
İbrahim Akkaya
Antalya mucize bekliyor !
‘Sanki uçak üzerimize düştü’
Antalya’dan yükselmişti bu feryat.
Rus uçağının düşürülmesi kuşku yok ki Antalya açısından büyük şansızlıktı..
Uçağın Antalya’ya düştüğü tablo netleştikçe daha iyi görülmeye başlandı.
Olay sadece Rus turistlerin ayağının çekilmesiyle sınırlı değil elbette..
Rusya, yaş sebze ve meyve ihracatında en önemli pazarımızdı..
Uçak düştü, onlarca esnaf da iflas bayrağını çekti..
Esnafı, turizmciyi rahatlatmak, daha doğrusu gazını almak için hükümet tarafından yapılan açıklamalar piyasaya nefes aldırmadı..
Tersine sıkıntı daha da büyüdü..
Esnaf için, turizm sektörü için Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından açıklanan ‘acil eylem planları’ ise belirli bir zümrenin dışında kimseye yaramadı..
Örnek mi ?
Kredi talebinde bulunacak esnafın vergi borcu olmayacak..
Arkadaşlar siz esnafla dalga mı geçiyorsunuz ?
Borcu olmayan esnaf niye kredi talebinde bulunsun ?
Neden yakasını bankalara kaptırıp, kendisinin ve çocuklarının geleceğini ipotek altına soksun ?
Tablo çok kötü..
Antalya’da yaprak kıpırdamıyor..
Son günlerde İranlı turistler gelmeye başladı, umut ışığı az da olsa doğdu..
Kaleiçi’nde tekstil işi yapan bir arkadaşımın şu sözleri durumun ne denli ciddi olduğunu göstermesi açısından önemli:
“Bugün 30 liraya bir tişört sattık, dün siftah bile yapmadan kapadık dükkanı”
Böylesine sıkıntılı bir süreçte Antalya kendi göbeğini kesmeye çalışıyor..
Dünyanın en önemli turizm fuarlarının başına gelen ITB Berlin’e çıkarma yapan Antalya, Rus turistlerin açığını kapatmaya çalışıyor..
Berlin’de gecesini gündüzüne katan Antalya Ticaret ve Sanayi Odası(ATSO)Başkanı Davut Çetin’in açıklamalarına dikkatinizi çekmek istiyorum.
Çetin, önemli oranda turizme dayalı olan Antalya ticaret hayatını zor bir süreç beklediğini vurgulayarak, şu çarpıcı mesajı veriyor :
“Bu zor süreci atlatmak için Antalya’da yaşayan yabancı kökenli hemşerilerimizin, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın, ihracatçılarımızın, hatta yurt dışı eğitimlere giden öğrencilerimizin, kısaca hepimizin birer turizm elçisi gibi çalışması gerekli”
Pekala yarın ne olacak ?
Turizm sezonunun açılmasına sayılı günler kala endişeli bir bekleyiş var..
Hem tesisler, hem de turizm çalışanları bir mucize bekliyor..
Turizmde kara bulutların bir an önce dağılmasını, kimi çevrelerin iddia ettiği gibi ‘kayıp yıllar’ olarak söylenen 2014 ve 2015’ten daha iyi bir sezon başlangıcı umutlarını koruyorlar..
Bir mucize olur mu ?
Rüyalar gerçeğe dönüşür mü ?
Turizmin duayen isimleri bu konuda iyimser konuşmuyor..
Onların moralini terör olayları bozuyor..
Bir yandan Doğu ve Güneydoğu’da devam eden savaş, diğer yandan Ankara ve İstanbul patlamaları Avrupa’da Türkiye’nin ‘Güvensiz ülke’ konumuna gelmesine yol açtı..
Kendi göbeğini kesmeye çalışan Antalyalılar, kentlerinin son derece güvenli olduğunu anlatmaya çalışsa da yabancıları ikna etmek o kadar da kolay olmuyor.
Gerçek şu ki turisti kazıklama konusunda da sabıkalıyız.
Antalya, geçmişte yaptığı hatalardan ders çıkarıp, tanıtıma iyice sarılsa da geçmişin üzerine sürgen çekmek hiç de kolay olmuyor..
Dileriz bu kötü dönemi hemen atlatır, korkuyu rüya görmeden 2016 sezonuna umutlu bir başlangıç yaparız..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.