Kadın Polise Türban...

 

 

         Dünyadaki bilim insanları şu anda, filmlerde gördüğümüz gibi, yapay zekâya sahip olan robotların denetimden çıkmaları halinde bir suç makinesi haline gelmelerini nasıl önleyeceklerini tartışıyorlar.

         Robotların da insan gibi hislenmesini sağladılar.

         Japonya’da bir otelde artık yolcuları bir robot karşılıyor, kayıtlarını yapıyor.

         Biz ise kadın polislere türban giydirerek laikliğin tepelenmesini tartışıyoruz…

 

***

         28 Haziran 2016 tarihini ne çabuk unuttuk!

İstanbul Atatürk Hava limanı katliamında kaç kişi öldü hatırlayan var mı?

Dış basına göre elliden fazla kişi öldü, 239 kişi yaralandı…

         Hepimiz kahrolduk.

***

         Bütün bunların üstüne 15 Temmuz Fetullah Terör Örgütü (FETÖ) darbe teşebbüsü geldi. Her şeyi sildi süpürdü götürdü…

 

         Bunların zamanlamasına bakınız.

        

         6 Haziran 2015’te TBMM’de çoğunluğu kaybettikleri gün terör başladı…

         Devam ediyor…

         Yargının son teslimiyet belgesinin TBMM’de görüşüldüğü bir zamanda İstanbul Atatürk Hava Limanı saldırısı oldu…

         Eskiden, kamuoyundan, yaptıkları bir alçaklığı gizlemek istediklerinde; gündemi değiştiren, halkı kutuplaştıran yeni sivri sözler söylüyorlardı. Şimdi izlerini terörle örtüyorlar.

         Adım, adım şeriat devletine gidiyoruz.

         Laikliği yok eden adımlar peş peşe geliyor.

         Cuma genelgeleri çıkarıp, İl Müftülerine resmi nikâh yapma yetkisi tanıyacaklarına ilişkin adımlar birer, birer atılıyor.

         Danıştay; vatandaş sıfatıyla açılan “Cuma Genelgesinin iptali” davasında “somut bir zarara uğramadınız” diyerek sıfat yokluğundan ret kararı veriyor. Oysa bütün yurttaşlar bundan zarar görürler. Siz devlet memurunun önünde mesai saatinde iş yapmasını beklerken; o bırakıp gidecek! Bundan her yurttaş zarar görmez mi?

         Cuma namazları için kamu çalışmalarını bırakıp namaza gitme genelgesi,

         İl Müftülerine nikâh kıyma yetkisi tanınması,

         Polise türban takma izni verilmesi,

         Cumhurbaşkanı Yerleşkesindeki camide tarikat zikir ayini,

         Adli Yılın açılışının Kaçak Saray’da yapılması,

 

         Hepsi “laik devlet” in yok edilmesi anlamına gelmiyor mu?

         Bunların toplamı Anayasayı ihlal suçunu oluşturmuyor mu?

         FETÖ’yü bahane edip hukuk devletini askıya alan, laik devleti yok eden AKP anlayışı daha ne kadar ülkeyi yönetecek?

 

         AKP iktidarının şu anda FETÖ’ye karşı verdiği savaşı, CHP verseydi, her gün yüzlerce camide “dinsiz CHP!” nidalarıyla gösteriler yapılır, dünya dar edilirdi…

         Bu nedenle FETÖ’yü yok etmek üzere verilen mücadeleyi onaylamamak mümkün değil. Ancak bunu bahane ederek, TBMM’yi devre dışı bırakıp, Kanun Hükmünde Kararnamelerle (Bakanlar Kurulu Kararlarıyla) Türkiye’yi bir şeriat devletine dönüştürme işlemleri kabul edilemez.

         Aklın özgürlüğüne, düşünce ve fikir hürriyetine aykırı, bilimi inkâr eden bir dünya görüşünü Türkiye’ye cebren de, hile ile de kabul ettiremezsiniz…

         FETÖ’yü yok edip yerine başka mezheplerin, tarikatların iktidarını kurma kurnazlığı konusunda AKP’yi şiddetle uyarıyoruz; yaptığınız iş Anayasayı ihlaldir. Bugün FETÖ’cüler hesap veriyorlarsa, yarın da siz verirsiniz.

 

        

        

        

 

 

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gürkut Acar Arşivi

Yurttaşı enayi yerine koymak

28 Nisan 2021 Çarşamba 19:37

Bu sefer kaçıncı?

26 Nisan 2021 Pazartesi 06:30

Amirallere zulüm

13 Nisan 2021 Salı 06:48

Güvenlik soruşturması

05 Nisan 2021 Pazartesi 06:38

Papalagi

31 Mart 2021 Çarşamba 06:30

Örsan Öymen'e açık mektup!

19 Mart 2021 Cuma 06:38

Bu kaçıncı?

01 Mart 2021 Pazartesi 06:39

AKP'den sonra da Türkiye var olacak

15 Şubat 2021 Pazartesi 06:35