
İbrahim Akkaya
Bizi korkutamazsınız Bizi yenemezsiniz !
Alçak terör saldırıları canımızı yakıyor..
Tehdidin nereden nasıl geleceği belirsiz..
Yaşadığımıza, evimize, işimize sağ döndüğümüze dua eden bir duruma düştük, ya da düşürüldük..
Herkesle kavgalıyız, bir tek dostumuz yok, çok sayıda terör örgütü ile onlara omuz veren ülkelerin dışında içimizde de varlığımıza, birliğimize, yaşam tarzımıza düşman olanlar var..
Koro halinde birlik, beraberlik ve dayanışma şarkıları söylemeye çalışsak da gerçekleri gözardı edemeyiz.
Çok sıkıntılı bir süreçten geçiyoruz..
İstanbul’daki son saldırı gösterdi ki bizi birbirimize düşürmek, bir a kargaşa yaratmak isteyenler din ve inanç argümanlarını kullanmaktan çekinmiyorlar.
Amaç belli, toplumu kutuplaştırmak..
Nefret dilini kullanarak kardeşi kardeşe kırdırmak..
Laikliği hedef seçtikleri açık seçik ortada..
Laik düşünceyi her fırsatta ayaklar altına almayı fırsat bilenler, toplumun tüm katmanlarını düşman gören cihatçı bir nesil yaratma çabasına hız verdiler.
Diyanet İşleri Başkanlığı bir kamu kurumu..
Din gibi hassas bir konuda son aylarda fetvalarla gerginlik yaratmaya, laik düşüncede olanları günahkar, ahlaksız gibi yakıştırmalarla malum çevrelere ve gruplara mesaj vermeye çalışıyor..
Diyanet’in 2016’nın son saatlerinde ‘Yılbaşı kutlamak gayrı meşrudur” şeklinde fetva vermesi Türkiye’de nasıl bir iklim yaratılmak istendiğini ortaya koyuyor..
Bu ülkenin laik, demokrat bireylerine karşı bir savaş başlatıldığını görmezlikten gelemeyiz.
Pekala bu kara tablo karşısında susacak mıyız, sinecek miyiz, sıranın bize gelmesini mi bekleyeceğiz ?
Elbette hayır..
Çünkü başka Türkiye yok, başka Antalya yok..
Biz bu kentin de, bu ülkenin de gerçek sahipleriyiz..
Bu cennet kent ve bu cennet vatan bize altın tepside sunulmadı..
Destansı bir kurtuluş savaşı, şehit kanlarıyla düşman çizmelerinden temizlendi.
O nedenle de bu tuzağa düşmeyeceğiz.
Asla birbirimize düşmeyeceğiz..
Kimse bizden bir din, mezhep kavgası beklemesin..
Kimsenin bu ülkede ve bu kentte bir Alevi –Sunni kavgası yaratma hakkı ve haddi olamaz..
Bizi birbirimize düşman ederek, birbirimize kırdırarak rejimi değiştirmek isteyenlerin hevesleri geçmişte olduğu gibi yine kursaklarında kalacak..
Ne pahasına olursa olsun eşitlik, özgürlük, barış ve demokrasiyi savunmaya inatla devam edeceğiz.
Ortak bir gelecek umudumuzu yitirmeden, birbirimize daha sıkı, daha inançla sarılacağız..
Hepimizin ortak hedefi belli :
Eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin; barışın ve kardeşliğin egemen olduğu bir ülkede ve kentte yaşamak..
Demokrasi için emek vermeye, uğrunda can pahasına da olsa direnilecek bir ülkeye faşizme ve diktatörlüğe boyun eğmeyecek inacımız var..
Boşuna uğraşmayın, bizi yıldıramazsınız..
Bizi bu ülkeyi, Cumhuriyeti, demokrasiyi, laik düşünceyi inatla savunmaktan caydıramazsınız..
Bizi yenemeziniz..
Bizi korkutamazsınız.
Bizi sindiremezsiniz..
Geçmişte birlik ve beraberliğimizi, demokrasi rejimini, laik düşünceyi yıkıp, yerine ortaçağ karanlığını savunan bir yönetim biçimi getirmek isteyenlere haddini bildirdik..
O nedenle korku imparatorluğu yaratmak, halka korkutmak, sindirmek, kurumlarını itibarsızlaştırmak gibi düşüncelere prim vermeyiz..
Bu ulus bu pis oyunlara asla gelmez..
Bu böyle biline…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.