HİÇ, ARKANIZA BAKTINIZ MI?

Mevsimlerden yazı ve güzü bitirdik de kışa da girmek üzereyiz.

--Belki de yaşamımda da en az kaygılı olmam gereken bir dönem, yaş ya da günlerde, kaygılı yaşamaya başladım. Keşke kaygım kendim için olsaydı. Ama maalesef değil.

--Değerli Dostum Tolga Çandar ile de konuşmuştum (ki o her zaman meşguldür ama bu defa o da coşmuştu); Taaa Amerikalardan gelen Değerli Üstadım, soyaddaşım, Tolga hayranı ve severi Mustafa Uysal'a, birlikte gidecek ve Konya Hadim'de ki kiraz bahçesinde kiraz toplayıp, herkes kendi üslubunca iki kelam edecektik. Güya.

--Pek çok yerde ve kişilerce farklı söylense de o ünlü “İnsanlar/kul plan yapar ve Tanrı/kader onlara güler/miş.” sözü gibi ben de, ne çok yaz planlar yapmıştım. Hatta siyasilere, herkese kızıp, bu yaz güneyde (Ak Deniz/Ege) tüm yazı geçirecektim.

--Ama öyle oldu, ama böyle oldu bu yaz ve güz günleri Angara'da geçirince, koşturmalardan arda kalan zamanında kendi kendime düşündüm. "Niçin böyle yapıyorsun diye!.."

--Ve iki öykü aklıma geldi.

--İlki, Günay Amerika’da ki İnka Krallarının altından yapılan ve binlerce yıldır dokunulmayan hazinelerini talana gelen ve And dağlarına tırmanırken Avrupalı Korsanlara söylediği:" O kadar hızlı tırmanıyoruz ki, ruhlarımız bizden geride kalıyorlar. Biraz oturup, dinlenip onların bizlere yetişmesine izin vermeliyiz"

--İkincisi de, Kartalların 70-80 yıl yaşamak için, 40 yaşına gelince, bir yalçın kayanın zirvesinde aç ve susuz olarak tırnak/pençe, gaga ve kanatlarındaki tüyleri söküp, acılar çekerek yenilemesinin öyküsü.

--Günlük kişisel, sosyal, siyasi yaşamımızda gerek gerçek gerekse de sanal ortamda ki yaşamımızda öyle koşturuyoruz ki, gerçekten herkesin, ya da çoğu kişinin oturup benzer bir değerlendirmeyi yapmasının yerinde olacağını düşünüyorum.

--Gerçekten, öyle şeyler ile kendimizi kandırıyoruz, öyle şeylere kendimizi inandırıyoruz ki, sormayın gitsin.

--Ama nereye kadar?

--1960'lı yıllardır, Kıbrıs'ta kanlı olaylar artmış ve Kıbrıs'a müdahale kararı alan İnönü'ye ABD başkanı "Johnson mektubu" diye anılan mektubu gönderince, İnönü de kendisine: "Yeni bir dünya kurulur, Türkiye de orada yerini alır" der.

--3'üncü Paylaşım Savaşı günlerinin yaşandığı bu günlerde, insanlar, toplumlar, milletler, devletler, haritalar, doğa, çevre her şey değişiyor, ama biz ısıtılmaya konulmuş kazanın içinde ki, kurbağalar gibi keyif içindeyiz.

--Kimimiz sanal, kimiz ataların "mal da yalan, mülk de yalan" kısmını es geçerek, "al biraz da sen oyalan" kısmını önemseyerek yaşayıp gidiyoruz.

--Önümüze ne konulur ise onu sormadan, sorgulamadan hatta inanmak hoşumuza giderek deyip geçiyoruz.

--Ama gerçekten nereye kadar?

--Bu ayın 7'sinden bugüne kadar kendime facebook, Tv ve benzer yayınlardan ve sanal ortamlardan uzak olma kararı alıp uyguladım.

--Ben kendimde de, çevremde de birçok şeyi çok farklı gördüm. Ama herkes öyle kaptırmış ki, kime bu aralar ne deseniz boş.

--Herkes en doğru, en iyi, en güvenilir, en bilgili en iyi gözlemci ve analizci.

--Yani anlayacağınız herkes kendisine bir "aile ortamı/çevresi" hazırlamış, bunun da iyi ve güzel olduğuna kendini inandırmış, tam gaz gidiyor.

--Yol kenarındaki bizlere iyi seyirler. Tam gaz gidenlere de iyi yolculuklar.

--İnka Rehberinin dediği gibi 15 gün dinlenip/arındık da, İnönü'nün dediği gibi "kurulacak yeni dünya" için, bakalım şu kartalın 40 yaş sonrası yenilenme öyküsüne nasıl bir uyum gerekecek.

--Farkında olarak yaşayıp göreceğim!..

---Ya Siz?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Uysal Arşivi

Ninemden guguk kuşu öyküsü

09 Ağustos 2025 Cumartesi 10:04

SÖZÜN DE BİTTİĞİ YER OLUR MU?

02 Ağustos 2025 Cumartesi 11:24

PLANLAMA- PLAN LAMA- PLAN- LA- MA

01 Ağustos 2025 Cuma 11:51

GÜRKUT ACAR'I TANIMAK

14 Temmuz 2025 Pazartesi 21:04

SORUN, SORUN OLUR MU YARATILIR MI?

02 Temmuz 2025 Çarşamba 10:48

HER ÖLÜM ÖLÜM MÜDÜR?

02 Temmuz 2025 Çarşamba 10:11

DOLANI DOLANI GELİYOR DA UYUYORUZ

01 Temmuz 2025 Salı 17:59