AKP’ nin son Genel Seçimlerde tek başına iktidar olabilecek Milletvekili sayısını elde edememesinin olumlu etkileri sürüyor.
AKP’ yi ve ülkeyi tek başına yönetme heves ve iradesinde olan taraflı Cumhurbaşkanı’nın kaçak sarayda iftar yemeği adı altında gerçekleştirdiği toplantılarda nefret saçan söylemlerine rağmen, olumlu sonuçlar bir bir ortaya çıkıyor.
Birinci olarak, Danıştay Dava Daireleri Kurulu; Zatıâlilerinin ikamet ettiği ve külliye olarak tanımladığı, ona göre Türkiye Cumhuriyeti Devletinin büyüklüğünü ifade eden ‘Saray’ın kaçak olduğuna karar verdi.
Bu karar, iktidarın kendi mahkemelerini ve yargısını oluşturma çabası sonucu ortaya çıkan yapının üzerindeki baskı hafiflediği zaman, hukuka uygun kararlar verebileceğinin en açık tezahürüdür.
Nitekim; gecikmiş dahi olsa Anayasa Mahkemesi de, dershanelerin kapatılmasına ilişkin keyfi işlemi iptal ederek bu düşüncemizi teyit etti.
AKP’nin, ülke yargısında ve hukukunda yarattığı bu kadar tahribat ve olumsuzluğa rağmen gelişmeler; demokrasinin, hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı olmadan gerçekleşmeyeceğini açıkça ortaya koymuştur.
İnanıyorum ki başta yargı olmak üzere, bağımsız olması gereken RTÜK, TRT, Merkez Bankası, YÖK vb. gibi kurumlar üzerinden, AKP ve Cumhurbaşkanının baskı ve vesayeti kalktığı takdirde ülkemiz gerçek demokrasiye doğru yol alacaktır.
7 Haziran seçim sonuçlarının, toplumda yarattığı rahatlama ve göreceli huzurun devam edebilmesi için, demokrasinin gerçek anlamda hayata geçirilmesi gereklidir.
Bunun da yolu; devleti yönetenin kendi yaptığı yasalara öncelikle kendisinin uyması, temel hak ve özgürlüklere saygı göstermesi ve bu hakların kullanımına Polis gücü ile karşılık vermemesidir.
Bu düşüncenin; AKP ve AKP’Lİ Cumhurbaşkanı ile mümkün olamayacağını çok net görüyorum.
Ülkemizin hukukun üstünlüğüne ve yargı bağımsızlığına saygılı bir yönetime kavuşmasını içtenlikle diliyor ve Ramazan Bayramınızı kutluyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.