--Milattan Önce doğmuş bilim insanı, Arşimet hamamda "suyun kaldırma kuvvetini", Newton gölgelediği Elma ağacının tepesinden , düşen elma sayesinde "yer çekimi kanununu", Galileo, Tıp Doktoru olmak isterken parasızlıktan matematik, fizik ve astronomi ile ilgili çalışmalar yaparken, dünyanın döndüğünü gördü ve anladı.

-- Dünyanın tarihine bakar iseniz milyar, İnsanlığın tarihine bakar iseniz milyon, evrimini tamamlamış tanıdık soya bakar iseniz de binlik yılları görürsünüz.

--Bu günden, Arşimet'e baksınız iki bin yılın üzerinde, Newton ve Galileo'ya baksanız 400-500 yılın üstünde bir geçmişleri var.

--Atina'lı Aristo'nun da, kendisine Kralın bile "gölge etmemesini " isteyen hemşehrimiz Sinoplu Diyojenin bile günümüzden önceki yaşamışlıklarının tarihi 2.000-2.500 yıl öncesine gider.

--Ama hepsinin de bir öyküsü vardır. Hem de hak edilmiş.

--Kralları, Kraliçeleri, Komutanları saymaya bile gerek yok ama, yine de sayıları öyle sayfalar dolusu değildir. Ve ünleri de bileklerinin hakları iledir.

--Dünya, şu feodal döneme kadar ne muhteşemmiş ya. Ara sıra insanlar biri birinin boğazını, sıkmışlarsa da; "ekmek elden, su gölden" yine de yaşanılır imiş hani.

--16-17 yy'da yaşayan bizim Köroğlu'da amma dikkatli adammış meğer. "Tüfek/silah icat oldu mertlik bozuldu" diyerek bir şeylerin değiştiğinin sinyalini vermiş.

--İşin enteresan tarafı, 16 yy'dan itibaren ticaretin yaygınlaşması ile birlikte, hem insan ticareti(kölecilik) hem de mal ticareti başlamış ve bunun sonunda da yeni bir sınıf(Burjuvazi) oluşmaya başlamıştır. Bu da feodalizmi tasfiye ederek Kapitalizmin köşe taşlarını döşemiştir.

--Orta Doğu'da Yahudi/Musevilerin ihtişamlı dönemleri, Arapların güçlü İslam Devletleri kurmaları ile son bulmuş; dünyaya tekli ya da guruplar halinde bir Yahudi/Musevi göçü başlamıştır.

--Bu göç, kıta Avrupa'sından sonra Amerika Kıta'sına kadar da ulaşmıştır.

--Ticaret, sanayi, endüstri, derken olay insanoğlunun yaratıcığılı sayesinde alıp başını gitmiştir.

--İnsanoğlu ilk çağlardan buyana, Sibernetik sistemini yani tekrarlanabilen şeyleri yapmış ve kullanmıştır ama, 19 ve 20 yy ile birlikte sanayi ve ticaretin, bilim ile daha yakından ilgilenmeye başlaması ile birlikte, bilgisayar ve elektronik sistemler insan yaşamına girmiştir.

--İşte ne oldu ise, her şey bundan sonra olmuştur.

--İnsanoğlu, bilgi ve teknolojiye daha kolay ulaşılabilir ve kullanılabilir olması ile birlikte, her şeyin çehresi değişmiştir.

--Artık, güçlü olmak için kocaman binlerce kişilik ordulara gereksiniminiz kalmamıştır. Bilen bir ya da bir kaç kişi işinizi görür olmuştur.

--Sisteminizi kuracak mühendisler, işletecek işletmeci ve yöneticiler eğitilir yetiştirilir olmuştur artık.

--Artık, sahip olduklarınızı hak etmenizin hiçbir önemi, kalmamıştır.

--"Kıroyum ama, para bende!.." sözü geçer akçe olmuştur atık.

--Elbette ki yaşam uzundur, fırtınası da, karı boranı da vardır. Köklü yapılarınız yok ise savrulur gidersiniz ama, olsun bu bazen kimin umurunda ki.

--Amerika'da varsıl Çekoslavakyalı göçmen bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen Andy Warhol boşuna söylememiş, "Bir Gün Herkes 15 Dakikalığına Ünlü Olacak" diye.

--Tv'lere, Gazetelere ve sanal ortamlara bakıyorum da, kalıcı ve güzel şeyler için yıllarını veren insanlara üzülüyorum. Gerçi, "su gider kum kalır" diye bir Anadolu Özlü sözü vardır ve çok da doğrudur ama,

--"Kör alıcının şaşı satıcısı vardır", "tencere yuvarlanır kapağını bulur" gibi pek de kıymeti harbiyesi olman işler ve kişiler için söylenen sözler olsa da, en sonunda yine de,

--"Davul bile dengi, dengine çalar" diye de bir Özlü Sözümüz de vardır.

--Bu aralar siyaset iyice kızışmış görünüyor. Herkes, her şeyi yazıyor söylüyor. Herkes, her şeyi biliyor konuşuyor.ama;

--Ahalinin de kafası çok karışık.

--Artık o eski hayal dünyalarından çıkmışa benziyorlar. Herkes çenesini sıkıyor.

--Öyle karnından değil, gözlerine bakın gözleri ile konuşuyorlar. Tabi anlayan ve gözlere bakabilen olur ise.

--Artık, çökeleği ham, mam yapanlar, öyle arkasına cemaati memeati alıp türkü söyleyenlere kanacak gibi değiller.

--Sanırım, "geçmiş Bor'un Pazarı, herkes eşeğini Niğde Pazarına sürecek" gibi.

--Artık, 15 dk'lık ünlülüğün sınırına gelinmiş gibi, ama!..

Haydi hayırlısı.