Dünyanın en çok ziyaretçi alan 3'üncü kentinde, eşsiz falezlerin omzuna yüklediği yükün yanı sıra, kent mimarisini bozan ve adı 'ucubeye' çıkan il özel idaresi eski hizmet binası ile ilgili beklenen karar çıkmak üzere...

Gerçi 8 yılda kaç kez yıkım kararı verdi, Antalya İl Genel Meclisi...

Kaç kez raporlar düzenlendi, yıkılsın mı, yıkılmasın mı diye...

ODTÜ'den gelen yıkım kararı olmadı. Bu kez Yıldız Teknik Üniversitesi'ne gidildi. Ve güçlendirme kararı çıktı karşımıza...

CHP Grubu olarak olmaz dedik...

Antalya'nın ilgili meslek odaları da zaten güçlendirme kararının yanlışlığına dikkat çekmişti...

Gerek Mimarlar Odası gerekse İnşaat Mühendisleri Odası 'güçlendirmenin' sakıncalarını ve neden yıkılmasını gerektiğini defalarca anlatmalarına rağmen başarılı olamadılar...

Ama ne onlar ne de CHP Grubu pes etmedik...

CHP'li bir grup üye konuyu yargıya taşıdık...

Mimarlar Odası Başkanı Osman Aydın, Başbakan'a mektup yolladı...

Yargı süreci henüz sonuçlanmazken; depremler, yönetmelikler, afetlerle ilgili kanun ve genelgeler ışığında konunun tekrar ele alınması için de bu ay önerge verdik...

Ve aynı teklif, önergemiz sonrasında Vali Ahmet Altıparmak imzasıyla Meclis'e sunuldu...

Konu gelecek ay hazırlanacak raporlar ışığında tekrar görüşülecek...

Muhtemelen de kamuoyunun beklediği karar sonunda çıkacak...

Ama sadece kararın yetmediği ortada. Vali Altıparmak'tan ve idareden beklenen karar sonrasında uygulamanın da biran önce gerçekleştirilmesi...

Yıkım sonrasında da bu alanın kent merkezinde rahat nefes alabilecek bir alan olarak kazandırılması da büyük kazanç olacak...

Hem mezbelelikten kurtaracağız, Antalya'yı hem de falezlerin omzundaki yükü hafifleteceğiz...

Tabii aksi bir durum gerçekleşmezse...

Evet, aynı konunun sürekli gündeme gelmesi, Meclis'te her yıl görüşülmesi hoş değil, doğru değil ama yapacak da bir şey yok...

Şu saatten sonra kent adına doğru karar verilip hayata geçirilmeli...