AİDİYET DUYGUSU ve NEPOTİZM!..

Sabah uyanıp, gözlerinizi açınca yaşadığınızı ve bu dünyaya ait olduğunuzu görmek, hissetmek sizi mutlu etmiyor mu?. Bu sorunun milyonlarca yanıtı olacaktır. Soruların yanıtlarının çokluğundan daha önemli; ‘MUTLU, HUZURLU, GÜVENDE ve SAĞLIKLI yaşıyor’ muyuza bakmak gerek.

Sosyal bir varlık olarak insan, önce Ailede, sonra toplumda (çevresinde), daha sonra çalıştığı ya da bulunduğu ortamlarda ve de Ülkesinde GÜVENDE OLDUĞU duygusunu yaşamak ister.

İnsanın güvende, huzur içinde olduğu duygusu, kişi kadar toplum, devlet, millet ve kurum-kuruluşlar için de önemlidir. Hemen hemen hepimiz için ortak bir örnek oluşturması ve yaygın olarak bilinmesi açısından, KİŞİ ve ÇALIŞTIĞI KURUM ilişkisi açısından aidiyet duygusuna bakar isek, ülke, devlet ve millet açısından konuyu daha kolay örnekleriz diye düşünürüm.

Çalışan bir kişinin, gününün en fazla saatini geçirdiği yer çalıştığı yer/iş yeridir. Burada başarılı, mutlu ve huzurlu olmasının en önemli sebebi ise, kişinin çalıştığı/bulunduğu yerde huzur bulması ve kendini güvende hissetmesidir. Kişi ile çalıştığı yer/bulunduğu yer arasında ki bu ilişkinin niteliği, kişinin başarısını, şirketin/kurumun verimliliğini/ kârlılığını; topluluğun da başarısını olumlu yönde etkileyecektir.

Siz hiç, ayrı yönlere gitmek isteyen iki atın, arabayı ileriye doğru götürdüğünü gördünüz mü?

İnsanların, çalıştıkları/bulundukları yerlerde MUTSUZ, BAŞARISIZ olmalarının en önemli sebeplerinin başında, kişinin aidiyet (bir yere ait olma) duygusunu yaşayamayışından, oraya kendini ait hissetmemesinden kaynaklanır.

--Kişi kendini bulunduğu yere ait hissediyor ise orada mutlu, huzurlu ve başarılıdır. Bulunduğu yer /çalıştığı yer de kârlı ve performansı/üretimi, yüksektir. Çünkü kişi ile bulunduğu yer, AMAÇ BİRLİĞİ içinde ortak bir hedefe kitlenmişler/YÖNELMİŞLERDİR.

---Kişi kurumunu, kurum da kişiyi DÜŞÜNECEK, kuruyacak ve taraflar kendilerini güvende hissedeceklerdir.

--Bu durum, küçük işletme ve iş yerlerinde gelenek oluşturur iken, devlet, şirket gibi büyük organizasyonlarda ise, KANUN, YÖNETMELİK ve GENELGELER düzenlenerek olay/durum tanımlanır. Herkes, görev, yetki ve sorumluluklarının sınırlarını bilir.

---İşte, İngiltere, ABD, Almanya, Fransa vb gelişmiş ülkelerin devlet ve şirketlerinin ÇALIŞANLARI/YURTTAŞLARI ile uyumlu olmalarının altında ki sebep, tarafların kendilerini AİDYET DUYGUSU içinde GÜVENDE hissetmelerindedir.

--Henüz ULUSLAŞMA SÜRECİNİ tamamlaya çalışan ülkemizde, DEVLET ile YURTTAŞLARIN çok kere sorunlar yaşamasının altında, tarafların biri birine GÜVEN duymamalarından kaynaklanmaktadır.

--Mevcut sistem içinde Devlet, kendisini Anayasa, Yasa, Yönetmelik ve genelgeler ile korumaya çalışmaktadır.

--YURTTAŞLAR/kişiler de kendilerini aynı şekilde Anayasa, Yasa. .. gibi tanımlanmış güvenceler ile korumakta ve bir ülkeye, bir Devlete AİT OLMA, GÜVENDE OLMA DUYGUSUNU yaşamaktadır.

--Yurttaş/kişi bir sorun-sıkıntı ile karşılaştığında, yasal hakları olduğunu ve korunup-kollanacağını düşünmesi, bilmesi, kişiyi GÜVENDE HİSSETTİRECEKTİR.

--Çünkü bütün KURUMLAR DA, kişi gibi kendini GÜVENDE hissedecektir.

---İŞTE DEMOKRATİK ÜLKELERDE BUNU ADI, DEMOKRASİDİR. Ve insanlar bunu için mücadele etmişlerdir.

İşte NAZIM BABA bunun için:

--Hava kurşun gibi ağır; Bağır bağır bağırıyorum.

Koşun kurşun eritmeye çağırıyorum..

------

-----

Kül olayım kerem gibi yana

BEN YANMASAM

SEN YANMASAN

BİZ YANMASAK

NASIL ÇIKAR KARANLIKLAR AYDINLIĞA

diye bağıra bağıra bedeller ödedi.

--DEMOKRATİK hak, özgürlük ve seçimler var iken, bir de bu fani dünyada NEPOTİZM denilen şey vardır.

NEPOTİZM: Akraba ve yakın arkadaşları KAYIRMA. (TDK sözlük)

--Tercih sizin.

21 Şubat 2017'den bu yana, "Garp Cephesinde, Değişen Bir Şey Yok" da.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Uysal Arşivi

Ninemden guguk kuşu öyküsü

09 Ağustos 2025 Cumartesi 10:04

SÖZÜN DE BİTTİĞİ YER OLUR MU?

02 Ağustos 2025 Cumartesi 11:24

PLANLAMA- PLAN LAMA- PLAN- LA- MA

01 Ağustos 2025 Cuma 11:51

GÜRKUT ACAR'I TANIMAK

14 Temmuz 2025 Pazartesi 21:04

SORUN, SORUN OLUR MU YARATILIR MI?

02 Temmuz 2025 Çarşamba 10:48

HER ÖLÜM ÖLÜM MÜDÜR?

02 Temmuz 2025 Çarşamba 10:11

DOLANI DOLANI GELİYOR DA UYUYORUZ

01 Temmuz 2025 Salı 17:59