu noktada muhalefet partilerinin ve sivil toplum örgütleri ile kanaat önderlerinin tüm olumsuzluklara karşın yaşamaya çalışan gazetelere gereken destek ve morali vermediklerini de söylemek gerekli..
İşin daha da garibi, nasıl iktidar partisi eleştiriye tahammül edemiyor, eleştirilere ve eleştirine çomar atarak, iftira atarak zor durumda bırakıyorsa, muhalefet partilerinin yönetimlerin de aynı yöntemi benimsemiş olmaları..
Oysa eleştiri yanlışları görmek, halkın düşüncelerini yansıtmak açısından büyük önem taşır..
Yönetimlere alkış tutmak, yanlışları görmezlikten gelmek, her şeyi güllük gülistanlık göstermek aslında en büyük kötülüğü yapmak anlamına geliyor ama bunu anlayacak kafaları da bulmak, bu anlayışı
benimseyecek yöneticileri bulmak zor..
O nedenle Basın Bayramı'ndan söz etmek komik oluyor..
Düşünce ve ifade özgürlüğünün olmadığı bir ülkede basının bayramı da olamaz..
24 Temmuz şimdi söylemesi gibi suç olan 'Tam Bağımsız Türkiye" için atılan en önemli adım.
Atatürk ve kahraman silah arkadaşlarının destansı Ulusal Kurtuluş Savaşı ile yurdu düşman çizmelerinden kurtarmasının ardından ikinci zafer de masada kazanılmış ve 24 Temmuz 1923'te İsviçre'nin Lozan kentinde imzalanan barış antlaşması ile Osmanlı'nın kötü mirası olan kapitülasyonlar kaldırılmış,
Türkiye'de Ermeni devleti kurulması önlenmiş, Türkiye Cumhuriyeti silahla kazandığı zaferi masada da tescil ettirmişti.
Bugün kazanımlarının önemli bir bölümü tehlikede ise de, Tam Bağımsız Türkiye özlemini yeniden duyuyor olsak ta Lozan Barış Antlaşması bize 'hasta adam' gözüyle bakan sözde çağdaş ülkelerin suratına atılan bir tokat olarak kalacak..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.