AKP iktidarının Türkiye’yi değiştirme planı olanca hızıyla devam ediyor.

Hayatın her alanına müdahale anlamına gelen sözde ‘değişim’ giderek daha da endişe verici boyutlara ulaşıyor.

Kamu kurumlarını, orduyu, yargıyı, eğitimi yeniden dizayn etme çabalarının sürdürüldüğü son günlerde bu kez devreye ‘Ulusal Alkol Kontrol Eylem Planı’ girdi.

Kaç çocuk yapılacağından, Galatasaray’ın şampiyonluk kupasını nerede alacağına kadar her konuda karar veren siyasi otorite, vatandaşın günlük hayatını da düzenleme çabalarına ‘alkol seferberliği’ ile yeni bir sayfa açtı.

Vatandaşın ne kadar alkol içmesi gerektiğini tayin etme hakkını kendinde bulan iktidar, aile hekimlerine de alkol taraması yaptırmak üzere harekete geçti.

AKP hükümetinin alkol fiyatlarına yaptığı fahiş zamlarla alkol yasağını genişletme isteği ‘alkole karşı seferberlik’ adı altında sürdürülecek.

AKP, alkol yasağını ülke genelinde uygulamak için alkollü içkilerden alınan Özel Tüketim Vergisi’ni tekrar artırmak için çalışmalarına devam ediyor.

Sigarada olduğu gibi alkollü içki ambalajları üzerinde bundan sonra sağlığa zararlı olduğunu anlatan etiketler konulacak.

Alkollü içki satışına gün ve saat sınırlaması getirilecek.

Akaryakıt istasyonları ve marketlerin alkollü içki satmalarını önlemek amacıyla yasal düzenleme yapılacak.

Gümrüksüz satış mağazalarında alkollü içki satışı sınırlandırılacak..

Bununla da bitmiyor alkol yasağını bir an önce uygulama çabası..

Artık ihbarcılık yaygınlaşacak.

Televizyonlardaki alkollü içki reklamı yasağı ihlalleri için ‘ihbar hattı’ kurulacak..

Bununla bitmiyor alkol mücadelesi hükümetin..

Reklamlarla ilgili yasaklar yazılı basın, sinema ve reklam panolarına da yansıtılacak.

Alkole karşı etkili, uygulanabilir ve caydırıcı(!)yaptırımlar uygulanacak.

Alkollü içkilerin isim, logo, renk ve şekillerinin oyuncak, tişört, çanta gibi eşyalarda bulunması da yasaklanacak.

Gençlerin katıldığı spor aktivitelerinin tanıtımı ve mekanlarda alkollü içki üreten ve satan firmaların sponsorluğu önlenecek.

Sağlık Bakanlığı, alkol seferberliğinin alt yapısını çoktan oluşturmuş.

Bakanlığın verilerine göre, Türkiye’de alkol bağımlılığı yüzde 0.8-0.9 arasında.

Hükümet bağımlılık oranı çok düşük olmasına karşılık, ‘toplumu alkolün zarlarından koruma’ iddiası ile eylem planını uygulamaya geçirme hazırlığına yapıyor.

Gerçek şu ki AKP hükümetinin fahiş zamları nedeniyle son iki yılda alkol tüketiminde düşüş yaşanıyor.

Ancak Türkiye’yi kendi hedefleri doğrultusunda değiştirmek, suskun, sorgulamayan, hatta düşünmeyen bir toplum olgusunu yaratmak isteyen iktidar, alkol yasağını ülke geneline yaymak için yeni yasal düzenlemeler, yeni eylem planlarını ile ‘ben yaptım oldu’ anlayışını sürdürmekte kararlı görünüyor.

Tüm bunlar yapılırken bu ülkenin gerçek sahibi olan halkı ne düşündüğü yönetenlerin umurunda değil.

Her konuda tek karar verici, tek uygulayıcı ve tek sorgulayıcı anlayışı toplumsal barışı da ciddi biçimde tehdit ediyor.

Vatandaş, ‘dinleniyor muyum, izleniyor muyum, fişleniyor muyum” endişesi ile sıkıntılı günler geçirirken, özgürlüklere, insan haklarına saldırı amacını taşıyan uygulamaların sürdürülüyor olması gelecek açısından hiç de olumlu sinyaller olarak görünmüyor.

Anımsayın AKP hükümeti turizmin başkenti Antalya’da alkol yasağını getirme için ‘kırmızı bölgeler’ uygulaması yapmak istemiş, tepkiler üzerine geri adım atmak zorunda kalmıştı.

Ancak yasağın Antalya’ya çok uzak olmadığı da unutulmamalı..

Zira komşularımız Afyon ve Isparta’da alkol satın almak ve içmek kolay değil.

Nerede alkollü içki satılacağına, nerede içileceğine devlet karar verecek..

Yakında Antalya’da böyle bir yasak başlarsa şaşırmamak lazım..