
İbrahim Akkaya
Antalya’da kırmızı alarm !
Antalya için uzun yıllardır ‘3T’ tanımı yapılır..
Açılımı ile turizm, tarım ve ticaret..
Kuşku yok ki ilk sırayı turizm alır..
Son yıllarda hızla kan kaybına uğramış olsa da tarım sektörünün de hakkını yemeyelim,.,.
Üçüncü T ise turizm ve tarıma sırtını dayamış durumda..
Kuşkusuz T’ler arasında turizmin yeni farklı, payı da bir hayli büyük..
Öncelikle kimi firmalar boğaz tokluğuna çalıştırsa da yarım milyonu istihdam ediyor turizm sektörü..
Emekçiler 3-4 ay boşta gezseler de evlerine turizm sektöründen ekmek götürüyorlar.
Antalya’ya tatile gelen yabancılar arasında Almanlar birinci, Ruslar ikinci sırada..
Alman turistler ne kadar disiplinli ise, Rus turistler bir o kadar renkli..
Rus turistler arasında iyi para bırakan da var, her şey dahil sistemini tercih eden de..
Her şey iyi giderken 2015 sezonu başında Rusya’da patlayan ekonomik kriz tam bir kaos ortamı yarattı..
Rus devleti vatandaşlarına, “ Tatilinizi Kırım’da yapın’ dedi.
Dahası ekonomik kriz yüzünden Antalya’da yaşayan Rusların önemli bir bölümü ülkelerine döndü, kimileri de evlerini ve işyerlerini satmak zorunda kaldı.
Turizm sektörü 2015 yılını Rus krizi ve terör olayları nedeniyle sıkıntıyı, hatta zararla kapatırken, 2016 için az da olsa ümit taşıyordu.
Rus uçağının düşürülmesi ise ümitleri tamamen bitirdi..
Rusya ile yaşanan ve son uçak drüşürme olayı ile zirveye tırmanan kriz sadece turizmi değil, tarım sektörünü de etkiledi.
Antalya Ticaret Borsası(ATB) Başkanı Ali Çandır, durumun cidiyetini işaret ederek, iki ülke arasındaki gerginliğin kısa sürede son bulmasını umut ettilerini söyledi.
Ali Çandır’un şu sözleri çarpıcı :
“Antalya’da yaşayan Rus vatandaşlarımızda da tedirginlik hakim. Bu tür dönemlerin bence çok iyi yönetilmesi gerekiyor. Devletler arasındaki iletişimin iş dünyasına ve halklara sirayet etmemesi gerekiyor. Çünkü geçmiş dönemlerde yaşanan sorunlarda Rusya'da 'kara millet' diye adlandırılan insanlara uygulanan yaklaşımlar vardı. Hem de terör nedeniyle dünyada milliyetçilik artma yoluna gidiyor. Dolayısıyla bu dönemin çok iyi kontrol edilmesi gerekiyor”
Çandır, şu tespitlerde de bulunuyor :
“ İnsanlar da bunlarla ilgili değerlendirmelerinde akılcı, sağlıklı yaklaşımlar sergilemeli. İlk reaksiyonlarda her iki ülke halkı da duygusal davranabiliyor. 'Neler olabilir' diye düşünüldüğünde de sanki olacakmış gibi söyleyenler de var, bence biraz daha aklıselim olmalı. Savaş ya da kriz koşullarında mantıklı düşünmekten ya da ticari hesap yapmaktan devletler uzaklaşır. Dolayısıyla biz bu dönemin kazasız belasız atlatılmasını dilemeliyiz. Ummadığımız noktalara gitmesin ve son bulsun. Elbette bir tedirginlik yarattı."
Antalya için kırmızı alarm durumu..
Çünkü turizm de, tarım da bu krizden çok ama çok olumsuz etkilenecek.l
Bu noktada Antalya Ticaret Borsası Meclisi Üyesi ve yaş sebze ve meyve ihracatçısı Recep Özkul’un açıklamalarına odaklanmak lazım.
Özkul, Rusya'nın gümrükleri kapatacağı, yaş meyve sebzenin gönderilmeyeceği, bazı marketlerden de sipariş iptalleri söz konusu gibi birtakım dedikodular oluştuğunu vurgulayarak, şunları söylüyor :
"Ama bunlar ne derecede gerçekleşecek, ne derece gerçekleşmeyecek kesin olmamakla birlikte bu tip duyumlar var. Fakat bunların nereye varacağını biz de bilmiyoruz. Ama tedirginlik özellikle yaş meyve sebze sektöründe. Bize de bunun çok ciddi sıkıntıları olur gibi görüyoruz. Ama hiçbir şey netleşmedi daha"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.